bugün

(bkz: ditty)
(bkz: hasan doğan)
sendrom falan değildir sadece saygıdır. ölmüş insana gösterilen son saygı. bunu da esirgeyip insanlığımızı da mı kaybedelim? ölen insanın arkasından allah rahmet eylesin, iyi insandı demek neden bu kadar göze batıyor ki? ölmüş olan bi insandan bi çıkar bekliyecek halimiz yok ya.
hrant dinktir bu sendrom..bu sendormun en belirgin semptomu da herkesin ağlaması gerektiğini filan düşünmektir..kendimi kötü hissettim nedir yani gencecik dağ gibi çocuk ölmüş gitmiş bi hurdanın uğruna acı üzücü..ama oturup da ağlamadım..neden ağlıyayım ki? millet anasını babasını kaybediyor gene de yaşıyor dünya bu kanun bu..ama bunu abartıp da yutuba oraya buaya yorumlar yazanlar yazmayanlara da cık cıklayanlar patolojik kuzucuklar..
hrant dink ise apayrı bi konu..hepimiz ermeniyiz sloganının alt yazısı olan vicdan rahatsızlığı , adamı tanımamaış dahası korumayamamış olmanın verdiği bi eziklik ve suçluluk akabinde gelen slogan..püf buna da ermeni kardeşliği filan dediler sanki eurovizyon sonrası , buraya ekşiye forumlara kim verdi lan ermenilere 12 puan diye küfreden gene biz değildik..neyse , işte burası türkiyr açık hava tiyatrosu..
kör ölür badem gözlü olur sendromudur bunu diğer adı.. vefat pek çok sanatçıda bunu görmüşüzdür ne yazık ki..
(bkz: hrant dink)
ps : bu kadar kicini basini yirtan kisiler acaba ölmeden önce taniyormuydu onu .
en antipatik bulunanlardan yola çıkmak icab ederse; çoğumuz sevmediğimiz halde ajdar anık ölse farz-ı misal "ohhh iyi ki de öldü, gereksiz bi adamdı" diyebileceğimizi zannetmiyorum. ha, albümlerinin satış rekoru kıracağını da zannetmiyorum. demem o ki, sempatiyle yaklaştığımız veya antipatik bulmadığımız, hayatın harala gürelesi içinde pek de dikkat etmediğimiz - edemediğimiz insanlar beklenmedik bir anda terk-i diyar ettiklerinde bir şekilde dikkatimizi çekiyorlar, o andan itibaren nostaljik bir anı oluyorlar. özellikle de genç iseler daha etkili oluyor gidişleri. yalnız kanaatimce barış akarsu kendince iyi bir yerdeydi genç yaşına rağmen. kazım koyuncu sendromu olsa bir nebze. onu çoğumuz ölümünden sonra tanıdık ve sevdik çünkü.
ha bir de hala yaşayan değerler var ki asıl onlar pek hakettikleri ölçüde anılmıyorlar. müzeyyen senar, suna pekuysal gibi. aydın boysan var mesela, ayaklı tarih ansiklopedisi gibi adam. bunların göçünden sonra "ah ah vah vah" denecektir. çoktur aslında yaşarken unutulanlar..
bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım istanbulun isimli şarkı.. tsm sevmeyenler bile bilirler bu şarkıyı. tsm sevip de bu şarkıyı sevmeyen var mıdır? kaçımız öldüğü güne kadar bestecisini ve yaşayıp yaşamadığını biliyorduk? gerçi sendrom falan yaratmadı, unutuldu bile..
sözün özü; evet yaşarken çoğu insanın kıymetini bilmiyoruz. ölümlerinden sonra bu kişiler üzerinden rant sağlayanları, ellerini ovuşturup küplerini dolduranları kınıyorum. ama varsın herkesin bir gün unutulup gideceği bu fani dünyada bazıları biraz daha fazla hatırlanabilsinler. kime ne zararı var ki? madem yaşarken kıymetini bilmiyoruz bilmeyeceğiz de..
(bkz: amy winehouse) - 2011

öldüğünde çok ses getirdi ama doğru düzgün kimse adını bile duymamıştı ölünceye kadar...