iç burkan bir amy winehouse şarkısı.
sevdiceğinizle ayrıldınız hemde kupkuru bir hoşçakalla, o gitti. hele gittiği yer bir başkası daha da kötü eskisi olursa o kadına giderse ben, beyazlara bürünür kararırım, ölürüm binlerce kez.
an itibariyle sarhoş olduğumu bana ıspatlayan şarkıdır..ne zaman elimde bira ve sigaram olsa ve kalkıp medya pıleyırımdan bu parçayı çalsam anlarım ki olmuşumdur..dinleyin dinlettirin efenim.
AC DC'nin vokalistleri Bon Scott'ın ölümünün ardından, ona saygı olarak siyah bir kapakla 1980 yılında yayımladıkları, kariyerlerinin en iyi albümlerinden birisidir. ayrıca aynı adlı şarkı da muhteşem bir şarkıdır amy winehouse whitehouse falan hikaye kalır. Albüm sadece ABD'de 22 milyon kopyadan fazla satar ve 22 platin plak alırlar. Kontrol ettim tarihin en çok satan 2. albümüymüş (kaynak aşağıda), 49 milyon satmış...
yıllar sonra 2000 ler nostaljisi yapılırken dinlenecek şarkıların başındadır. 2030'un meriçleri, berkeleri sözüm size: "çok ekmek yiyeceksiniz oğlum tribute to 2000's partilerinde bu şarkıyla.
albümle aynı adı taşıyan parça ise hem sözleri hem de klibi ile içini acıtır insanın. bir de sonundaki "r.i.p. the heart of amy winehouse" yazısıyla hüzünlü havayı daha bir pekiştirir.
kitleniyorsun bu şarkıda. her seferinde. resmen basiretin bağlanıyor, tuş basmıyor, geçemiyorsun.
ve hep eve dönüş yolunda oluyor. hep.
"he left no time to regret".
emin değilsin bundan.
pişmanlığın öfkeyi de kırgınlığı da bastırmasını dilediğin zamanlar oldu.
başaramadın.
demek ki doğru.
sana seni rahatlatacak bir pişmanlık bile bırakmadı.
"you went back to what you knew".
aha işte bu. burası. yok hayır ağlayamazsın olmaz, bak makyajın... makyaj diyorum olum bak, o rimel akarsa neye dönersin biliyor musun?
"we only said goodbye with words, i died a hundred times".
mesela son bir kez sarılabilsen bu kadar acımazdı sanıyorsun değil mi?
bok acımazdı.
kandırma artık kendini.
sevişmek yok...kusmak yok...
kusmak yok...sevişmek yok...
ağlamak yok...ağlamak hiç yok...
"you go back to her and i go back to..."
yok artık kadın, bu kadarını da demesen iyiydi.
bu ölümcül oldu, oluyor bak.
in çabuk, koş, kızaran gözlerine dönüp baktı birkaç kişi.
şarkı markı ayağına sıçtın yine kendi ağzına.
ay, ben bu şarkının müsait bir yerinde inebilir miyim?
amy'nin ölüm haberini aldığımda kafamın içinde çalmaya başlayan, belki de amy'nin en güzel şarkısı. keşke bunları kendine yapmasaydı, keşke müzik piyasası onun kadar mükemmel bir yeteneği kaybetmeseydi.