bugün
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi11
- budweiser12
- hakim ziyech10
- bülent uygun9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı17
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat10
- icardi190524
- düşün ki o bunu okuyor14
- iğrenç bir his tarif et31
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek21
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek41
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- bi derdim var9
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak17
- anın görüntüsü8
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- sözlük kızlarının saç rengi17
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- en yaşlı özelliğiniz21
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız15
- hemşire kızlar nasıl oluyor27
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz21
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi20
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi12
- içip içip entry girmek8
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- yazarların ruh hali9
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
Bazı uzmanların düşüncesi. Bazı uzmanlar ise tam tersine, aşının zararlı olduğunu; bağışıklık sistemini zayıflatan maddeler içerdiğini; Bulaşıcı hastalıkların azalması ve insan ömrünün uzamasında aşının değil; iyileşen yaşam ve hijyen koşullarının etkili olduğunu söylüyor. Aşının yararlı olduğunu söyleyenler de zararlı olduğunu söyleyenler de bilim insanı ve tıp doktoru. Dün de Twitter'da çocuğunu aşılatmayanların toplum sağlığını tehlikeye attığı yönünde bir tweet paylaşmış bir uzman. Ben de "Aşı olanlar dirençli hale geliyorsa, aşı olmayanlar nasıl tehlike oluşturabilir ki topluma karşı?" Diye sordum.
Cevap: "Bağışıklık sistemi, aşıya dayanıksız olduğu için aşı olamayanlar varmış. Ve keyfi olarak aşı yaptırmayanlar, o kişiler için tehlike oluşturuyormuş."
O zaman da aklıma şu soru geldi:
Peki, bazı insanların bağışıklık sistemi gribe karşı bile dayanıksız hale geliyor. O zaman ne olsun; Tüm insanlar, o kişileri tehlikeye atmamak için grip aşısı mı olsun? Şimdi düşünün, sizin bağışıklık sisteminiz güçlü. Grip olduğunuzda hiçbir ilaç, boğaz pastili, vicks kullanmadan kolayca iyileşebiliyorsunuz. Ayrıca grip aşısı olduğu halde gribe yakalanan insanlar var. Çünkü aşı %100 koruma garantisi vermiyor. Grip aşısı olsanız bile grip olma ihtimaliniz var. Böyle bir durumda grip aşısı olarak bağışıklık sistemini zayıflatmayı kim ister? Bağışıklık sistemini zayıflatan faktörlerin başında gereksiz ilaç kullanımı olduğunu söyleyen Tıp doktorları var zaten. Aşı olmadan gribi kolayca atlatabilen bir insan, sırf bağışıklık sistemi gribe karşı savunmasız hale gelenlerin sağlığını tehlikeye atmamak için, neden aşı olup kendi bağışıklık sistemini zayıflatsın? Gerekli durumlarda aşı yapılması, çok yararlıdır. Ama başkasının bağışıklık sistemi zayıf diye, onu tehlikeye atmamak için herkes gereksiz yere aşı olup kendi bağışıklık sistemini mi zayıflatsın?
Bir uzmandan "Bağışıklık sistemini zayıflatan faktörlerin başında ilaçlar gelmektedir. Gerekmedikçe ilaç kullanılmamalıdır." Uyarısını duymuştum ve bu konuyla ilgili sayısız araştırmaya ulaştım. Antibiyotikler bile bağırsaktaki yararlı bakterileri (probiyotikleri) öldürerek bağışıklık sistemini zayıflatıyormuş. Hastalıklara dayanıksız hale getiriyormuş. Araştırarak ulaşabilirsiniz ilgili makalelere. iyi ki inatçı bir çocukmuşum ve o antibiyotikleri kullanmamışım.
Bu konuyla ilgili çok fazla yayın olunca, "aşı iyidir" ve "aşı kötüdür" diyen birçok uzman olunca, bu konuda kafaların karışması gayet normal. Şahsen ben de çocuğuna aşı yaptırmanın zorunlu olmadığı; isteğe bağlı olduğu bir ülkede yaşamak istiyorum.
Cevap: "Bağışıklık sistemi, aşıya dayanıksız olduğu için aşı olamayanlar varmış. Ve keyfi olarak aşı yaptırmayanlar, o kişiler için tehlike oluşturuyormuş."
O zaman da aklıma şu soru geldi:
Peki, bazı insanların bağışıklık sistemi gribe karşı bile dayanıksız hale geliyor. O zaman ne olsun; Tüm insanlar, o kişileri tehlikeye atmamak için grip aşısı mı olsun? Şimdi düşünün, sizin bağışıklık sisteminiz güçlü. Grip olduğunuzda hiçbir ilaç, boğaz pastili, vicks kullanmadan kolayca iyileşebiliyorsunuz. Ayrıca grip aşısı olduğu halde gribe yakalanan insanlar var. Çünkü aşı %100 koruma garantisi vermiyor. Grip aşısı olsanız bile grip olma ihtimaliniz var. Böyle bir durumda grip aşısı olarak bağışıklık sistemini zayıflatmayı kim ister? Bağışıklık sistemini zayıflatan faktörlerin başında gereksiz ilaç kullanımı olduğunu söyleyen Tıp doktorları var zaten. Aşı olmadan gribi kolayca atlatabilen bir insan, sırf bağışıklık sistemi gribe karşı savunmasız hale gelenlerin sağlığını tehlikeye atmamak için, neden aşı olup kendi bağışıklık sistemini zayıflatsın? Gerekli durumlarda aşı yapılması, çok yararlıdır. Ama başkasının bağışıklık sistemi zayıf diye, onu tehlikeye atmamak için herkes gereksiz yere aşı olup kendi bağışıklık sistemini mi zayıflatsın?
Bir uzmandan "Bağışıklık sistemini zayıflatan faktörlerin başında ilaçlar gelmektedir. Gerekmedikçe ilaç kullanılmamalıdır." Uyarısını duymuştum ve bu konuyla ilgili sayısız araştırmaya ulaştım. Antibiyotikler bile bağırsaktaki yararlı bakterileri (probiyotikleri) öldürerek bağışıklık sistemini zayıflatıyormuş. Hastalıklara dayanıksız hale getiriyormuş. Araştırarak ulaşabilirsiniz ilgili makalelere. iyi ki inatçı bir çocukmuşum ve o antibiyotikleri kullanmamışım.
Bu konuyla ilgili çok fazla yayın olunca, "aşı iyidir" ve "aşı kötüdür" diyen birçok uzman olunca, bu konuda kafaların karışması gayet normal. Şahsen ben de çocuğuna aşı yaptırmanın zorunlu olmadığı; isteğe bağlı olduğu bir ülkede yaşamak istiyorum.
100 sene evvel ortalama insan ömrü kaç sene idi, şimdi kaç?
çocuğunun adına karar verebilecegin bir şey degil bu.
çocuğunun adına karar verebilecegin bir şey degil bu.
aşının yüksek olduğu toplumlar ve aşının az olduğu toplumlardaki sağlık durumlarını karşılaştırarak varılacak sonuç.
kafanın karışmasına gerek yok.
kafanın karışmasına gerek yok.
Bir sağlıkçı olarak aşının toplum sağlığı ile alakasının sadece ve sadece ölümcül salgın hastalıklarda önemli olduğunu size söyleyeyim.
Örneğin; çiçek hastalığının ıslahında ve yok edilmesinde toplu aşılama hayati önem taşımaktaydı. Çünkü bir kişi bile aradan kaynayacak olsa direnç gelişimi sonrası başka canlılara bulaştırabilir, virüsü tekrardan uyanma evresine geçirebilirdi.
Lakin günümüzdeki ufak tefek hastalıklara karşı (ki önceden bunlar da ölümcüldü)(mesela kızamık, influenza, suçiçeği) eğer alerjiniz yahut farklı bir etkenden immün tepki yoksunluğunuz mevcut değilse aşı yaptırmayabilirsiniz.
Bu sadece ön korumadır, bağışıklığı destekleyerek sizin bir hafta yatak döşek olmanızı engeller. Yalnız virüsün kendi halini vücudunuz tanıyacak olursa ileride daha etkin bir şekilde kendinizi koruyabilirsiniz.
Zaten bu tip aşılar da genel olarak ergenlik öncesi çocuklara ve yaşlı insanlara önerilir.
Hah, bu arada eğer mikrobiyal bir hastalığınız varsa ve size uygun antibiyotik reçete edildiyse Bunu kullanmanız gerekmektedir. Hele bir iki gün kullanıp sonra bırakmanız daha da beterdir. Çünkü siz bir şekilde iyileştim sanırsınız fakat bedeninizi daha etkili bakterileri saçan bir yuva haline getirmişsinizdir. Aşı ile bu birbirinden tamamen ayrı durumlar. Öyleyse kanser hastaları da antineoplastik kullanımını bıraksın. immün direnci suprese ediyor.
Not: bu tartışmaların tek sebebi de yine sağlık sistemidir. Her ne kadar acı verici gelse de zaman içerisinde hastalığa yatkın bireyler toplumdan elenmemekte, gen havuzu sürekli eksiye doğru ilerlemektedir. Biz kendimizi koruyoruz sanarken aksine geleceğin bakiyesinden yiyoruz.
En basit örneği ile DNA’mızın %5-6’lık bir kesimi eski virüslerin genetik şifresinden oluşuyor. Bu da demektir ki vaktinde tedaviler bu kadar ilerlememişken bir şekilde canlılar(temelde biz) buna karşı önlem geliştirebilmişler.
Örneğin; çiçek hastalığının ıslahında ve yok edilmesinde toplu aşılama hayati önem taşımaktaydı. Çünkü bir kişi bile aradan kaynayacak olsa direnç gelişimi sonrası başka canlılara bulaştırabilir, virüsü tekrardan uyanma evresine geçirebilirdi.
Lakin günümüzdeki ufak tefek hastalıklara karşı (ki önceden bunlar da ölümcüldü)(mesela kızamık, influenza, suçiçeği) eğer alerjiniz yahut farklı bir etkenden immün tepki yoksunluğunuz mevcut değilse aşı yaptırmayabilirsiniz.
Bu sadece ön korumadır, bağışıklığı destekleyerek sizin bir hafta yatak döşek olmanızı engeller. Yalnız virüsün kendi halini vücudunuz tanıyacak olursa ileride daha etkin bir şekilde kendinizi koruyabilirsiniz.
Zaten bu tip aşılar da genel olarak ergenlik öncesi çocuklara ve yaşlı insanlara önerilir.
Hah, bu arada eğer mikrobiyal bir hastalığınız varsa ve size uygun antibiyotik reçete edildiyse Bunu kullanmanız gerekmektedir. Hele bir iki gün kullanıp sonra bırakmanız daha da beterdir. Çünkü siz bir şekilde iyileştim sanırsınız fakat bedeninizi daha etkili bakterileri saçan bir yuva haline getirmişsinizdir. Aşı ile bu birbirinden tamamen ayrı durumlar. Öyleyse kanser hastaları da antineoplastik kullanımını bıraksın. immün direnci suprese ediyor.
Not: bu tartışmaların tek sebebi de yine sağlık sistemidir. Her ne kadar acı verici gelse de zaman içerisinde hastalığa yatkın bireyler toplumdan elenmemekte, gen havuzu sürekli eksiye doğru ilerlemektedir. Biz kendimizi koruyoruz sanarken aksine geleceğin bakiyesinden yiyoruz.
En basit örneği ile DNA’mızın %5-6’lık bir kesimi eski virüslerin genetik şifresinden oluşuyor. Bu da demektir ki vaktinde tedaviler bu kadar ilerlememişken bir şekilde canlılar(temelde biz) buna karşı önlem geliştirebilmişler.
Bir gerçek.
Bunlar hastalıklı kafalar olup, zorla aşılanmaları gerekir.
Şu cahillerin küstahlığı beni sinir ediyor. Sanki immunoloji profesörü geri zekalılar.. Sağdan soldan iki şey okudu veya duydu mu hemen her bir boku anladıklarını, "gizli oyunları" çözdüklerini sanırlar.
Şu cahillerin küstahlığı beni sinir ediyor. Sanki immunoloji profesörü geri zekalılar.. Sağdan soldan iki şey okudu veya duydu mu hemen her bir boku anladıklarını, "gizli oyunları" çözdüklerini sanırlar.
Yıllar önce margarine ve sigaraya övgüler düzen, yumurta zararlı yemeyin diyen tıp dünyasının aşı hakkında söylediklerinin doğru olup olmadığı yıllar sonra ortaya çıkacaktır.
Aşı taraftarı veya aşı karşıtı olan herkes, doğru bildiği doğru olduğuna inandığı ve ikna edildiği şeylerin zamanla yanlış çıkabileceğini göz ardı etmemelidir.
Aşı taraftarı veya aşı karşıtı olan herkes, doğru bildiği doğru olduğuna inandığı ve ikna edildiği şeylerin zamanla yanlış çıkabileceğini göz ardı etmemelidir.
virüs aşı olmayanların arasında dönüp dolaşıp yeni varyantlar oluşturacak sonra aşı olanların aşıları da geçersiz olacak.
güncel Önemli Başlıklar