Terketmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,
Can garip, can suskun,
Can paramparça...
Ve ellerim, kelepçede,
Tütünsüz uykusuz kaldım,
Terketmedi sevdan beni...
ben senin en çok bana yansımanı sevdim
bende yeniden var olmanı, benimle bütünleşmeni
mertliğini, yalansızlığını, dupduruluğunu sevdim
ben seni sevdim, ben seni sevdim, ben seni..
sofular haram demişler
aşkımın şarabına
ben doldurur ben içerim
günah benim kime ne
.
.
.
nesimi'yi sorsalar kim
yarin ile hoş musun
hoş olam ya olmayayım
o yar benim kime ne ..
A bell is no bell 'til you ring it,
A song is no song 'til you sing it,
And love in your heart,
Wasnt put there to stay.
Love isnt love
'Til you give it away. *
eksilenmesi üzerine: sevgili yazar arkadaşım eğer yazılanı anlayamadıysan bu tamamen senin sorunundur nefretini benim üstüme kusman gereksiz. sözlükteki "entry tamamen yabancı dilde olmamalıdır" kuralını bilmekle beraber yapılan alıntı edebi bir nitelik taşıdığından dilimize çevrilmesi halinde aynı vurucu etkiyi yapmayacaktır. zira sen hala giriş seviyesinde bile ingilizce konuşamıyorsan bu senin eksiğindir.
Zil siz onu çalana kadar zil değildir,
Şarkı siz onu söyleyene kadar şarkı değildir,
Ve kalbinizdeki aşk,
orda durması için konulmamıştır.
Aşk siz onu vermedikçe aşk değildir.
Sonra çekmecemden bir zarf çıkarıp, adını yazdım. Büyük harflerle, yalnızca adını. Adresini bilsem gönderir miydim , bilmiyorum. Mektup cebimde. Cebim yüreğime yakın. Yüreğim sende. Sen yüreğime yakın. Öyleyse mektup sende...
Bütün aşkların kitabı elinde
Sevilmemiş yinlerin balosuna gitti.
Öylesine kalabalıktı ki,
Sevdiğini anlamadı.
Bütün kapıların anahtarı elinde
Öpülmemiş dudakların balosuna gitti.
Öyle aydınlıktı ki,
Öptüğünü anlamadı.
Işıklarla örtünmüştü çıplaklık,
Renklere uzandı susamış,
Beyazlıklar arasında kayboldu bakışları.
Gözleri yaşamıyordu artık.
Şekilleri çağırmaya gitti, kandıracak.
Elleri aranıyor tutamıyordu.
Elleri, elleriydi kurtaracak,
...
Ben yoksam, biliyorum, ben sende yokuz..
Sen yoksan, biliyorum, sen bende yokuz..
Ve de gözlerimizde bir o ışık.. ki..
O yoksa, biliyorum, biz bizde yokuz
özdemir asaf
***
sen benim sarhoşluğumsun
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
üstüm başım çamur içinde
yanıp sönen ışığına düşe kalka giderim.
Kendi olarak, sana gelen-
sana gereksinimi olmadan, seni isteyen-
sensiz de olabilecekken, senin ile olmayı seçen-
kendi olmasını, seninle olmaya bağlayan- -
O, işte...