bugün

günümüzün menfaate dayalı ilişkilerinden rahatsız olan ve bir türlü istediği aşkı bulamayıp sürekli kırılan insanın kaçışı.
ya aşkın gazabına uğramış kaçmıştır, ya da aşk ona hiç uğramamıştır. çile çekmek istiyorsan aşık olman gerekir. aşk sabır ister, emek ister, saygı ister ve itana ister bunlara katlanıyorsan kaçma katlanmıyorsan kaç.

not: ferhat şirin için dağları deldi. amasya'ya gidip görebilirsiniz, ferhat dağı ordadır.
(bkz: sevmekten değil kaybetmekten korkmak)
aşk
ne ben gidebildim senden
ne de sen vazgeçtin
kalbimi acıtmaktan... * *
cesaretsizliktir, umutsuzluktur, ümitsizliktir aslında aşık olunmamışlıktır.
kurtar beni tanrım; içim yanıyor ona tutuluyorum
kurtar beni bilirsin aşık olmaktan korkuyorum...
aşk acısı çektikten sonra doğal olarak yapılandır.. mesela cok seversiniz önce birini, çok ama..görmezsiniz onun aslında yalan olduğunu, farkedemezsiniz. aşıksınızdır ya, kördür gözleriniz..güvenirsiniz, süphe etmezsiniz, sonunu düsünmezsiniz..işte bu düşünmediğiniz son, beklemediğiniz bi anda çalıverir kapınızı..şaşırırsınız napıcağınızı, kendinize kızarsınız neden anlamadım diye...hala o vardır ya aklınızda, cıkarıp atmak istersiniz beyninizi, kalbinizi...iste o an aşka olan inancınızı kaybedersiniz..bi daha aşık olmıycam dersiniz, kimseye güvenmezsiniz.. ama tabiki herşey gibi bu da geçer.. bi süre sonra başkası girdiğinde hayatınıza, ilk önce kaçmaya çalışsanız da başaramazsınız..uğraşsanız da olmaz..zira aşktan kaçılmaz...*
(#2664611) (#2614884) yalnızca aşktan degil hayattan da kacmak demektir cünkü aşk hayatın ta kendisidir kimi zaman kabul edemesekte.
kendinden kaçmaktır. kendin de aşk olmuşsundur artık, aşkı farkettiğin andan beri.
boşuna çabalanan olaydır. aşk içindedir çünkü içinden kaçabilir misin?
aşk istem dışı hormonal bir olaydır. kimyanızı değiştirebiliyorsanız kaçın..
isteseniz de cok calisaniz da basarilmayan eylemdir. En acayibide ask arayinca kapiyi calmaz tam aramadiginiz an, istemiyorum artik cok kirildim yeter dediginiz an tam umudu kestiginiz de pat diye karsiniza cikar. söversiniz nefret edersiniz neden bu böyle diye ama iste ask bu. anlam aramak cok sacma.
hiç beklemediğiniz anlarda gelen aşklar vardır,yalnış zaman ve yalnış kişiyle gelebilecek aşklar.kaçmak isterseniz ama ne mümkün aşk gelmiştir bir kez.
"ask ondan kacmaya calisan insanin daha cok icine cekildigi bir batakliktir. ici, camur degil de -genelde- sevgi ile dolu olan." tanimina gore yapilmasi pekte mumkun gorunmeyen eylem.
terk edilmekten ya da aşık olup çok sevmekten kaçmaktır. kararsız kalmak, sürekli gitme hissi içinde olup gidememektir. aslında kaçtıkça daha çok batmaktır.
aşktan kaçamassın, aşk senden kaçar sen kovalamaktan hoşlanırsın zamanla, parçaları
yavaş yavaş bulmak istersin, heyecanın artar parçalar tamamlandıkça ve birden o an gelir bütün parçaları tamamlamışsındır fakat mutlu olamassın çünkü seni asıl mutlu eden o parçaları kovalamaktır.
korkaklıktır. aşkın bünyeye enjekte edeceği duygulardan endişe etmektir. ama ne yaparsa yapsın bu duruma düşmekten kaçamaz. aşk yedi başlı ejderha değildir ama gün gelir yutar.
ne kadar kacarsan kac bir sekilde golgen gibi yada kucukken "bak sen nereye gidersen git ay dede de seninle gelir" denilip kandırıldıgımız gibi kendimizi kandırmak bir nevi kendimizden kacmaktır.
sizi seviyordur. hemde çok seviyordur. sizde onu seviyorsunuzdur. o 19 sizde 31 yaşındaysanız bu aşktan kaçmak zorunda kalırsınız. işte böyle bir şeydir aşktan kaçmak.
aşık olduğunda hep incinenin hayat felsefesi, gel gör ki ne kadar kaçılsada her defasında teslim edilir yürek bir başka sevdaya, kısa sevgiler yaşanır merhabalar ile elvedalar arasında, ne kadar kaçılsa o kadar kovalar aşk ne zaman yakalansa sobadaki köz gibi yakar yüreği. aşkmı kaçar, senmi korkarsın bilemezsin.
(bkz: yakın olmak için uzak dur)
yaşanan acılardan sonra yapılması mantıklı gelen olaydır.
(bkz: kaçan kovalanır)
Gidişinden bir gün sonrasıydı. Tam duş almaya başlamıştım ki sol omuzumun biraz altında bir yanma hissettim. Sonra biraz daha altında, etrafında ve sonra tüm sırtımda. Bir gün öncesinin izleri tüm sırtımı kaplamıştı. Suyun sıcaklık derecesini yükseltip acı-haz karışımı bir duygu yakalamayı başardım. Sırtım sıcak suyun etkisiyle yanarken, sızlayan her nokta ikimizi canlandırıyordu zihnimde.
Mutluydum! 'Hissedebiliyorum' dedim kendi kendime. Nasıl bir duygu olduğunu bilemezsin. Oysa seni çok az tanıyordum. iki gün bende kalmıştın ve iki sex hastası gibi saatlerce sevişmiştik. Adı yoktu aramızda olan şeyin. Bir kalıba sokmamıştık. Sadece birbirimizi istemiş ve sorgulamamıştık hiçbir şeyi.
Şeytan önümüzde secde ederken iki kelime döküldü dudaklarından; 'seni seviyorum'. Büzülüp kalmış olan zaman, kırılıp yeniden can buldu. 'Yeniden yarat beni' dedin daha sonra. Kendinde hiç olandan Tanrı olmasını istiyordun. O an bir kez daha nefret ettim kendimden.
Güneşin ilk gölgeleri yüzüne düşerken, sessizce gözlerine bakıyordum. Çok güzeldin. Dokunmuştum bir kez sana ve geri alamazdım. Masumiyetin ağır gelmişti bana. Taşımaya gücüm yoktu. Biz olmamalıydı, olamazdı. Evet senden gitmeye o an karar vermiştim. Canının yanacağını biliyordum ve sen canımın ne kadar yandığını asla bilemezsin.
Kaçtığımı düşüneceksin her zaman ve korkak diyeceksin benim için. Aşktan kaçan bir aptalım senin için biliyorum. Hani demiştim ya sana; 'bazen kelimeler hiçbir şey anlatmaya yetmez'. işte şu an böyle hissediyorum.
(bkz: sen kaç ben kovalarım)
güncel Önemli Başlıklar