aşk acısından kurtulma yolları

civi civiyi söker. yeni ufuklara yelken acmaktir.

Kişiye göre değişir. Kimi başkasına sarar hemen, kimi seyahat eder, en geçerli olanı ise zamandır zaman. Ama zamana bıraktım demeyeceksin, sen hayatına devam edeceksin zaman zaten geçiyor.

her türlü geciktirme ile ilgili en klasik yöntemi kullanın başka şeyler düşünün.

ishal olmak
Mideyi üşütmek.

(bkz: Montla sıç)

(bkz: fuhuş)

%100 çalışıyor. facebook uygulamaları gibi yani... yoktur öyle bir şey.

Diş ağrısı.

işkolik olmaktır. beraberinde başarı ve düşünecek yeni şeyler getireceği için işe yaraması kuvvetle muhtemeldir.

çivi çiviyi söker, budur bunun ilacı.
arapsaçı.

zebra yarrağı yemek. *bunu bi kişi uyguladı dünya üzerinde o da kays'dı. vurdurunca mecnun oldu gariban..

hunharca sevişmektir.

7x24 vodka ardından fütursuz sex.

ölüm. (denedim 100% çalışıyor)

Düzenli olarak ayak serçe parmağınızı sehpaya çarpın. Değil aşk acısı, domaltıp sikseler oralı olmazsınız.

dört harflidir. her hafta iki farklı kişiyle gerçekleştirilmelidir.

(bkz: cm101mmxi fundamentals)
2 saatliğine de olsa.

(bkz: aşk acısını yenmenin yolları/#17891859)

genellikle erkeklerde görülür , ps3 görünce aşk nedir bilmez.

yöntemi bulundu da bir de garantilisi kaldı...yoktur ! ne yazık ki...

balinayla sevişmek.

Tabi ki zamandır. Şu an hiç unutamayacağını, acının hiç dinmeyeceğini zannetsen de geçiyor emin ol. Hatta bir zaman sonra sadece onunla yaşadığın kötü hatıraları hatırlayacaksın. Sadece mutlu olmaya bak. Unutma o sensiz mutluysa sen de onsuz mutlu olabilmelisin.

olmayan yöntemdir.
neden?
çünkü bir kere aşk acısı denen şey aşktan kaynaklanan acıdır. yani aşk acısının geçmesi için için aşkın yok olması gerekir.
fakat, aşk yok olmaz. bitmez. bitemez. eğer yok oluyorsa onun adı aşk değildir.

le pompa.

er kişi bakış açısıyla tecrübelerimi buraya yansıtmayı kendime borç bilirim.

3 yıllık ilişkim hayatımın en stresli döneminde karşılıklı anlaşma saçmalığıyla bitti. bilirsiniz, ilişki bir süre sonra boka sarar ve kader sizi bu yola iter.

ilk başlarda kendimi çılgın partilere, çok kadınlı aşk senaryolarına hazırlamıştım. lakin insan her gün bir şey öğreniyor. içinizde bir piç yatmıyorsa sonradan bunu kolay kolay ortaya çıkaramıyormuşsunuz efenim, zorlamanın alemi yok.

ilerleyen günlerde yalnızlıkla barışıp kendimi kariyerime adama kararı aldım. bu girişimimin de beni pek farklı noktalara taşıdığını söylemeyeceğim ne yazık ki...

günler böyle giderken ve ben donsuz yarrağa koştuğumdan bihaber günümü gün ediyorken sevdiceğimin başkasıyla olduğu haberini aldım. sonra sadece almakla kalmadım, gördüm. sonra sadece görmekle kalmadım, ağzıma soktular amına koyim ağzıma! bu vesileyle bay/bayan tüm dostlarıma not düşmek isterim ki takıldığınız mekanlar önceki ilişkinizde sevgilinizle takıldıklarınızla sınırlı kalmasın. zira bir süre sonra yaşanan rastlaşmalar size hayata diss atmayı istetebilir.

durumun egomda ve bende açtığı derin yaralara daha fazla dayanamayıp arkadaşlarımla o kız zaten kaşardı muhabbeti yapmak üzere girişimlere başladım. bu geyiğe yıllarını vermiş arkadaşlarım ellerinde bira ve oyun konsoluyla kapıda belirince istediğimin bu olmadığını anladım.

içlerinde boynuz yiyeninden tut, yıllarca hasta olursam da en azından hemşireye iğne vurdurur karşı cinsle bir şekil temasa girerim deyip kışın şortla spora çıkanı var. tam anlamıyla bir kaybedenler kulübü anlayacağınız. bendeniz kıvrak zekasıyla parçaları birleştirip dostlarından tavsiye almaya karar verdi. hikayemizin geri kalanın da bu noktadan devam edeceğiz.

afilli bir girişle konuyu açtıktan sonra tavsiye geri dönüşleri için beklemeye koyuldum. istisnasız tüm dostlarım, can yoldaşım dediğim kişiler karıya git cevabıyla bana karşılık verdi. içlerinde buna artı olarak fazla yaratıcı olmayan bahanelerle eski sevgilimin yanındaki tipe sopa çekme önerisinde bulunanlar oldu.

önce arkadaşlarımdan utanıp acaba çevremi değiştirsem mi diye kendi içimde bir muhasebe yaptıktan sonra yok amına koyim ya aslında iyi çocuklar kararını beynimde yineleyip bu fikri denemeye karar verdim.

kerhane parası dediğimiz meblağyı biriktirmek için ufak tefek tutumluluk projelerini hayatıma eklememe rağmen bir sonuç alamadım. bu parayı denkleştireceğim derken ayrılığın üzerinden aylar geçtiğini ve kalbimin eskisi kadar acımadığını görüp yastığının altında para bulmuş veled gibi şaşırmam uzun sürmedi.

benim asıl sorunumun aşk eksikliği değil, züğürtlük olduğuna kendimi ikna edip bir sorunu daha bilinçaltımın ücra köşelerine yolladım.

hatun kişiyle hala arkadaş statüsünde görüşüyor olmamız iletişimin tamamen kopmasını önledi. o yüzden arada bir mesaj falan atıyor. o zamanlarda yaşadığım ağızla götün yer değiştirmesi şeklinde betimlenebilecek olan ruhsal bozukluklaraysa henüz çözüm bulabilmiş değilim. bu durumu da tekrar izlenecek bir 500 days of summer veya sayısız ayrılık sonrası şarkısıyla avunulacak düzeye indirgeme planlarım var.

bir de başkasına tutulursak tamam o iş. olacak ya olacak...