Genellikle çocukluk döneminde aşırı bağımlılık halinden dolayı oluşan bir ruhsal bozukluktur. insan davranışlarına olan etkisi, çoğunlukla "üstünlük" ve "büyüklük" taslama şeklinde kendini gösterir. Telafi(ödünlenme) savunma mekanizmasına sık başvurulur.
not: tanım la bu, ben yapmıyorum üstelik.
Açıkça görülüyorki bu duygu bir çekememezlik (haset) sonucunu getirmiştir. Aşağılık kompleksi insanı ezmekte, ve onun genel davranışını ve hayata karşı takındığı tavrı o derece etkilemektedir ki insan, gayesine ulaşmaktan çok uzakta olduğunu sanmaktadır. Kendisini olduğundan daha değersiz görmüş olması ve hiçbir zaman hayatından hoşnut olaması bu duygunun şaşmaz belirtileridir. Böyle bir insan, zamanını hep başkalarının başarısını ölçmeye çalışmak, başkalarının kendisi hakkında ne düşündüğü ile meşgul olmak ya da başkalarının neler ortaya koymuş olduğunu düşünmekle geçirir. Her zaman bir ihmal edilmiş olma duygusuna kapılır ve başkalarından farklı tutulduğunu hisseder. ihmal edilmiş olma duygusunun daha çok şeye sahip olma isteğinin, daha doğrusu her şeye sahip olma isteğinin belirtileridir. Bu tipten olan hasetçi insanlar bu isteklerini açığa vurmazlar; çünkü sosyal duygunun gerçekten varoluşu onları bu gibi düşünceleri düşünmekten bile alıkoyar.
ekememezlik duysusunu hayatı boyunca içinde bulunduran bir kimsenin topluma bir yararı olmayacaktır. Bu kimse yanlızca başkalrından bir şeyler almaya, onları şu veya bu şekilde bir şeylerden yoksun bırakmaya ve rahatsız etmeye çalışacaktır. Kendi hareketlerinden ötürü başka bir insanın acı çekmesinden de duygulanmayacaktır. Hatta haset öyle bir dereceye varabilecektir ki, bir insan başkalarının acısından zevk duyar hale bile gelebilecektir.
(Dr. Alfred Adler. ''Freud'un eline su dökemeyeceği psikolog'' adlı kitabını öneririm.)
aşağılık kompleksine sahip kimseler bu durumu gizlemek adına gereginden fazla özgüvenli görünürler ,en tipik özellikleri eleştirilmeye olan tahammülsüzlükleri ve otokontrollerini çok çabuk kaybedebiliyor oluşlarıdır
Psikolojinin ve psikoanalizin dallarında aşağılık kompleksi, birinin bazı yönlerde kendini diğerlerinden aşağı hissetmesidir. Sıklıkla farkına varılmaz ve telafi etme düşüncesi, kişileri eziyet içine sürükler, şaşırtıcı bir kazanım veya aşırı bir antisosyal davranışla sonuçlanır. ilk çalışmalara, teorisini göstermek için Napolyon komplekslerini kullanan Alfred Adler öncülük etmiştir.