bugün

bir kızılırmak şarkısı.

güneşin altında donan bir çiçek gibi
kar altında alev, ateş yanan bir kuş gibi
denizler ortasında çöle düşmüş bir ülkesin
ağla sevgili yurdum ağla..

tohumsuz bir toprak
ışıksız yaprak gibi
sazımdan dökülen acı türküler gibi
aşkım, sevgim ve hüzünlü yoldaşlarım gibi
ağla sevgili yurdum ağla..

bilirim her karanlık aydınlığa çıkmaz
toprağında gözlerimin ırmağı kurumaz
seni kör sevdalarla ateşlere yakan olmaz
ağla sevgili yurdum ağla..

nasırlı taş yüreklerin kör sevdasına
özgürlük adına yaptığım sunaklara
sevgilere öfkeyle sarılan çocuklarına
ağla sevgili yurdum ağla..

gün gelir, dört yanın nefrete boğulursa
güllerin, güllerin dağların ayrılırsa
aşkımız, sevgimiz seni yalnız bırakırsa..
ağla sevgili yurdum ağla..
ağla sevgili yurdum ağla..
(bkz: memleketin anasını ağlatanlar)
günay afrikalı yazar alan paton'un ırkçılık karşıtı romanıdır.

"1930'lu yıllarda Güney Afrika'da birtakım yenilikler yapılmaya başlamış; ancak, alabildiğine ilkel koşullarda yaşayan, ezilen, sömürülen, hor görülen kara derili insanların bu değişime ayak uydurmaları son derece sancılı olmuştur.
Hem zorlu bir yaşamla hem de aynı ölçüde acımasız beyazlarla cebelleşen; ama o ülkenin kendi ülkeleri olduğu ve sevgide, acıda, emekte dayanışma içinde olmaları gerektiği bilincini edindikçe kendilerini kanıtlama savaşımına girişen bu insanların dramı, Ağla Sevgili Yurdum'da tüm çıplaklığıyla sunulmuştur."
çığlık albümündedir.
bu türküyü her dinleyişte "eski zamanlarda doğmak vardı" diye iç geçiririm...
boşuna çırpınma gökyüzü yurdum kadar ağlayamazsın, dizesini aklıma getirip bünyeye hüzün veren başlıktır.
http://fizy.com/#s/1ajb8p

güneşin altında donan bir çiçek gibi, kar altında alev, ateş yanan bir kuş gibi, denizler ortasında çöle düşmüş bir ülkesin

ağla sevgili yurdum ağla..
nihat doğanımsı bi cümledir.
alan paton'un 350 sayfalık afrika romanı. emperyalizm'in yeni yeni hüküm sürmeye başladığı afrika'da, yozlaşmalar, kentleşmeler, yabancılaşmaların gelişimini anlatan harika eser.

"benim inancım odur ki: korkunun gücüne karşı koyabilecek tek güç sevgi gücüdür"
grup kızılırmak ezgisidir ve ilkay akkaya harika söylemektedir.

http://www.youtube.com/watch?v=bhU8xofbPMg
Maalesef okulda ingilizce dersinde zorunlu olarak okutmaları yüzünden hiçbir zevk alamadığım, güme gitmiş, şimdi bile düşününce içime hafakanlar bastıran eser.

Harika bir kitap olduğuna, sosyolojik ve beşeri tespitlerin muhteşem olduğuna kesinlikle inanıyorum. E be kardeşim daha 14 yaşında, aklıyla kıçı arasında on metre mesafe olan, dünyayı kızlar/ erkekler, pop şarkıları ve partilerden ibaret sanan ergenlere niye bu kitabı tavsiye edersin? Gazete makalesini bile bayık bulan sivilceli suratların önüne ne konusu ne de uslubü ile uygun olmayan bu kitabı ders kitabı diye koyup zorla okutturursan işte yıllar sonra bile unutulmayan bir nefret doğmasına sebep olursun.

"Yağla sevgili yurdum" gibi o zamanlar kıkır kıkır kıkırtadan, şimdiyse utandıran esprilerin doğmasına da sebep olmuştur.

Bir başka MEB kurbanı kitap için:

(bkz: John Steinbeck- inci)
ilkay Akkaya'nın çok güzel bir şekilde yorumladığı parçadır.
değeri pek bilinmeyen ilkay ablamız güzel söylediği, bestecisi merhum olmuş güzel özgün şarkımız.
bugün topraklarımızda yaşanan her şeye uygun çok güzel bir şarkıdır.
" Güneşin altında donan bir çiçek gibi,
Kar altında alev ateş yanan bir kuş gibi,
Denizler ortasinda çöle düşmüş bir ülkesin,
Ağla sevgili yurdum ağla........"
güneşin altında donsa da, karların altında alev alev yansada, denizlerin ortasında çöle düşmüş gibi olsada, delice çırpınan gökyüzünden daha çok ağlasa da, bu "yurt" hepimizin..
bölmeyin, böldürmeyin...
parçalamayın, parçalatmayın...
ortaokulda bir şiir okumuştum, arkadan fon müziği olarak bu şarkının müziği çalıyordu. şarkıyı söyleyen ilkay akkaya, o zaman türkçe hocamız bize şarkıyı da dinletmişti. çok beğenmiştim. şimdi aklıma geldi. ne güzel okumuştum bee *
tabi o zamanlar namık kemal filan hayranıyım, ne olacaksın diye soranlara vatan ve hürriyet şairi diyorum * biri de demiyor ki olum namık kemal lan o * sen başka bi şey ol *
öyle öyle geziyorum etrafta * (yaş 12-13 civarı )
atatürkçülüğü öğrendiğim ilk insan, oğuzhan hoca * derste gaza gelip sosyalizm, komunizm, atatürk milliyetçiliği filan anlatacağına keşke biraz da şu de-da-ki yazımını öğretseydin * hala tahmin yürüterek ayırıyorum onları *
iyi olmuş iyi, ne seni ne anlattıklarını ne de bu şarkıyı unutmadım.
https://www.youtube.com/watch?v=XXI3-1haEYA