bugün

bazen usulca aralıyor akıl kapısını bu arzu, bir bakmışsınız ki sol pencerede başlıklar akarken sinirinizi bozan yine o başlık! sonra o başlığa nefretinizi kusarkenki sözleriniz aklınıza gelir, gözünüzün önünden sözcükler harfler birer birer geçmektedir; ama bu sefer daha durgun bu sefer daha serinsinizdir.

işte o zaman zuhur eder, "benim yazdığım entryi okumadı mı bu insan kalabalığı, halen aynı konuyu yellemekten başka birşey yapmıyorlar bunlar!" diye içiniz ürperir, sakinleşmeniz gerektiğini anlarsınız.

bazen olur ya, geçer ya her sabah yaşlı simitçi amca kapının önünden, bağırır ya hafiften, işte öyle bir şey...
(bkz: ali topu tut)*
(bkz: ışıl ılık süt iç)