bugün

büyükada'nın en yüksek tepesi yücetepenin üzerine kurulmuş olan,her sene 23 nisan da binlerse müslüman ve gayrımüslümün dileklerinin kabulü için meşakatli bir yolculukla ziyaret ettiği kilise ve manastırın ismi.
izmirin güzide tatil beldesi çeşmede bir koy..beach clublar nedeniyle tüm doğallığını kaybetmiştir.
(bkz: fly inn)
Yazın Çeşme'nin hem gündüz hem gece kesintisiz eğlence merkezidir.
ayı yogi'nin kış uykusuna yattığı manastırdır.
büyükada sahilinde binilen fatonlarin anca yokusun basina kadar bırakmasindan dolayi yola isteyenlerin katirlarla devam ettiği ammavelakin cogunlugun yürüyerek tirmandiği bir yokusa malik olan kilisesi ve -adini unuttum- kır gazinosu ile en azindan bir kere gidilmesi farz olan yerdir.

hele ki yokustan inip ada sahillinde vapur beklenirken içilen tadi hiç bir yerde yoktur.

bu arada yolda yürürken fevkalade dikkat edilemesi iktiza olnur. cünkü ola ki bir at bokuna bastiğiniz vakit cok fena kokmakta ve vapurda zican adam muamelesi görmeniz kacinilmazdir.
çeşmede denize girebileceğiniz mükemmel yerlerden biri.böle siz yüzerken balıklar geçiyo altınızdan.manzarası çok hoş olan yer...
23 nisanda salınan iplerle dikiş makinesine dönen yoldan gidilen, sucuklarının atlardan elde edildiğinden şüphe edilen ( devasadır çünkü ), dilek kutusunda kahkaha attıracak süper geyikler bulunan kilise. Tövbe estağfurullah derken bir yandan da ellerindeki anahtarları ikonlara süren teyzeler vardır.
içinde dolaşması yürek isteyen manastır.
yakından gördüğünüzde böyle bir ahşap yapının nasil ayakta kaldigina şaşırabilirsiniz.
asıl adı ay'yorgi olan kilisedir. büyükada'da doğup büyüyen ve ada hakkında birçok kitap yazan fıstık ahmet lakaplı yazarın dediğine göre, "aya" kelimesi azizeler için kullanıldığından "aya yorgi" demek yanlıştır. rivayete göre kiliseye giden patike yolun arnavut kaldırımı ile değiştirmek veya asfaltlamak isteyen belediye başkanları ve çalışanları buna muvaffak olamamıştır.. bu yüzden o yol hala toprak ve engebeli şekildedir. anahtarlar, ipler, dilek oyuncakları vs. hepsi insanların para kazanmak için kendisine bir alan yaratmasından başka birşey değildir.. asıl kuralları; adaya faytonla bile değil, en başından tepesine kadar hiç konuşmadan, arkaya bakmadan, dua ederek ve azap yolu olan o patika yolu yalınayak çıkmaktır. ayrıca dileklerin gerçekleşmesi durumunda kiliseye en az 3 kez daha gitmek ve şeker- yağ gibi bağışların yapılması(bir nevi adak)dır. hoş kural da değildir bunlar, bir gelenektir diyelim.. önemli olan oraya gidip duaların asıl amacı olan yere iletilmesidir. birbirinden alakasız ve biraz da bana göre imkansız dualarımın peş peşe gerçekleştiğini gören biri olarak severim büyükadayı ve ay yorgiyi.. bende ayrı bir yeri vardır.
23 nisanın dışında eylülün 24 de aynı törenler yapılır orda. ama insanlar 23 nisanı bilir genelde.. ve inanılmayacak kadar izdiham olur kapısında.. bu kadar insan nerden geldi dersiniz! kuyruktan milim milim ilerleyip içeri ancak 3 saatte falan girebilirsiniz ve içerigirdikten sonra o yorgunluk uçup gider.. sırf kilisenin arka bahçesindeki manzar için bile gidilir.. şiddetle tavsiye olunur.
nisan ayinda adaya hücüm edilmesine neden olan kilise.. birde agaclara mendil ip felan asanlar vardır hala..bunların adaya alınmasının yasaklanmasını talep ediyorum..*
türkiyedeki çağdaş kesimin türbesidir.

23 nisanda gidilir, onca yokuş çıkılır, yetmez bide çıkarken ipler salınır sağa sola, mum yakılır falan, ha bir de resim olayı var ki akıllara zarar. neymiş efenim istediğin her neyse resmini yapıyorsun.dileklerin kabul oluncada ekimin bilmem kaçında gidip şeker dağıtıyorsun.

eee iyi güzel buna bişey demedik. peki bu hurafe değil midir? hurafedir. peki kimse çıkıp bunlara tek kelime eder mi? etmez. hurafedir efenim, cahilliktir efendim demez.

oldu ki türbeye gittin mübarek bi günde dua ettin. işte o zaman yobaz olursun, işte o zaman hurafe olur.iki dua edemezsin valla.
Fotoğraf çekilmesinin yasak olduğu manastırdır. ama içerideki çocuğa çaktırmadan gizliden çekebilirseniz şanslısınızdır, ikide bir uyarıyor çünkü*

her iki taraftaki manzarası da gayet güzeldir,

artık katırlar yerine belirli aralıklarla minibüs seferleri konulmuş ama yürüyerek çıkmak en güzeli*
manastırın hemen altındaki dilek ağaçları çaput bağlamaktan renk değiştirmiş, nefes alamaz hale gelmiştir. yetkililerin acilen bu konuya el atması gerekir*
çıkmak için kendimi paraladığım kilise. taa büyüada çarşısından yukarı doğru tırmanan eğimli bir yokuş ve sonrasında da dik bir yokuş sonunda ulaşılabiliyor anca kiliseye. fayton ve bisikletle de dik yokuşa kadar çıkılabiliyor. ama fayton sırası ve o yokuşta bisiklet sürmenin zorluğu ömre bedel. yürüyerek çıkmayı tercih ettim ben. dik yokuşa geldiğinizde daha da büyük bir faciayla karşılaşıyorsunuz. zaten daracık yol, bir de her yerde ipler. ipi de hemen açıklayayım. dileği olanlar dik yokuşun başından başlayarak sonuna kadar ağaçlara makarayı dolayarak yukarı kadar çıkarlarmış. ama ben yürürken kaç ip kopardım sayamadım bile. eğer benim gibi 23 nisan günü gittiyseniz vay halinize. kiliseye ulaşmakla iş bitmiyor. eğer içeri de girmek istiyorsanız izdihama da katlanmak zorundasınız. arada izdihamın içinde benim burda ne işim var da diyabilirsiniz. normaldir. ama çoktan ilerlediyseniz geri dönmeye kalkışmayın ezilebilirsiniz.
muhteşem manzarası, 23 nisan ile bağlantısı nedeniyle yeri apayrı olan kilise.
mükemmel ötesi bir koydur kafepi den denize girdik ve bir an kumsalda olmayınca havuz mu lan yoksa burası diye düşünmedim değil o derece güzel suyu ve görüntüsü vardır çeşmede arkadaşlarınızla sakin güzel bir gün geçirmek için birebirdir.
(bkz: ayı yogi)
(bkz: serbest çağrışım)
oraya dikenin aklının pek sevildiği kilise.
özellikle çıkarken 1 saat dolaylarında öyle bir sevilir ki...
görsel
çeşme'nin en güzel koylarından.
Büyükada 'ya gitmek için sebeb olan manzarası mükemmel kilise.
inanılmaz güzel bir manzaraya sahip kilisedir. Lakin çıkmak çok zorlar insanı. Özellikle de vapurdan itibaren yürümeye odaklanıldıysa. Bisikletle de çıkılabilir fakat kazalar ve dik yokuşlar şartları çok zorlar. Ancak ulaşıldığında sizi kucaklayan manzarası her şeye bedeldir, tüm yorgunluğu alır. *
Buyukadadinin tepesinde olan ortodoks kilisesi. ust kisminda manastir bulunmaktadir. Manzarasi harikadir. Galiba sadece pazar ayini yapilmaktadir.

O yokuşu çıkarken hemen sağda uzun saçlı gözlüklü sarışın argus diye biri var. Baba gurcu anne ermeni olan altmis sekizli bir ailenin cocugu. iktisadi bilimler mezunu doktorasi var. Iktisadi da pek sevmiyor. sanat ve zanaat urunu kolyeler satiyor. Kendisi mezhep olarak ortodokslugu secmemis gibi duruyor. Kilise kurmayi dusunuyor. Ve tek bir ogretide toplanmak istiyor. Isa bir taneyse neden uç mezhep var? Seklinde dusunuYor. sattiklari urunler de harikadir. Kotu saticisin dedigimde benim musteri profilim senin gibi entelektüel hristiyanlar diyerek aslinda hic de kotu satici olmadigini gosterdi. Saka bir yana kendisiyle turk sol tarihini tartisabilirsiniz. Beyaz turk kavrami uzerinden kendi ailelerimize ozelestiri yagdirdik. ayakustu baslayip bitip tuketmeyen bir muhabbetimiz oldu. Güzel insanlardandır.
Ay çöreği diye okudum. Allah affetsin bu diyet beni öldürecek.
Büyükada’nın en tepesindedir manastır yaya olarak ortalama 1.2 Km dik bir yokuş çıkılır fakat değer mi değer adaya her geldiğimde istanbul’un eşsiz manzarasını izlemek için çıkarım. Tavsiye edilir.
(bkz: Aya Yorgi manastırı)
görsel