bugün

hep aklıma gelen ve biz avukatlar için diğer insanların ne düşündüğünü merak ettiğim sorunsaldır. avukat denilince insanların aklına gelen ilk çağrışımlar nelerdir bilmek isteriz.
para kazanmak için katilleri, teröristleri, mafyayı, tecavüzcüleri vb. savunmak ve bu şekilde kazandıkları paraları huzur içinde yemek.
Karizmatik adamlar.
avukatlar kusura bakmasın ama

(bkz: yalan)
para için ne gerekiyorsa..
en iyi yalan söyleyeninin en zirvede olduğu meslektir.
Büyük çoğunluğu prosedür takibinden başka birşey bilmeyen, bir dilekçeyi ya da derdinizi bile iki kelimeyi yan yana getirerek açıklıkla anlatamayan insanlardan oluşur. Sonuçta sizin aldığınız cezanın ya da bozulan psikolojinizin zerre kadar umurlarında olmadığı ayan beyan ortadadır, alacağı paraya bakar gerisini sallamaz. Olay mahkemede çözülürse ben yaptım olur çözülmezse hakim ya da savcı suçlanır.
ya arkadaş genel yargı yalancılık mesleği tamam bizde o kadar meraklısı değiliz yalanın da hani hakimler ve savcılara bakmak gerek öncelikle, isterse en iyi yahudi avukat gelsin satılmış hakimin önünde hiç bir şey yapamaz.
yok şaka maka idolüm saul goodman, kıyak adam, parasını alır ohh keyif, vicdanımızı para susturuyor diyecek bir şey yok.
aşırı pratik zeka ve ikna edici bir telaffuza sahip olan kadın-erkek mesleği. dürüstlükten arınmış olması şart yoksa aç kalır.
görsel
kuzendir.
(bkz: dosyadaki eksikliklerin giderilmesi talebi)
görsel
Sülük. insanın cebinde metelik bırakmayana kadar emerler. Yaptıklarıda bir şeye benzemez.
Eski sevgilim.

(bkz: Sikemedim çeneme vurdu)
- Günaydın avukat bey.
+ Selamına yanıt vermem için önce para.
Bazı arkadaşlar sülük yakıştırması yapmışlar; bence az söylemişler. Sülük bu kadar kaliteli kan ememez, doğrudan vampirizdir. En çok da o bugün sorun çıkaran sözleşmeye dün imzayı atarken “ya bu bize döner de girer mi?” sorusunu hiç sormayan ve “ben şöyle girişimci adamım böyle işadamıyım” gazelini sürekli sallayan ekibin kanını emmeyi severiz. Ha bu arada kan emdiğimizi iddia eden de masa başında bizle avukatlık ücret sözleşmesi yapmayı kendine hakaret sayanlardır geneli itibariyle.
(bkz: bikahvebikahve)
adliye koridorlarında koşuşturan, yeni dosya hazırlamakla meşgul olan, bürokratik sorunlarla mücadele eden, müvekkiline laf anlatmaya uğraşan, mahkeme salonlarında nefes tüketen meslek erbabı...
aşağı yukarı avukat denilince düşündüklerim bunlar.
Amerikan filmleri.
itiraz ediyorum diye aniden bağıran bir adam.
aslı çağlar.
Benim boşanma avukatım hicran abla. Kadın boşanma mahkemesine ağustos ayında crop top üzerine cübbe giymişti. Crop top diyorum bakın. Hakim kadın bile şöyle bir bakıp ''avukat hanım ne güzel olmuşsunuz'' deyince, ulan dedim +1 puanı kaptık hakimin gözünde.
paralı profesyonel yalancılar.
Hayatımın bir gereği olarak çok sık karşılaştığım bir meslek grubu…

Sözlükteki hiç bir yazara diss atmıyorum, özellikle de kendisi, danışan herkese çok yardımcı oluyormuş, bunu bildiğimi de belirteyim..

Gelelim düşüncelerime:
- son yıllarda, diğer bütün disiplinler gibi hukuk da ayağa düş”müş olabilir”, eğitim kaliteleri sıfır “olabilir”. Bu, mimarlar için de böyle, doktorlar için de..
- bu grubun bir kısım mensuplarında bir de, mesleğin getirdiği ya da mesleğin kişiyi beklentiye soktuğu o vakar, o duruş, o ciddiyet kalmadı. Açık konuşalım, sekreter diye gelse “millet arkamızdan laf çıkartır” diye çalıştırmaya korkacağım kişilere bakıyorum, avukat… ben cübbenin cinsiyeti olmadığına, bir mesleği kadın yapmış, erkek yapmış hiç önemli olmadığına inanıyorum. Ama karşımda o mesleğin ağırlığını görmek isterim. Bu konuda yüzde veremem ama en çok erozyona uğradığını düşündüğüm mesleklerden biri de hukuk, maalesef. Ki toplumun da aort damarıdır, adalet karinesi..
- “karşılaştığım sınırlı sayıdaki avukatların” iyisi de, kötüsü de davayı bir noktada satıyor. Bunu çok profesyonel bir biçimde yapıyorlar. Mesela boşanıyor musun? Boşanmanı sağlayana kadar savunmalar harika, ama iş mal paylaşımına gelince, sen ne kaybetmişsin umrunda bile değil.. karşı tarafla çoktan işi pişirmiş. Avukatım benden gerçekten korkuyor olmasaydı sokaktaki tinerci kadar itimat etmezdim, maalesef. Ha, yine de güvenmiyorum, her yaptığı harekette gözümün bir ucu üzerinde..
- ben, öğretmenlere ve avukatlara cidden saygı ve güven duyduğum günlere geri dönmeyi çok isterdim. Çünkü yaptıkları hizmetler toplumun geleceğini şekillendiriyor.
mafya avukatı elif eylül ilk akla gelesidir.
(bkz: saul goodman)