bugün

alanya'nın en büyük diskosu. halikarnas gibi bir havası vardır. ortam güzeldir, görülmeye değerdir. ama fiyatları iyice bir incelemek, not almak, sonra ibret olsun diye anlatmak gerekir. *
kral mekan. gorulebilecek en guzel gece klubu.
giriş ücreti 20 ytl olan,alanya içindeki discoların saat 3 gibi kapanması ve akabinde turistlerin sarhoş koşarak gittiği ve eylendiği disco..
dün gece itibariyle 17.yaşını kutlamış alanya'nın saat 3'ten sonra dolan tek diskosu
antalya'nın alanya ilçesinde bulunan ve bildiğim kadarıyla buranın en büyük eğlence mekanı ve en gösterişli diskosu. seneler önce bir dostum ile yaptığımız doğaçlama tatil bizi sonunda alanya'ya getirmişti. barlar sokağında turist kızlarla olan eğlencemiz bizi artık kesmez olmuş, üst sınırları zorlamıştık. james dean senin, robin hood benim her yere girip çıkıyor, ingilizce'yi bülbül gibi şakıyan arkadaşım sayesinde kızlarla hemen iletişim kurup damsız alınmayan her bara girerek acayip eğleniyorduk. bir gece tavsiyeler üzerine auditorium'a gidelim dedik. gece saat henüz bir filandı. canımız sıkıldı ve döndük. arabayı kaldığımız otele bırakıp yakındaki barlar sokağına doğru yeni eğlencelerin peşine düştük. ama o da ne? mekanlar orada da boşalmaya başlamıştı. bir saat kadar müzikle idare ettikten sonra gece üç sularında sinek avlamaya başlayan barların nedenini sordum artık kanka olmaya başladığımız barmenlere ve bodyguardlara. bu saatten sonra eğlencenin artık auditorium da devam ettiğini ve buradan servislerin kalkmaya başladığını söylediler. arabamızı almayıp bu sefer servisle gidelim daha eğlenceli olabilir diye düşündük. servis dedikleri üstü açılmış, camları sökülmüş, rengarenk boyanıp görünümü tamamen değiştirilmiş halk otobüsünden başka bir şey değildi. mekana geldiğimizde partiler başlamış, hatunlar içeriye doluşmuş, eğlence ve müzik zirve yapmıştı. daha bir iki saat önce geldiğimiz yer ile buranın hiçbir alakası yoktu. havuz partisi dediklerinde kendimi bir anda havuzun içinde bulmuştum. evet, su sıcaktı, üstelik içimde de deniz şortum yoktu. sudan ve etraftan çıkan buharlar göz gözü görmez bir ortam hazırlarken anlamsızca hareketler yaparak havuzda benden başka bir sersem arıyordum. ne çare ki bikinileri ile yüzen güzel kızlardan başka kimse yoktu. kendimi sarhoş, aptal ve tüm bunlara ( içkiler, müzikler, danslar ) rağmen utangaç hissediyordum. alkol damarlarımda dolanırken belki hepsini unutturur ama utangaçlığımı asla! gecede bir kaç sürpriz de oldu. ama asıl sürpriz partinin sonunda sabaha karşı halsiz ve sevgisiz hissederken beni buldu. müthiş servis aracımıza bindik ve hıncahınç dolu şekilde hareket etmek üzereydik ki kumral bir afet yer bulamadığı için kucağıma oturmasın mı?!?!?! bozulduğumu, sıkıldığımı anlayan sarışın bombası (!) pardon ablası kendince imdadıma yetişip kulağıma eğilerek ingilizce olarak siz onun rahatlığına bakmayın. o hep öyledir, idare ediverin demesin mi?!?!?! aşağı yukarı böyleydi söyledikleri veya mimikleri. kız da pek keyifli görünüyordu kucağımda. kafası elbette pek güzeldi. gözlerimin içine bakarak gülüyor, bana yakınlaşmaya çalışıyor, bir şeyler fısıldıyor, saçlarını arkaya atarak bana bakıyor, bunları gören dostum çıldırıyor, bana eğilerek konuşsana oğlum kızla, seninle ilgileniyor işte, gecenin sonunu düşün, bu kız seni bırakmaz artık, bana bakacağına kıza bak, benimle konuşacağına kızla konuş diyor da diyordu... yaklaşık on dakika kadar böyle bir yolculuk.

auditorium utangaçlığımın zirve yaptığı yerlerden biri olmuştur. kendimi daha yakından tanımama vesile olduğu için diyorum ki iyi ki vardın auditorium!