Cumhuriyetçilik: Türk Milleti'nin hür seçimlere dayanan en uygun yönetim şekli.
Milliyetçilik: Türk Milleti'nin 2000 yıllık tarihine yakışır bir şekilde millet olma ve yasama ilkesidir. Türk bayrağı altında yaşanan tasada ve kıvançta aynı duyguları paylaşan herkesi Türk sayan ilkedir. Böylece milletimizi birleştiren ve kaynaştıran bir ilke konumundadır.
Halkçılık: Türk Milleti'nin yaşayan kitlesine halk denir. Çeşitli meslek ve etkinlikleri olan halkımızın el ve gönül birliğiyle çalışıp yurdumuzun kalkınmasını sağlaması demektir. Bütün fertlerimizin birbirine saygılı ve fedakarlık duyguları içinde olmalarını önerir.
Laiklik: Devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil akla ve bilime dayandırılmasıdır. Böylece din ve devlet isleri iki ayrı kurum olarak birbirine zarar vermeden görevlerini sürdüreceklerdir.
Devletçilik: Devletin, halkın rahatı için sosyal ve ekonomik alanlarda üretim ve teşebbüste bulunmasıdır. Özel sektörün yapamadığı zorunlu hizmetleri devlet yapar ve vatandaşa hizmet sunar. Böylece endüstri ve sanayileşmede özel sektörün yanında devlet de bir sektör olarak görev yapar.
inkılapçılık (Devrimcilik): Türk Milleti ve Devleti'nin durmadan ilerleyen ülkeler yarışmasına katılmasıdır. Türk toplumu endüstri, bilim, teknoloji, tip ve sanayi gibi her alanda, her türlü gelişmeye yabancı kalmayacak, kendini çağın gereklerine göre yenileyecektir.
züccaciye dükkanına giren bir filin ortalığa iyi davranmamasının izahıdır. hele de altıokun amacını sorgulayan bir akıl sahibi iyice hayal kırıklığına uğramaktadır. yakında büyük bir çoğunluğundan kurtulunmasını ümit ettiğim hurafelerdir.
Ülkemizin devrim sürecinde, uygulanan politikalar, izlenen yöntemler, uygulanarak doğruluğu tespit edilmiş inkilaplardır. Atatürk ilkeleri, diğer ideolojiler gibi, masa başında yazılıp halk üzerinde daha sonra uygulanmaya çalışılmamıştır. Bu inkilaplar, türk devrim süreci sırasında toplumun ihtiyaçlarını karşılayan, toplumla birlikte harmanlanmış, türk halkı ile beraber büyüyen inkilaplardır.
Atatürk inkilapları altı ana ilke ve bütünleyici ilkelerden oluşmaktadır.
Ana ilkeler: Laiklik, Devletçilik, Ulusalcılık, Cumhuriyetçilik, Halkıçılık ve devrimciliktir.
Bütünleyici ilkeler: Ulusal birlik, Eşitçilik, Tam bağımsızlık, ulusal egemenlik, akılcılık ve bilimcilik, çağdaşlık, gerçekçilik, insancıllık, emperyalizm karşıtlığı, evrensellik ve ülke bütünlüğüdür.
Her büyük ülkenin bir resmi ideolojisi vardır. Bu ülkelerde ister sağ görüşlü olsun, ister sol görüşlü olsun, iktidara gelen tüm partiler ülkenin resmi ideolojisini yürütür ve ona aykırı davranmazlar. Türk halkının da resmi ideolojisi, atatürk ilke ve inkilaplarının bir bütünü olan kemalizm (atatürkçülük) ' tür. Resmi ideolojimiz, ülkemizin kuruluşundan 1950' li yıllara kadar tüm hatlarıyla uygulanmıştır. Ülkemiz bu dönemde tam bağımsızlığını dünyaya ilan etmiş, eğitim sistemini çağa uygun hale getirmiş dolayısıyla bilinçlenmiş, demokrasinin temelleri atılıp uygulanmaya başlanmış, çok partili rejim sağlanmış, ülkemiz çağdışılıktan kurtularak her alanda modernleşmiş ve eski tüm kabuklarından sıyrılıp geleceğe ümitle bakan saygı duyulan bir devlet haline gelmiştir.
1950' li yıllardan sonra kemalizm' in uygulanması gevşetilmiştir. Bu gevşeklik, ülkemizin yabancı ülkelere borçlanması, padişah aşıklarının azması ( köle olarak yaşamaktan vazgeçemeyenler) , iç karışıklıklara neden olmuştur. Bugünse atatürk ilke ve inkilapları neredeyse unutulmak üzeredir. Çünkü; iktidarda şeyh, şıh poposu öpmüş, ve o popoyu unutamayan insanlar oturmaktadır.
Türk milleti' nin, kurtuluşu atatürk ilke ve inkilaplarına bağlıdır. Çünkü bu ilkeler kurtuluş savaşı sırasında Atatürk' ün değil, halkın kendisinin oluşturduğu ilkelerdir. Ülkemizin en zor zamanlarında kurtuluşumuz olan bu ilkeler, bugünkü liderlerin ülkemizin sırtına bindirdiği milyarlarca liralık dış borçlanma, edindirdikleri düşman ülkeler ve en önemlisi ülkemizin dünya da kaybolan imajının tekrar kazanılmasını sağlayacaktır.
ülkemizin muasır medeniyet seviyesine ulaşması için yapılan ve çağı yakalayan inkılaplardır. nitekim köklü değişikliklerle milli bir ilerleme ve gelişme sağladık.
sadece bir kaç yıl gibi komik ama insanı hayrete düşüren sürede türkiye'yi ekonomik, sosyal, kültürel ve askeri anlamda çok ileri götürmüş ilke ve inkilaplardır.
ulu önder mustafa kemal atatürk tarafından türkiye cumhuriyeti nin kuruluşundan hemen sonra hızla kalkınmasını sağlayan, modern dünyanın çizgisine uyan yeniliklerdir.
gazi mustafa atatürk'ün devleti yönettiği dönem dışında hiç bir zaman tam olarak anlaşılmamış ve anlamak istenmemiş ve bu yüzden tam olarak uygulanmamış olan inkılaplardır.
cumhuriyet'in kuruluşundan çok değil 1-2 sene öncesine kadar yönetimlerin tüydüğü, kaderine terkedilen ülkede, ingiliz'in, fransız'ın tokmakladığı halkı adam eden inkılaplardır.
dedesi padişah götü yalayanlar şimdi kalkmış ''efendim halk istemedi'' diye ahkam kesiyor. bunlara özgürlük vermeyeceksin, sürünecekler yıllar boyu.
o dönem şartlarını iyileştirmek ve bağımsızlığın kalıcı olabilmesi adına yapılan inkılaplardır. atatürk'ün sadece savaş meydanında değil, yönetim açısından ve stratejik açıdan da ne kadar büyük, zeki ve ileri görüşlü bir insan olduğunun göstergeleridir.