bunlardan öğretmen olacak öylemi? arkadaşım öğretmenlik bir toplum vazifesidir. nasıl ki askeri polisi atandığı yeri beğenmedim diyemezse sende diyemezsin. bu yurdun her bölgesinde görevini yapmak mecburiyetindesin. şırnak şenoba'da da yapacaksın görevini istanbul kadıköy'de de! ben beğenmedim şurası burası olsun dersen aldığın maaş gözüne dizine durur.
öğretmen olmayı haketmeyen kişilerdir. atandığı yeri beğenmemekle birlikte sonrasında 'atanamıyoruz' diye şikayet ederler.
şehirdeki çocukların eğitime ihtiyacı olduğu gibi, köylerdeki çocukların da eğitime ihtiyacı var.
hayatım boyunca köy görmemiş biri olarak ben bile direk köyleri tercih etmeyi düşünüyorum. köylerin yaşam koşullarına alışabilir miyim bilmiyorum ama benim burada tek amacım o masum çocukların da insan olduğunu onlara hatırlatmak.
ve bu mesleği severek yaptığım için, tatili çok diye ya da basit bir meslek diye tercih etmediğim için her türlü zorluğuna katlanabileceğimi düşünüyorum.
bu meslek sevilmeden, sırf para için yapılmaz. bu haberde de bu açıkça görülmektedir.
ÇIKTIĞI AMI BEĞENMEYiP ANASINI HUZUR EViNE GÖNDEREN iNSAN iLE AYNI KAFADADIR.
hemen hemen aynı paralellikte iki konudur bunlar aslında. anam yatalak, biz çalışıyoz bakamıyoz ama! diye kendini savunan velete, o öğretmende ananı sikseler gidip kurtaramayacağın kadar boktan bir yerde yere atanır ve beğenmez ve bunda da haklıdır derim.
beğenmemek ile gitmemek farklı şeylerdir. amk. sen hayatını beğeniyon mu. hep daha iyisi için uğraşıyon. eee bassana istifayı hayata.
tercihdışı atamayı seçip beğenmemezlik yapıyorsa dangozun tekidir. hem beni istediğiniz yere atayın de sonra yok ben burayı beğenmedim de olmaz öyle. o zaman tercihdışı atamayı seçme adam gibi tercihini yap istediğin yere git.
Sen bu mesleğe başlarken ankara, izmir, istanbul da görev yapacağım diyemi başladın diye sorulması gereken öğretmendir. Sen Türkiye Cumhuriyeti'nin öğretmenisin başkentte de görev yaparsın Hakkaride de. Yok öyle orayı burayı beğenmedim ayakları. istemiyorsan istifa et.
Not: Senin bakmaya korktuğun dağlar da ben can vermeye hazırım.
bakana hak vererek öğretmenlere saldıran tayfayı siktir et öncelikle. zira bunlar akıllanmaz bir işe yaramaz ordusu.
aslında evet atanmak için can veren kişilerin -ki şimdi var olan işsizlikle beraber önemi arttı- atandığı yeri beğenmemesi ağlak bir tavır intibası yaratıyor.
ama benim durum biraz karışık.
atandığım köy okulunun yolu kasım ayından itibaren kapanıyor. ilçeden ev tutup git-gel yapmam imkansız.
köy okulumun lojmanı var ama dolu. tek lojman var ve bayan hoca var. doğal olarak ikimizi bir lojmana koyamazlar.
muhtarı aradım ev var mı köyde diye. yok hocam, dedi. peki ne yapabilriz, diye sorduğumda ise ben bilmem ilçe milli eğitime sor, dedi. peki, dedim.
ilçe milli eğitimi aradım durumu anlattım ve bana lakayıt bir cevap verdiler. yav hocam gel baharız, dedi adam.
an itibariyle kalacak yeri olmayan atanmış bir öğretmenim. görev yerimi daha görmedim. yakın zamanda gideceğim bakalım.
Atanmak her ne kadar zor olsa da atandığı bölgenin yaşam alanı olduğunu düşünürsek eleştirisinde haklı olan öğretmendir.
*Şu yata yata diyenler bı tukense ya gerçekten. Zaten 3 çocukla aynı odaya koysan kendilerini imha ederler.
Yav Hocam sen git baharlar ya. Öğretmenlerin Hakkında hayırlısı. Ne diyek.
Şükretmeyi bilmeli insan.
Bir yerlere gelebilmek, yolu tırmalamaktalan geçer.
Güzelleştirecek olan yine sensin orayı ,sayılı gün değil mi tez zamanda gelip geçer , sen keyif almaya bak.
Bizde bütün işler böyle. Şark kafası bu, yük yolda sarılır hesabı. Fakat işte burada kişinin gayreti açığa çıkacak ve aynı nispette de sahip olacağı imkanlar. Eğer bir işe gönül verdiyseniz, her türlü zorluğu ve imkansızlığı aşar, bir şekilde görevinizi yapar, hizmetinizi yerine getirirsiniz. illa ki başlarda zahmetli olacaktır. Ondan kaçış yok. Sonra Günden güne imkanlarınız genişler..