ergenekon iddianamesine göre ergenekon örgütüdür. Sözkonusu iddianamede çetenin tsk ve mit ile ilişkisi olmadığı vurgulanmış "lan o zaman darbeyi zabıta ekipleri ile mi yapacaklardı" sorusu akıllara gelmiştir.
aklı selim olan herkes bilir ki günümüzde darbe denilen olgu topla, tüfekle yapılmaz. parayla, mevkiyle, dayatmalarla insanları olmamış ve olmayan ya da anlatıldığı gibi olmayan olaylarla korkutarak yapılır. mesela ikiz kulelerin yıkılması amerika halkının savaş karşıtı olan görüşünü değiştirmiş ve ırak savaşı için george w bush kendine muhteşem destek sağlamıştır. eğer micheal moore'un Fahrenheit 9/11 adlı belgesel niteliğindeki filmini izlediyseniz ya da Ahbap Memleketim Nerede kitabını okuduysanız neler söylemek istediğimi zaten çok iyi anlayacaksınız. bizim ülkemizde de şuanda ergenekon soruştarması kapsamında bu yapılmaktadır. yazarlar, siyasetciler, askerler kısacası yapılacak olan siyasi darbeye karşılık verebilecek dirayet gösterme ihtimali bulunan herkes gözaltılarla, baskılarla susturulmaya çalışılmaktadır. askersiz, kansız darbe böyle yapılır. tüm muhalefet susturulur, korkutulur ülkedeki yazar, çizerler patron baskısı altında tutulur... bir sabah uyandığınızda tank yerine sokaklarda başka şeyler görürsünüz.
darbe: askeri cunta tarafından yeri ve zamanı belli olmamak üzere sivil yöneticilerin görevlerini kötüye kullanmaları, sivil toplumda ayrılıkların başlaması, sivil toplumdaki ekonomik düzenin yerle bir olması, devletin ve milletin bir kısım sivil yönetici tarafından yeni bir yönetim şekline zorlanması, gibi sebeplerle * sivil yönetimin görevine gerektiğinde silah yardımıyla son vermesidir. görevi türk halkının sebatını korumak, iç karışıklardan kurtarmak ve dışarıdan gelebilecek herhangi bir tehlikeye karşı korumak olan türk silahlı kuvvetlerinin ancak ve ancak bu koşullarda bu tür bir eylemi gerçekleştirmesi makbuldür. bunun kapsamların dışında gerçekleşen herhangi bir eylemse "diktatörlük" olarak adlandırılır.
şimdi gelelim ergenekon olarak tabir edilen soruşturmaya, bununla ile söylenecek tek bir şeyim var;
"bu cumhuriyet'in kurucusu mustafa kemal atatürk bile soruşturmaya eklenmiştir." tırnak içine dikkat. Bir kısım ayrılıkçıların pençelerinden kurtulmak için dikkatimizi bu davanın sonucuna ve onun ötesinde rte'nin tutumlarına da ayrıca çekmek isterim.
şöyle bir şey de va tabii ki:
eğer iddia edildiği gibi darbeyi emekli bir kaç paşa ya da ona yandaş bir kaç kişiyi göz altına alarak durdurabilineceği düşünülüyorsa bu "avam kamarası" nın daha öğreneceği çok şey vardır.rte bu konuda suçsuzdur hiç bir alakası yoktur, soruşturmayı da savcı yürütür diyen arkadaşlarıma da "neden şu ana kadar ben böyle bir şey yapmadım, benimle bir ilgisi yok" şeklinde bir açıklama yapmamıştır?
ulusalcıların temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp önümüze getirdiği insanlardır.
bu ergenekon terör örgütü nün amacı direk darbe yapmak değil a benim geç anlayan arkadaşlarım, darbeye zemin hazırlamak, yani bu zihniyete göre, ülkeyi öyle bir buhrana sürüklemeli ki insanlar ordunun müdahalesine sevinebilsinler.
amaç, insanların kendilerini güvende hissetmelerini engellemek, bir gün ahmet türk'e, ertesi gün başbakana, ertesi gün genelkurmay başkanına, ertesi gün solcuya, bir sonraki gün sağcıya, ertesi gün muhafazakara, ertesi gün ulusalcıya suikastler düzenlemeyi amaçlamak.
sabah evden çıkan insan evladına "acaba akşama eve dönebilecek miyim" korkusunu hisssetirmek, ülkeyi büyük bir hızla kaos doğru sürüklemek, hemen akabinde de "tsk kurtar bizi bu bataktan" nidalarıyla, ordu göreve manşetleri ve pankartlarıyla darbeyi meşrulaştırmak.
süreç uzun ve zorlu yani, ama ha diyince de darbe olmuyor ki.
taşeron örgütler, mafya, çeteler zaten sürecin bir parçası, yani gördüğünüz gibi canlar, darbeye giden yol filminde asker başrolde değil.
düzeltme : 39 adet el bombası, 1160 gram tahrip kalıbı, 3 adet uzun namlulu tüfek, 21 adet ruhsatsız tabanca, 4 av tüfeği, 21 adet TNT kalıbı ile infilak fitilleri ve bomba yapımında kullanılan malzemeler ergenekon kapsamında darbe yapmak üzere bulunan silahlarmış.