“Tarih, bize demiş: ‘Türk, vatansız olmaz!’
Bizlerse dedik: ‘Vatan, Kozan’sız olmaz!’
Dağdan dağa aksetti ezanlar yeniden…
Onlar da diyor: ‘Kozan, ezansız olmaz!”
“Bir başka yürek, başka cesaret her ana…
‘Al!’der, verir imanlı yiğitler vatana…
Ey yerli turistler, ey güney yolcuları;
Yalnız koza, portakal değildir Adana”
“Göklerde kanadlar yola çıksın yüceden...
Bayrak çekecek burç, gelinden, eceden!
Bir korkulu düş sanma silah seslerini:
Erkek Kozan'ın bayramı, başlar geceden”
“Dolaş Adana’nın dört bucağını..
Saat Kulesi’ne çek bayrağını,
Bağlar arasında kur otağını..
Bağlar kütük kütük, asma asmadır;
Dilberlersekisi daha yosmadır.
Adana’dan ayrı düşen yiğide
Dalında turunçlar Kızılelma’dır”
“Sac mangalının, bakınca, fersiz koruna
Boynun bükülür... Gider bu kışlar zoruna...
Duymaz mısın, Arif, güneyin davetini:
Ay “Tarsus’a gel!” der, güneş “iskenderun'a”
“Heybetli Toroslarda ilahi köşeler..
Çardaklaşır üstümüzde çamlar, meşeler:
Rabbim ne güzel dupduru kaynaklarda
Yatmış, uyumuş, buz gibi olmuş şişeler”
Ve daha nice adana ve Çukurova temalı şiiriyle, kendisini Adanalı görmesiyle ön plana çıkmıştır.
Yine meşhur (bkz: bayrak şiiri)ni Adana'nın Kurtuluşuna atfen yazmıştır.
"Bayrak Şiiri
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
Sana benim gözümle bakmayanın
Mezarını kazacağım.
Seni selâmlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder…
Gölgende bana da, bana da yer ver.
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar:
Yurda ay yıldızının ışığı yeter.
Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık;
Dağlardan çöllere düştüğümüz gün
Gölgene sığındık.
Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim.
Senin altında doğdum.
Senin altında öleceğim.
Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen!
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim!"
Tanrıya sesleniş şiirinde sanki bir sitem var tanrıya.
Tanrıya Sesleniş
Elsizlere el, dilsizlere dil ver yeniden,
Lütfet, bize bin şanlı nesil ver yeniden,
Dünyayı alıp avcuna bir gün Tanrım,
Avcunda bu dünyaya şekil ver yeniden.
bir Türk şair. vatan millet ve bayrak konularındaki hassasiyeti sebebiyle kendisine "bayrak şairi" denmektedir. ancak başkaca çok güzel şiirleri de bulunmaktadır. şahsen ben de maalesef yeni yeni öğreniyorum, ki bu benim cahilliğimdir. toprağı bol olsun.
şu dörtlüğün de ona ait olduğunu yeni öğrenmem peki?
"mektup mu gelirmiş masal olmuş yardan?
in göğsüme,
dön göğsüme ey kalbim,
ne bekler unutulmuşlar unutmuşlardan?"
isminin okula verildiği ilkokulda eğitimim ilk 5 yılını geçirdiğim şairdir. çok bilinen "bayrak" isimli şiirin şairidir. her türkiye cumhuriyeti bireyinin sahip çıkması gereken şairdir.
Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin önemli temsilcilerindendir. Sade bir üslupla millî değerleri ve dini heyecanları işleyen şiirler yazmıştır.19 dönem TBMM’de milletvekili idi. (1904, Çatalca, istanbul – 1975 Ankara)
Gözlerim doldu da her şey yine bir sis oluyor.
Yine rüyalı ufuklarda da bir titreme var.
Sanki benzim gibi, ruhum gibi her şey soluyor;
Sanki kalbimdeki hicran ile dolmuş bu diyar.
Ağlamak işte nasibim, yine ah, ağlıyorum!
...
'Gençliğin acı haline'
'Öldün mü ey gençlik?'
Eğer öldün ise haber ver:"onlara hicviye yazan kalemim sana da mersiye yazsın. Yahut ölmediğini ispat et ki, sana olan büyük imanım sarsılmasın ve sana olan destanım boşa gitmesin."
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
Sana benim gözümle bakmayanın
Mezarını kazacağım.
Seni selâmlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver.
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar:
Yurda ay yıldızının ışığı yeter.
Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık;
Dağlardan çöllere düştüğümüz gün
Gölgene sığındık.
Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim.
Senin altında doğdum.
Senin dibinde öleceğim.
Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen!
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim!
Biz, kısık sesleriz... minareleri,
Sen, ezansız bırakma Allah'ım!
Ya çağır şurda bal yapanlarını,
Ya kovansız bırakma Allah'ım!
Mahyasızdır minareler... göğü de,
Kehkeşansız bırakma Allah'ım!
Müslümanlıkla yoğrulan yurdu,
Müslümansız bırakma Allah'ım!
Bize güç ver... cihad meydanını,
Pehlivansız bırakma Allah'ım!
Kahraman bekleyen yığınlarını,
Kahramansız bırakma Allah'ım!
Bilelim hasma karşı koymasını,
Bizi cansız bırakma Allah'ım!
Yarının yollarında yılları da,
Ramazansız bırakma Allah'ım!
Ya dağıt kimsesiz kalan sürünü,
Ya çobansız bırakma Allah'ım!
Bizi sen sevgisiz, susuz, havasız;
Ve vatansız bırakma Allah'ım!
Müslümanlıkla yoğrulan yurdu,
Müslümansız bırakma Allah'ım!
yanlış hatırlamıyorsam hoşlandığı kadınlara defalarca 2 dizelik rubailer yazardı. hatta elimde onun hayatını anlatan yavuz bülent bakiler'in yazdığı arfi nihat asya ihtişamı isimli bir kitabıda mevcuttur.
Milliyetçi muhafazakar, milliyetçi şiirleriyle öne çıkan türk şair. Adana'nın kurtuluş günü olan 5 ocak gününde yazdığı "bayrak" şiiri ve "dua" şiiri gibi şiirleri öne çıkmıştır. Fetih Marşı da çok iyidir.