karışık trafiği ve düzensizliği göz ardı edildiğinde çok güzel bir şehir olarak anılabilecek bir memleket.insanlarının cana yakınlığı, güzel mezelerin ve tatlıların bu şehrin mutfağından çıkmış olması ve doğal güzellikler açısından gezilip görülmesi gereken bir yer.*
insanlara hoşgörünün ne olduğunu, birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içerisinde yaşayabilmeyi, ayrım yapmamayı, herkesi olduğu gibi sevebilmeyi, kabullenebilmeyi öğreten, zengin mi zengin bir mutfağa sahip, sevimli ve türkiye'nin parmakla gösterilmesi gereken şehirlerinden biridir.
bir başkadır benim memleketim derler ya hani aynen öyledir... fevzi kurtuluş un çok güzel bir şarkısı vardır antakyam ile ilgili
Amanos Dağı nı aştım Belen Geçidinden geçtim
Amik teki höyüklerde tarihin içine düştüm
Bura insanlık kalesi dostluğa akıyor Asi
Hoşgörü dersi veriyor cami,havra,kilisesi
Antakya Antakya hoşgörü kentisin sen
Seni tanıyan insan sanki doğar yeniden
Antakya Antakya düşlerin kentisin sen
Sana olan sevgimi sökemezler kalbimden
Serinyol;u Çekmece si Harbiye de suyun sesi
Sevgiye kalkan kadehle içilir tini rakısı
Kuzeytepe, Odabaşı, Demirciler;Uzun Çarşı
Humus,oruk,künefeyle dostlar bekler sofrası
Antakya Antakya tarihin kentisin sen
Dadaloğlu seslenir Payas Kalesi;nden
Antakya Antakya bir dünya kentisin sen
Sana olan sevgimi sökemezler kalbimden
asi üzerinde bulunan tarihi roma köprüsü, amik gölü ile ilgili bir projede suların gecisini engelleyecegi gerekçesiyle yıkılmıştır. ve evet bu sehire atılan en büyük kazıklardan birinin sorumlusu bu projeye olur veren süleyman demirel'dir. ulan savas esnasında insanlıktan nasibini almamış insanların(!), nefretle tarihi eserlere saldırmasını az da olsa anlamaya çalışırım da... ** kendi elinle, kendi ülkene bu zarar nedir be kardesim? her tarafından tarih fıskıran bir kente atılan bu kazıgı unutmayacak insanlara sahip olan , herseye ragmen çok güzel sehir.
Klasil bir Arap şehri hüvüyeti özelliği taşımasına rağman bizim topraklarımızın içerisinde bulunup kültürel zenginlik kazanmamıza yardımcı olan güzel bir şehrimizdir.
zannımca kafa yapısı olarak istenbul'dan sonra en modern ve gelişmiş şehrimizdir. öğrenciye bayılırlar, mutfağı ise ayrı bir olay. lütfen bakınız; harbiye.
Başına gelen belediye başkanlarının cep doldurma telaşı yüzünden çevresini bok götüren şehirdir.
Koskoca şehirde çöp kutusuna muhtaç dolaşırsınız, insanları eski naif kişiler değil artık arap çoğunluklu kaba kişilerdir. Hiçbirşeyin eski tadı kalmamıştır. Kendinden tiksindirmeye başlamış memlekettir. 5 yaşındaki çocuk bile "ne bakıyon lan" diye ahkam kesecek derecede mafyalaşmıştır, çingeneler şehrin mına koymuşlardır. Arapları artık söylemiyorum bile.
Ha şu da yanlış anlaşılmasın; antakyanın yerleşmiş eski toprak bir arap nüfusu vardır ki istanbulun jet sosyetesi ellerine su dökemez ancak yeni yeni tipler türemiş suriyeden sudi arabistandan gelen onlar içine etmiş güzelim memleketimin.
gezilip görülmesi gereken nadir şehirlerimizden birtanesi. öyle bir yer düşünün ki, şelalerin içinde yemek yenilen birbirinden lezzetli mezelerin tadına bakarken, ayaklarınızın altından geçen suda çatlayıncaya kadar bekleyen karpuzunuzun bulunduğu harbiye ilçesi, yahudisinin, hristiyanının, alevisinin, sunnisinin birarada kardeşçesine yaşadığı, ezan, çan, hazzan seslerinin birbirine karıştığı, birçok kültürü bünyesinde bulunduran bir şehirdir antakya. tarihi güzellikleriyle de görenleri mest eden bir yapıya sahip. dünyanın 2. büyük arkeoloji mozaik müzesi, dünyada ilk kurulan st. pierre kilisesi ve çevlikte bulunan titus tüneli ve mezarlar özellikle görülmesi geren yerlerden sadece birkaçı.
Künefenin anavatanıdır. Yemek çok ucuzdur. Ekonomik krizde en az etkilenen il olmştur. Herzaman en kaliteli Hayatınızda yiyebileceğiniz en güzel yemekleri yersiniz. Plakası 31 dir. Kılzarı nişantaşı kızlarına bok yedrecek derecede güzel ve şık giyinirler. izmir kızları halt eder yanlarında izmirin adı vardır sadece.Belli başlı büyük aileleri vardır.
Son bir kaç senedir arapların isitlası içindedir. Bu yzden şehirde bozulmalar olmaya başamıştır. En mistik şehirlerden biridir. Yolda yanınızdaki insan arapça konuşurken bi anda dönüp türkçe adres sorabilir yada türkçe bir mesele anlatırken bir anda arapça konuşmaya devam edebilir.
Sünni alevi hrıstiyan ve bilimum dinlerden insanlar vardır. Gidip görülesi sonrada oradan vazgeçemeyip yerleşilesi memleketim...
şehrin ortasından geçen asi nehri ters akar .burada yaşamış olan habib i neccarın ilk inanan hristiyan ve ilk şehit olması nedeniyle yasin süresinde adı geçer.kıyametten kırk yıl önce batacağı söylenir . büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve defalarca batmıştır.birinci derece deprem kuşağındadır. yer altından hala romalılara ait mezarlar mozaikler çıkmaktadır.dünyanın ikinci büyük mozaik müzesine sahiptir.saint pierre kilisesi hristiyanlar için hac yeridir ve bilinen ilk kilisedir.bu bölge mistiktir , tuhaftır ,geçmişi kurcalanılasıdır. mitolojideki defne ve apollo macerası da bu bölgedeki harbiyede geçer .hani apollo defneye aşık olur defne onu istemez ve kaçarken yere kök salar ,güzel kokulu bir bitki olur ve bu bitkinin har adı verilen meyvesinden yine bu yöreye ait meşhur harlı sabunlar üretilir. *
hatayın diğer adıdır. ortasından asi nehri geçer. ve antakyanın maddi dağılımını belirler sanki bu nehir.çünkü nehirin bir tarafındaki evler olağanüstü lüksken, diğer taraftaki evlerde gecekondudan ibarettir.
ulan hiç mi karışmaz birbirine diye dikkatlice baktığınızda hiç karışmadığını gördüğünüz zaman şaşkınlığınızı bir kat daha artıracak şehirdir.
askerlikten dolayı istemeden kaldığım ve en boktan 15 ayımı geçirdiğim yerdir ayrıca.
farklı dil,din,mezhepten insanların huzur içinde yaşadığı güzel,tarihi kent.M.Ö 300'de büyük iskender'in komutanlarından seleucos babası Antioch'un ismini vererek şehri kurdu.Şehir uzun süre roma'nın ve daha sonra bizans'ın egemenliğinde kaldı.Roma imparatorluğunun zirvede olduğu dönemde Roma ve iskenderiyenin ardından en gelişmiş 3. kentti.Romanın çöküşü ve art arda gelen büyük depremlerle şehir eski ihtişamını kaybetti. 638'de Araplar şehri ele geçirdi.965'te tekrar bizans egemenliğine girdi.1085'te Kutalmışoğlu Süleyman Antakya'yı fethettiyse de egemenlikleri uzun sürmedi.Haçlılar 1097'de şehre girdi.Uzun bir süre haçlılar hakimiyetinde kaldı.1267'de baybars'ın fethiyle memluk ve 1516'da yavuz sultan selimin mısır seferiyle osmanlı egemenliğine girdi.Birinci dünya savaşının ardından fransızlar şehri işgal etti.2 eylül 1938'de 10 ay sürecek Hatay devleti kuruldu.23 temmuz 1939'da ise Hatay ilinin merkezi olarak anavatana katıldı.
hristyanlığın bilinen ilk kilisesi olan st.pierre kilisesi burdadır .. yanılmıyorsam 1964 te vatikan burayı hacc mekanı seçmiştir hristyanlar için..o açıdan önemli bi kenttir ..
Hoş görü şehridir. Yemekleriyle meşhurdur. Antakyalılar Antakya dışında yemek yemekte zorlanır. Bu şehrin dışarıda okuyan öğrencileri için kalıplaşmış bi laf vardır : Koliyle beslenirler koloni halinde dolaşırlar.
