politik bir sorudur. ben küçükken hangisi daha çok harçlık veriyorsa onu daha çok severdim. şimdi harçlık vermedikleri için net söylüyorum annemdir.
bilirim ki ağlarsa benim için bir tek o ağlar, bilirim ki ana gibi yar olmaz.
babam pes edebilir ama annem asla etmez, annem aç kalır bana mısın demez.
o kadar çok sebep var ki anneyi daha çok sevmek için...
nifak tohumunun yetiştiği cümledir. hani ilkokulda pamukta fasülye yetiştirirdik ya heh bu da onun gibidir.
bu soruyu soran nifak tohumunu itinayla cümlenin arasına eker ve çocuk tarafından çimlendirilmesini bekler.
ama birini söylemen lazım tarzında sıkıştırılırsa muhtemelen cocuğun aglamasiyla sonuÇlanacak hadise, ne biliyim ben ağlardim yani hep bu sorunun sonunda
bir yetişkinin bunu bir çocuğa sorup zorla cevap almaya çalışması korkunçtur. bir de aldığı cevapla çocuğu tehdit edenler de vardır.
-anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı?
+ikisini de eşit seviyorum.
-hiç olur mu öyle şey illa ki birini daha fazla seviyorsun çocuğum hadi itiraf et.
+ya ama bilemedim ki şimdi.
-hadi hadi çekinme söyle bakalım.
+tamam. annemi daha çok seviyorum.
-seni babana söyleyeceğim, demek onu sevmiyorsun öyle mi?
+ya ama be.. ben.
-sus bakayım. ben anladım anlayacağımı hemen şimdi gidip babana söylüyorum seni.
çocuğun psikolojisini bozmaya yönelik bir sorudur. bu soruyu soranlara sırf kıllık olsun diye onların istemediği türden cevaplardım. anne tarafından bir akraba soruyorsa inadına hep "baba" cevabını seçerdim. baba tarafından olan akrabalardan biri soruncada "anne" derdim. anneme "babam"; babama da "annem" derdim. sırf sorudan nefret ettiğim için. eğer ikisi birden karşıma geçip sorunca da "ikinizi de sevmiyorum" diyip soruya konra bir cevap vererek onları düşünceye sevk ederdim.