Mersinin en uzak ve antalyanın dibindeki ilçesi. Neden antalyaya değilde Mersine bağlı olduğu ise başlıca muamma ve tartışma konusudur. Mersin merkezine uzaklığı yaklaşık 6 - 7 saatlik bir yol ve yaklaşık 300 kilometre civarıdır.
bir yer düşün ki her yere çok uzak. il merkezine beş saat uzaklıkta ilçe mi olur allasen? allah'ın unuttuğu yerde, en güneyde bulunan mini mi mini şirin mi şirin tam bir sahil kasabası. kışları oldukça zevksiz, tatsız, kimsesiz geçer. yazları ise o tertemiz akdeniz'in serin sularında bol kahkahalı turist ya da yerli gruplara rastlamak mümkün.
yerli halkı pek misafirperver. öyle ki şehir dışı misafirlerini en az bir kasa muz ile yolcu etmek farzdır. fakat pek dedikoducu pek bağnaz halkın büyük bir kesimi. geri kalan kesim ise: (bkz: elitist takılan dedikodu uzmanı mahalle kadını)
sahillerde minik minik carettalara rastlama şansınız çok yüksek. gece yumurtlamalarına dahi şahit olabilirsiniz.
mersinin il merkezine en uzak ilçesidir (220 km). muzu ile ünlüdür ayrıca mamure kaleside görülmeye değerdir. sağlam bir mideye sahipseniz anamur ile taşucu arasında arabayla seyahat ettiğinizde muhteşem koylar ve temiz masmavi bir deniz görürsünüz.
Tinder'da yakın 40 km içinde bile 'there is no one new around you' uyarısı aldığım, distance'ı artırınca ise rum kesiminden insanların çıktığı, il merkezine yaklaşık 220 km mesafedeki +60bin nüfuslu mersinin tarsus ve silifke'den sonraki 3.büyük ilçesi.
gidene kadar saatlerce feci şekilde kusturan virajlardan geçilmesi gereken, eğer virajlara dayanılabilirse cehennem sıcağına dayanılması gereken muz bölgesi. yıllarca yazları burada geçirdim. aslında belediye gerektiği kadar turistik tesis açıp bakım yapsa alanyadan daha yüksek bir turizm potansiyeline ve şahane bir denize sahip bir yazlık beldesi.
anamurlular mersinle kendilerini bağdaştıramazlar. anamurda doğan anamurludur, mersinli değil. insanların çoğu esmerdir, iyi kalplidir, fazlasıyla saftır lakin yabancılara karşı çekimserlerdir. şöyle bir etrafınıza baktığınızda her yer van gogh tablosu gibi görünebilir, sarı-sıcak-tozlu, bahçeleri ile uğraşan yaşlı kimseler de bu sözümü doğrular.
Yaşlıdır şehir çünkü çocukları belki çalışkanlıktan belki de yapacak daha eğlenceli bir işlerinin olmamasından dolayı çoğu iyi üniversiteleri kazanır gurbete gider. Olanlar da okulların çıkış saatlerinde bir anda görünüp kaybolurlar, gerçekten tuhaf.
güneşi, tüm şehri kat eden sulama kanalları, kanallarda geceleri hiç susmayan kurbağaları, gündüzleri ağustos böceklerini, her mahallede bahçede gözleme pişiren teyzeleri... özlenir.