sadece 1 kanalın tam anlamıyla doğru olacak şekilde ana haber bülteni sunduğunu söyleyebiliriz. neden mi ? ana haber demek yurttan ve dünyadan gün içerisinde veya halen gündemde olan süreçlerden bahsetmek ama mümkün olduğunca büyük bir kitleyi ilgilendiren mesela şu an için cemal kaşıkçı meselesi, brunson olayı, milli maçlar, enflasyon, dolar, türkiye'nin fakirleşmesi, açıkça ihalesiz et getirilmesini itiraf eden bakanın olması ve çeşitli yolsuzluklar bu tür ana haberlerde işinden gücünden yorgun halde eve dönüp acaba noluyor diyerek tv karşısına geçmiş insanların bu tür şeylerle bilgilendirilmesi gerekir bunu tam anlamıyla yapan tek bir kanal var o da fox. bunun yanından yemişi de star. onun dışında biri birini kesiyor, öldürüyor, kaza, soygun gibi aynı matematik problemlerinin farklı rakamlarla tekrar tekrar sorulması gibi bayat haberler her gün ekranlarınızın içerisinde. bence bu ana haber lanetine bir son verilmeli.
Git gide içeriklerin boşaldığı, sırf manken gibi oldukları için insanları ekrana bağlayacağı düşüncesiyle kamera karşısına geçen ancak okuduğu içeriklerden bihaber erkeklerin, kadınların kol gezdiği bir program çeşidi.
Türkiye'de karşılığı sadece ve sadece siyasilerin konuşması ile bağlantılıdır. He bir de aşırı tepki görecek güncel haberlere deginirler.
Demem o ki; 1 saatlik yayının 45 50 dakikası RTE ve akepe, 5 dk diğer siyasiler 45 saniye şehit ve askeri haberler ve kapanış acinacak halimize güldüren haberler.
direkt küfür edilmemesi ama eleştirilmesi gereken bülten bozuntusu sıçmıklardır türkiye'de.
not: entry'i kişisel çevremden ve kendimden yola çıkarak yazdım, sonuçta nick benim entry benim. kısacası benim gözlemim.
öncelikle çocuk, kadın, erkek ve genç açısından ciddi değerlendirilmesine acilen ihtiyaç vardır zanımca. nedeni çok açıktır halkımızın (tüm kesimlerin) en az %70'i tarafından izlenmektedir. http://www.canlitv.com/rating/ şuradan bir toplama hesabıyla ulaşılabilir. (burada arka sokak tekrarı izleyen çaresiz kitleyi pepe izlemeye davet ediyorum, yeter ulan)
%70'lik bir halka yani türkiye'nin geleceği ve şimdisi olan kesime ne katıyor diye deşersek ucundan. yandaşlık artık zerre umrumda değil, bu dünyada televizyondan zaten gerçek bir bilgi öğrenmeyi bekleyemezsin. benim deşeceğim konu bunu her gün bir saat insanın ne hale geldiği.
bir çocuklar için; çocukken hüseyin üzmez'in tecavüz ettiği bir kız vardı, benimle aynı yaştaydık. bu haberi izledikten sonra o kadar korkmuş ve ağlamıştım ki. gece gündüz beddua etmiştim. ve o andan itibaren aklıma bir şüphe olarak yerleşti tecavüz ve hukukun fahişe olduğu gerçeği.
belki de zihnime bilime, şiire, yaşamaya, fiziğe, kitaba, kadına, erkeğe dair şeylerin yerleşmesi gerekirken acı gerçekler olarak tecavüz, aldatma, magazin, intihar, dayak, kavga, maganda, terör,.. bunlar yerleşti. bunlar üzerine roman bile yazılabilir biraz zorlasam o derece ayrıntılıydı, bir genç kız olan münevver ve daha niceleri.
bi haber bülteni bana cern diye bir projeden bahsedebilirdi ya da tiyatrodan ya da
futbol oynayan bir kız çocuğundan. herhangi bir şey olabilirdi. ya da boktan bir bina yapan müteahhidin yanına iyi bir mimarı ekleyebilirdiler.
belki dünya insanlar yüzünden parlak bir gezegen değil ama bir çocuk olarak, genç olarak, kadın olarak, erkek içimdeki parlaklığı dünyaya yayabileceğim inancını almamalıydılar.
belki çocuklar daha kolay etkileniyor ama böyle sapık ve sadist şeylerin herkesin izlediği bir yerde olduğu durumda evimize davet ettiğimiz bu enkırman zırtoları akıl hastahanesine kalifiye eleman olarak hepimizi yetiştirdiler, yetiştiriyolar. ülkecenek kafayı neden yedik diye düşünmeye hiç lüzum yok artık.
not: bir ara şey stratejileri vardı: haftasonuna cinayetli, kanlı, uyuşturuculu haber fazla koymayalım onun yerine bahar geldi, turşu nasıl yapılır tarzı dinlendirici haberler koyalım, millet dinlensin diye. sanırsam ondanda vazgeçtiler mübarekler artık gece yataktan kaldırıp cinayet haberi verecekler detaylı, capsli.
eskiden haberler ana haber bültenlerinde izlenirdi. oturup haberlerin başlayacağı saati beklerdik ve o saatte haberleri izlemekten başka şey yapılmazdı. ama sonra haber kanalları türedi bir bir, saat başı bültenleri olmaya başladı, internet gelişti isteyen istediği zaman istediği haberi okuyup isterse de yorumlayabiliyordu.
dolayısıyla haber bültenlerinin eskisi kadar değeri yok artık.
yıllar içinde dandik mi dandik, adi mi adi bir hal almıştır bu haber bültenleri.
böyle vıcık vıcık, kalitesiz iğrenç şeyler haline gelmişlerdir. bir de utanmadan "haber" derler bu abidik gubidik şeylere, bir de utanmadan bir enchorman'i olur bu programımsı şeyin.
mesela, eşşek kadar büyüklükteki yazıda seyirciye el sallayan, göz zevkini bozan, hatta sinirini bozan imla hataları mı dersin, bir ilkokul çocuğunun bile üstesinden gelebileceği anlatım bozuklukları mı dersin, harf oyunlarıyla ilginç olduğu zannedilen, iğrenç haber başlıkları mı dersin.
torlasan toplasan, adam gibi, haber değeri taşıyan konulardan çıkartabileceğin yayın süresi 15-20 dk arası.
ama yok, saatlerce haber(!) veriliyor. bir de araya reklam falan sokuluyor. rezillik rezillik üstüne.
ya da youtube'da çok izlenilen bir video - şirin köpek, bebiş, komik kedicikler, cici civcivler, müthiş çocuklar - dahi haber niyetine veriliyor. yakında sözlükten en beğenilen entry'lere yer vermeliler bence. sözlüğün neyi eksik? o da çıksın ana habere.
mesela bugün show tv ana haber'de rastladığım o müthiş ve mutlaka prime time'a taşınması gereken haber şöyleydi;
muhabir kaplıcalara gitmiş, hamamda çekim yapmış dedelerle -hayır lan, o dedeler değil. bildiğin dede işte yanlış anlama-. haber bu. böyle yaşlı yaşlı adamlar hamamda suların içinde, göbek taşının üstünde, keselenirken, yıkanırken, hamam sonrası mayışırken falan... muhaberi de muhabir hani, işini o kadar iyi yapıyor ki, kendisi de girmiş hamama, kameramanını da sokmuş. böyle bizzat yaşayarak bildiriyor seyirciye. vay anasını ya!
bu muhabir şimdi haber yapmış, çalışmış mı oluyor? hamamda geçirdiği dakikalar ve dedelerle yaptığı neyi amaçladığı çözülemeyen röportajımsı şeyler haber mi? bu adam gazeteci mi? dedelerin hamam sefası bir haber mi?
bir de o bahsettiğim muhabirin haber bülteninde özel bir bölümü varmış, adı da dizi haber.
dizi haber ne lan?!
zaten ana haber bültenlerini sikimsonik isimler vererek 5-10 parçaya bölerek iş yaptıklarını zannedenlere de hastayım.
muhteşemler gerçekten, inanılmazlar, dahiyaneler.
bok haber, ot haber, zart haber, zurt haber... yaptığın habere sokayım senin ben.
ramazan dolayısıyla yine saçmalayama başlamış bültenlerdir.
göz damlası orucu bozarmı
uzmanlar ne yenmesini tavsiye ediyor
bilmem nereli 100 yaşındaki mahya ustasının acı hikayesi
sıcaklarda oruç tutacaklara tavsiyeler
hayır anlamıyorum büyük kısmı müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz bunlar bize dini en baştan saçma örneklerle öğretmeye çalışıyorlar. hepsi çok zeki biz izleyenler aptalız ya.
(bkz: iyi akşamlar türkiye)
(bkz: her nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsan)
(bkz: bsg)
televizyonun en ciddi izlendiği anlardır. ses yapanlar susmaları için ikaz edilir. genellikle yemek saatleri ana haber bülteniyle çakışır. çatal bıçak sesleri eşliğinde izlenir. haberine göre aile bireylerinden alınan tepkiler sırasıyla şöyledir.
baba: senin allah belanı versin.
anne:gebermedi gitti bu.
ben:patronu konuşturuyo bunu.
baba:yemek ye konuşma olum.
memurların, emeklilerin, işçilerin neredeyse hiç kaçırmadan izlemeye çalıştıkları yayınlardır. iyi bir haber duymak için izlerler ama nafiledir. iyi olanı güzel olanı haber yapmazlar.
gerilim dozu açısından en afilli hollywood yapımıyla her kulvarda yarışabilecek tv programları.
şahsen ben izleyemiyorum. itiraf ediyorum çok korkuyorum. bütün geceyi tüylerim diken diken, nabzım tavan yapmış şekilde geçirmek istemiyorum. requiem for a dream filminin müziği altında verilen her haber ürkütüyo beni. yasaklara karşıyım esasında ama valla yasaklasınlar şu müziğin haber bültenlerinde kullanılmasını. hadi akşam saat 7 ev kalabalık; anneye yakın oturunca etkiyi absorbe edebiliyo insan bi şekilde. ama o gece tekrarları yok mu? allahınızdan bulun emi...
Ülkemizde kanayan bir yaradır. Erdinç Dinçer ve Nedim Doğan gibi sanatçılarımızın vefatını bir cümle kelam bile etmeden geçerken, AĞACA asılacak adamları çıkarırlar haber bültenlerine; aklı fikri olana yer yoktur ana haber bülteninde en azından ülkemde anasıda babasıda aynı bok olandır, ana haber bülteni.
ülkemizde gittikçe "az sonra"laşan, birkaç kanal dışında adam akıllı izleyemeyip sinir olduğumuz yurttan ve dünyadan -tv kanallarının %90ında haber değeri taşımayan- haberlerin enkırmenlerce sunulduğu program
içeriğindeki magazin haberlerinin çokluğundan ötürü artık ana haber özelliğini yitirmiş olan haber bültenidir. Tabi lafımız cnn türk, ntv gibi kanallara değil.
seviyesiz insanların birbirlerine karşı sarfettiği seviyesiz cümlelerle başlayan ve muz cumhuriyetinde yaşayan manken, şarkıcı, oyuncu veya futbolcuların tamamen kişisel yaşamlarından anlam dolu dakikalarla sonlanan programlardır.
artık bir saat süren ama sürmeyen ve kim kimin eline vermiş, şok şok bilmemnenin poposu gözükmüş, onun çocuğu varmış ama bakireymiş gibi magazin haline dönüşen zımbırtı.içi boş ve haberle alakası olmayan bültenlerdir.