içinde dincisinin de, fethullahçısının da, ümmetçisinin de, kürtçüsünün de hiçbir ideolojisiye sahip olmayıp arka yapmak için girenin de bulunduğu, ama tek bir akllı adamın ya da doğru dürüst milliyetçinin bulunmadığı güruh. iplerinin elinde olduğu kişiler dönemden döneme değişir.
neyi savunduğundan bile haberi olmayan bir avuç çapulcu ve onların üzerinden beslenen reislerinden mütevellit örgütümsü çay ocağı. yapabildiği tek çağrışım:
reis dedikleri bilgiden de fikirden de yoksun takım elbiseli tiplerin ağzından çıkan bir lafla provake olabilen bir grup. belediyeden çıkarılmalarını protesto eden küçük bir işçi grubunu allahüekber naralarıyla linç etmeye ne denir?
temel referansı islam olan milliyetçilerin,ebedi nizam ı alemcilerin ocağıdır...bilgili,zeki,çevik ve ahlaklı mensupları olduğu gibi...niye nizam ı alemci olduğunun bilincine varamamış mensuplarıda vardır...ama her nasıl olursa olsun...hepsi anadolu çocuğudur...ve bir ölçüde türkiyenin dini ve milli kimliğinin teminatı olan oluşumlardandır...
topkapı sarayı hadisesindeki haklı ve yerinde tepkilerini geçenlerde yine takdir ettim. bir vesile ile mini topkapı ziyareti esnasında turistlerin kahkahalarla alkol içtikleri kutsal mekanda gözler mustafa kayatuzu ve ekibini aradı; lakin ortada güvenlik görevlileri dahi yoktu, kapıdaki jandarma ise görev alanları dışında olduğunu söyledi.
milli ve manevi değrlerimizi korumak uğruna, bu tip tepkilerimizi esirgemeyelim.
chp'li karşıyaka belediyesi'nin işten attığı işçilere saldıran faşist güruhtur. işçiler, deniz baykal ile görüşmek için ankara'ya kadar gerçekleştirdikleri yürüyüşün sonucu deniz baykal'ın randevu vermemesi üzerine görüşememişlerdir. bunun üzerine abdi ipekçi parkı'nda bekleyişe geçen işçilere 400 kişilik alperen grubu polisin nezaretinde saldırmıştır.
yaptıkları saçma eylemlerle kendi ismimden nefret etmeme neden olan; olaylara derinlemesine değil, düz mantık bi düşünce tavrıyla bakan ve malesef çoğunlukla at gözlüklü gençlerimizin bulunduğu bbp'ye bağlı birimdir..
din, diyanetle samimi şekilde ilgisi olduğuna inandığım ülkücü ocaklarıdır. Bu tür sert oluşumları sevmesem de malum kofti milliyetçi ocaklara göre bir adım öndedir.
ne olursa olsun, ne denilirse denilsin,
herkesin onları unuttuğu bir anda idil biret olayı ile çıkış yapıp ülke gündemine oturmuş topluluktur.
hatta o kadar ki teke tek'de fatih altaylı ile özel bir program yapma fırsatını da ele geçirmişlerdir.
gazeteler onlardan bahsetmiştir öyle ya da böyle onlar gibi düşünenleri kendi taraflarına toplamışlardır.
kısacası idil biret onlara yaramıştır.
uluslararası saraylarda yapılan uygulamaları bilmeden "kutsal mekanda şarap içirtmeyiz" diye tükürük saça saça bağırıp çağırdılar
mesela ingiltere'de kraliçe'nin sarayında içkili davet verilir bizzat kraliçe verir bu daveti
yok, sanki 'emanet'lere şarap dökülüyormuş gibi mızıldadı dışarıda toplanan kalabalık.
*
üstelik dönekler de
olaydan bir gün sonra "bakan ayıp etti " dediler. "idil biret'ten özür dilememize gerek yok, özür dilencek bir şey yapmadık." da dediler
bu sözlerden bir gün sonra idil biret'in kapısında bir buket çiçekle göründüler:
"özür dileriz!"
*
bir grup var, buna adına alperen diyenler ve diğer bütün ülkücü milliyetçiler de dahil, ülke kurtarıyorlar(!), masa başında 24 saatte atinaya bayrak dikip, dünya imparatoru türkiye diye bağıra bağıra kendilerinden geçiyorlar
sonra bu coşkuyla kendilerini topkapı sarayı'nın kapısında buluyorlar
neden?
bilmiyorlar da
başlarında bir başkan, "höyt" diyor oturuyorlar, "zınk" diyor kalkıyorlar
küçük atatürklerin hakkında yorum yaptığı oluşum. atatürk dirilmeyeceğine göre böyle saçma muhabbetlerle ne meşrulaştırılmaya çalışılıyor merak ediyoruz.
ülkü ocaklarının büyük kısmının devlet bahçeli tarafından tasfiyesi sonucunda boşta kalan çoğu ülkücü milisin tercih edip eski günlerini yad ettiğini düşündüğüm islamofaşist mücahidler birliği.