övülmek ve bilinmek istemesindendir diyen ilahiyatçılar var bu ülkede hem de bunlar prof.
tanrıları bile insan gibi.
aklı başında hiçbir tanrı, insanı dünyaya salıp sonra bir kısmını cennete bir kısmını da cehenneme postalamak için yaratmamalı diye düşünüyorum. hele ki övülmek, birilerinin onu tanıması, secde etmesi için hiç yaratmamalı... mantıklı değil çünkü.
geçmiş zaman, tanrı yalnızlığı adında bir şiir yazmıştım. o yaşlar için sağlam bir şiirdi doğrusu. tanrı kendi varlığında anlam bulamayıp ya da kendinle yetinemeyip birilerinin ondan haberdar olmasını isteyecek kadar aciz miymiş? eksik mi hissetmiş kendini? vay vay vay... üzüldüm doğrusu...
bu kadar tepede, tek ve yalnız olmak ne üzücü. bu hali için kime kızmalı? kimi suçlamalı? onun suçlayacağı kimse de yok. kendini tanrı olarak bulmuş bir kere...
genelde islamistler bilinmek istemesi diye diyor fakat bu da saçma. sonuçta tanrı bilinmeyi neden ister? hadi istedi o zaman niye kendini sır gibi saklayıp hadi bakalım beni bilin diye ara ara peygamber gönderir?
veya ortaya net kanıt sunmayıp neden inanmazsan cehenneme atarım der?
tanrının bence kafası güzel ha.
ayrıca tanrı bir şeye ihtiyaç duymayacağı için bilinmek istemesi de saçma. tanrı bir şey isteyemez çünkü istek zaten altında ihtiyaç barındırır.
teoloji okulu kurup seksle tanrıya ulaşmayı düşünüyorum evet. ulaşınca ona soracağım. size sonra yazarım.
semavi dinlere göre; kendisine kulluk etmesi için. ama ne akla ne gönle uygundur bu. doğru yanıtı tasavvuf vermiştir zaten. ''kendini görmek için'' ''ene'l-hakk'' tasavvufa aykırı gitmek, epten aykırı gitmektir be ya, diyoruz ve konuyu bağlıyoruz.
peşin edit: konuyu din başlığı altında uzunca yazıcaz, şimdilik bu kadar.
Ey Ademoğlu! Ben sizinle (yanlızlıktan) kurtulup çoğunluğa sahip olayım diye sizi yaratmadım. Yanlızlık hissine kapılıp da sizinle ünsüyet bulayım diye de yaratmadım.
Aciz kaldığım bir işe karşı sizden yardım alayım diye de yaratmadım. Bir menfaat celbetmek yahut bir zararı defetmek için de yaratmadım.
Ben sizi ancak Bana uzunca ibadet edesiniz,Bana çokça şükredesiniz ve sabah akşam Beni tesbih edesiniz diye halk ettim.
Ey Ademoğlu! Sizin öncekileriniz ve sonrakileriniz,insanlarınız ve cinleriniz,küçükleriniz ve büyükleriniz,hürleriniz ve köleleriniz Bana ibadet üzere birleşseler,bu Benim mülkümde bir zerre ağırlığınca artış sağlamaz.
Gayret eden ancak kendi karı için sa'yetmiş olur. Şüphesiz ki Allah elbette alemlerden hiçbirine ihtiyacı olmayan bir Zat'tır.
Ey Ademoğlu! sen eziyet ettiğin gibi sanada eziyet edilecektir. Sen nasıl yaparsan, sana da öyle yapılacaktır.
allah'ın, insanlar gibi bir kısım nedenlere muhtaç tasavvur edilmesinin neticesi ifade. tıpkı mekandan ve zamandan öte oluşunun idrak edilemeyişi gibi.
bu soruyu sorduğunuzda aldığınız cevap genelde bellidir.
"o'na kulluk etmemiz için yarattı"
bence yanlış. bizim kulluk etmemize ihtiyacı mı var? başka bir sebebi olmalı kesin. belki de bir heykeltraş'ın ıssız adaya düştüğü zaman heykel yapması gibi de olabilir. adam yalnız olduğu için sıkıntıdan sadece sanatını icra ediyor mesela. böyle de olabilir. ama yanıtını asla bilemeyeceğimiz bir sorudur bu.
"ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım!"
kul olmak için, tapmamız için. demek ki allah'ın tapılmaya ihtiyacı varmış; o da bizi yaratmış. daha fazlasını yazmayacağım zira bir kısırdöngü sonrası inkar başlar. en iyisi ne biliyorsan o!