belki de halkının büyük bir çoğunluğu müslümanlardan oluşan bir millet için laik düzen şart değildir hadi şart oldu diyelim laik düzenin tanımı inançları kısıtlamak, hatta itibarsızlaştırmaya çalışmak değildir. bundan önceki devlette, kafirler için ayrı yasama ve yargılama organları bulunduğunu biliyoruz değil mi?
allah'ın arkasında saklanıp dünyevi nimetlerden faydalanmayanlardır.
toplumlar sürekli değişirler. ona göre ihtiyaçları da değişir. değişmez kalıplar toplumsal güçlere dar gelir ve rönesans olayında da görüldüğü üzere üzerlerindeki dar elbiseyi yırtıp içinden çıkarlar ve aklın ve bilimin rehberliğinde, değişmez sandıkları kurallara sarılıp yerinde sayanların analarını bellerler.