şimdi birisi "yemişim allaanı" dese herkesin oturup iki dakika düşünmesini gerektiren kakaolu kek. ayrıca allahını seversen bi' dilim ye dediğinizde de kimse sizi geri çevirmeyecektir. "allaaaah, kek mi yaptın anne?" vb. gibi uzayıp gider bu.
gayet açık okunuyor işte allah lafzı,haberde ailenin fotoğrafı olmasaydı böyle atıp tutulmayacaktı, aslında kekten çok muhafazakâr aile tablosundan rahatsız olunduğu aşikâr.
kek de allah lafzı görülmesine şaşıranlar buralarda öyle demiyormuş
Acaba kekin içinde Allah yoktur yazsa yine anlam çıkarılıp çıkarılmayacağını düşündüren kektir. millet artık herşeyden bir anlam çıkarmaya çalışıyor çok ilginç ya.
soldaki dilimin içindede karşılıklı konuşan uzun boylu ,uzun kabarık etekli 1 bayan ile uzun boylu, şapkalı ve agesif 1 erkek silüeti bulunan kekin bulunduğu tabağın sağındaki kektir.
kadının başı öne eğiktir. günahkardır. 3 vakte kadar allah tan belasını bulacaktır. *
allah'ı arayan ateistlerin (!) uzağa gitmesine gerek yok. bir topkek bile yeter arkadaşlar. ayrıca kekin dindar bir aileye gitmesi de manidardır. içindeki çikolata kaplamanın allah yazması da bir ilginç olmuş.
en çok koptuğum yer şu haberin, " allah kısmını ayıran aile, geri kalan kısmı çayla birlikte yedi."
haberin tamamı için: http://www.ilgazetesi.com...llah-yazisi-cikti/064860/
ayrıca;
(bkz: akıl fikir)
(bkz: gerçek zaytung haberleri)
not : hala gülüyorum sebepsiz amk. tinercilere okutun da boşuna zehirlemesinler kendilerini.
böyle şeylere inanmak nedir be? ulan bende çıkıp allah yazan kalem diye gazeteleri arayacağım. sonra kalemi alıp allah yazacağım. ne biçim adamsınız arkadaş. inançlı olmak bu mudur ya? allah allah.
gazetecilik okuyan arkadaşlarım bilir.köpek insanı ısırırsa haber değeri yoktur ama insan köpeği ısırırsa haber değeri olabilir, neden gayet açık olmasıyla birlikte haber değer kavramı türkiye şartlarında böyle enteresan bilgi ve içerikleri bünyesinde değerlendirilebilir.o yüzden normal karşılayalım.gazetecilik böyle bir şey oldu bizim ülkemizde.
dip not:gazetecilik mezunuyum gazetecilik yapmadım yapmayı da düşünmüyorum