kafası güzelmiş herhalde, demiş ki önce iki tane insan yaratayım, sonra bunlar çoğalsınlar.
bir de cennetle cehennem diye iki ayrı mekan tasarlamış. demiş ki yarattığım insanlardan
kim benim dediklerimi yaparsa onları cennete koyacam sonsuza kadar keyif sürecekler,
benim dediklerimi yapmayanları da cehenneme koycam orda sonsuza kadar ateşlerde yanacaklar.
buraya kadar tamam, hani dersiniz ki çok canı sıkılmıştır, meşkale olsun diye yapmıştır.
ama sonra da çıkmış demiş ki zatı muhterem, ben mükemmelim işte sizin her hareketinizi bilirim.
geleceğiniz ve başınıza gelecekler benim elimde falan filan. bir sürü saçmalık işte.
edit: ona kulluk etmemiz için, işte ona tapmamız için yarattı deniyor. peki sormak gerekmez mi,
arkadaş bu ne bencil ne hastalıklı bir düşüncedir? genel ahlak ilkelerini dikkate alarak bakıldığında
aslında ne kadar itici bir durumdur düşünsenize. örneğin bir insan düşünün ona ömür boyu hizmet etmesi,
ömür boyu onun kölesi olması için çocuk yapıyor. böyle bir davranışı hoş görecek kaç kişi vardır aramızda?
bu davranış neden hoş görülmez? çünkü insanlık belli bir medeniyet düzeyine ulaştığı için kölelik artık
hoşgörülen bir davranış olmaktan ziyade yasaklanmış bir kurumdur.
ama semavi dinlerin yayınlandığı zamanlarda güç ve otoritenin köle edinmesi normal ve hatta gerekli bir
davranış olarak görülürdü. yani köle sahibi olmak herhangi bir ahlaki kriter olarak değerlendirilmezdi,
bu yüzden oluşturulan tanrı profili bencil ve korkunçtur.
Zâriyât Suresi 56. Ayet ve Tefsirinde; Ben, cinleri de, insanları da, yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım yazar. Bu başka bir soru doğurur: Neden insanların,cinlerin ibadetine ihtiyaç duydun;meleklerin ibadeti sana yetmedi mi?
keyfi için. nedeni medeni yok, canı istedi yarattı kardeşim. işine geliyorsa yavrum. hepimiz allah ın kuluyuz oyuncağıyız. ağlasan da zırlasan da hoşnut olmasan da bu böyle canım.
bilgi sahibi olmadan düşünüldüğünde insanı ''kuşku'' ya iten sorudur. öncelikle yapılması gereken iş, bir matematik sorusunu çözmek kitaptan formule bakmak gibi kuran-ı kerim in ''anlaşılarak'' okunmasıdır.
kuran da yazan "allah'a kulluk etsinler" cevabı hiç de tatmin edici bir cevap değil. allahın sırf kendisine kul köle olsunlar, huzurunda günde 5 vakit secdeye yatsınlar diye insanları yaratması en iyi tabiri ile abartılı bir ego tatmini olurdu.
yarattım, onlara kuralları söyledim, sonra da serbest bıraktım bakalım neler yapacaklar diye.. eğer benim dedigimi yaparlarsa onlara ödül, istemediklerimi yaparlarsa diye de ceza vermek amacıyla cennet ve cehennemi yarattım gibi bir söylemde canı sıkılmış olabileceğini gösteriyor. *
ama butun herseyden daha guclu, herseyı yaratabılecek kadar guclu olan allah.. ınsanları ne amacla yaratsın? hadı yarattın bu kadar ufak mahlukların yaptıkları ıle neden ılgılensın. kendı yarattıgın bır seyı, kendı yarattıgın bır ortamda dunyaya getırırken ve ılerıde bu cevre altında neler yapacagını da daha o dogmadan bılırken, onu neden cezalandırır..
bu ve bunun gibi sınırsız sorular. bunların tatmin edici cevaplar bulmak cok zordur..
din öğretmenimizin verdiği cevaba yakın cevap. peşine hocam, ama neden? bir neden yokmu diye ısrar edildiğinde kabul etmişti cevap veremediğini.
ek: allah'ın egosu olmaması gerekiyor. güzelliklerinin görülmesini neden istesin? neden kendine ibadet edilmesini istesin? gibi soruları beraberinde getiren soru.
Öncelikle Allah'ın varlığına inanıyor muyuz diye kendimize sormamız gerekir...
Eğer gerçekten böyle bir inanca sahipsek ve inanıyorsak o zaman soruların cevabı zaten kendiliğinden ortaya çıkıyor...
Ancak böyle bir inanca sahip değilsek bu soruların artık bir anlamı kalmıyor...
Olmayan bir Allah sizin gözünüzde yargılanamaz...
O halde niçin varız sorusunun cevabı sanırım varlığımızın amacını anlayamamaktan geçiyor...
Varlığın amacını sorgulamak ise önce Allah'ın varlığına inanmaktan başlar...
