bugun politik sosyoloji isimli dersinden sınavına girdiğim, iibf nin hint kumasi hocalarından. bide S.S. Öğünün hocasıymış. Hocam öğrencinizle iftihar ediniz. Boynuz Kulağı geçmiş
Politika Dergisi'nin 1 Temmuz 2008 çıkacak olan 5. sayısında röportajı yayınlanacak Uludağ Üniversitesi i.i.B.F Kamu yönetimi bölümü'nde görevli duayen siyaset bilimci
alanının en baba hocalarındandır, tarafsızlığa ve akademik etiğe büyük önem verir, ama en önemlisi alanında profesyonelliği aşmış bir amatör heyecanı her zaman hissedilir, nadir bulunan, eli öpülesi hocalardandır...
söylenene göre bu sene psikoloji (sanırım politik psikoloji) dersi vermek istemesi neticesinde, demokrasi teorileri dersini sertaç serdar'dan almamıza sebebiyet veren büyük hoca.. aynı süleyman seyfi öğün'ün dersleri gibi, kendisinin derslerine de sırf zevk için, olaylara farklı açılardan bakmayı öğrenebilmek için, ufuk genişletmek için girilebilir. son olarak; derslerinin hakkaten de zevkli geçtiğini söylemek boynumuzun borcudur.
Kendileri bugün benimle birlikte bütün amfiyi dumura uğratmış saygıdeğer hocamızdır. Tek soru " Siyaset nedir? " i sorarak, 1. sınıfların "Ay inanmıyorum siyasetin anlamını sormuş ya çok kolaydı! " , biz Süleyman Seyfi Öğün' den kalıp bir umut alttan alan 2. sınıflar ise "Oha bu kadar ucu açık sorulur mu, şok oldum hala elim ayağım titriyor!" tepkilerini alan profesördür. Ama yine de takımım Beşiktaş'ın adı geçince gülümseyen, memleketim Tarsus'un hikayelerini bolca bünyesinde bulundurarak içimi ısıtan, hayranı olduğum insandır. Sıfır alsam da kızamayacağım tekten bir isimdir.
Derse elinde çayıyla girer. 52 doğumlu olmasına rağmen oldukça dinç gösteren, karizmatik hocadır. dersi 40 dk sürer. zira yapacak işleri, girecek dersleri vardır. güleryüzlüdür ve öğrencileri tarafından sevilir. konular hakkında güncel tespitler yaparak öğrenciyi sıkmaz. ali yaşar sarıbay'ın öğrencisi olmak bir ayrıcalıktır. politika dergisinde yayımlanan röportajı için: http://www.politikadergis...li-yasar-saribay-mulakati
uludağ üniversitesinin değeri bilinmeyen hocalarındandır.her derste "ben derslerde,kitaplarda bulamayacağınız konulardan bahsediyorum.benim dersimde kitapları karıştırmayın.derslerimde konuşmayın." dese de çoğu derste öğrenciler bu hareketi yapar ve hocanın keyfi kaçar,dersi o anki sinirli hali ile işleyemeyeceğini anlayınca da dersi bırakıp gider.velhasıl,yaptığı analizler,yazdığı kitap-makaleler ile türkiyenin en önemli siyaset bilimcisi ve siyaset sosyoloğu olmasına rağmen,öğrencilerinin bu durumdan pek de faydalandığı söylenemez.
Bugün saat 10 sularındaki ''politik sosyoloji'' sınavına kabuslu bir gece uykusundan sonra girmiş bulunmaktayım, o kadar da korkunç değilmiş bu hocamdan aldığım 2. ders olmasına rağmen çok şey verip çok zor şeyler istemeyen bir hoca olduğunu öğrenmiş oldum.
1)Otorite ve meşruluk tipleri nelerdir,2)politik sosyolojinin inceleme alanlarını açıklayınız ve 3)Machievelli'nin ''siyasete tekrar dönüş'' kavramıyla ne anlatılmak istenmiştir benzeri, derse bağlı ve kitapta bulunabilecek çalışan insanın yapabileceği türde sorular sormuştur bu politik sosyoloji sınavında.
kişisel bilgiler bölümünde ise şöyle yazmaktdır; felsefe, sosyoloji ve siyaset bilimi öğrencisi.
neden büyük bir akademisyen, büyük bir siyaset bilimci ve felsefeci olduğunu bu cümle açıklıyor olsa gerek.
son ders 4 yıldır ilk defa yoklama aldığını gördüğüm değerli hocamdır.Muazzam bir idealistlik , olanlarlar bahsederken yanında her daim olması gerekenleri de ekler , böylece etliye sütlüye karışmadan objektiflikten şaşmadan dersini anlatır , soruları alayım demeden dersi sonlandırmaz , sormazsanız sınıfın hiç bir şey anlamadığına kanaat getirir ve ayarı yersiniz , soruları seçmeden özensizce sorarsanız bu sınıftaki bir öğrenci böyle bir soru sormamalıydı diyerek gerçekleri yüzüne vurmaktan de çekinmez.
fazla dobradır , fazla özenlidir , ama aslında emeğinin karşılığını almaktan ötesinde gözü yoktur.