Gercekten cok sempatik bir oyuncu,en verimli olabilecegi donemlerde hocalik yerine oyunculuk yapmali bence.
Kendisini elestirenlerin cok buyuk kemal sunal hayrani olduklarini dusunuyorum,ben de oyleyim.Insan kemal sunalin oglundan turk sinemasina damga vuran bir oyuncu bekliyor,sanirim insanlarin kendisini yetersiz bulmalarinin en buyuk nedeni bu.
babasının kemal sunal olmasının meyvesini yiyor mu onu bilmem, hatta babasının gölgesinde kalacağı için yetersiz görülecek olmasını da anlarım, ancak yetersiz bir oyuncu mudur bilemeyiz, çünkü oyunculuk yapmıyor. babasının dahi yapmaya kalkışmadığı hocalık işini yapıyor, kendisine usta, üstad diyenler var. hatta bırakın başkasının dediklerini, kendi de bu havaya çoktan girmiş bile. sahnede masanın kenarına oturup bi bacağı sarkıtıp gözlüğü gözünden burnuna doğru düşürüp oyunculara telkinler, seyircilerle şakalaşmalar falan.
yılmaz erdoğan senelerce önce aynı işi yaparken öyle sahne kenarına masa atmamıştı, seyircilerin olduğu yerden izliyordu ve oradan müdahil oluyor, hatta açık açık eleştiriler yapıyordu hocalık yaptığı oyunculara. ve bu adam gerçekten oyuncular kazandırdı memlekete, bizleri de senelerce güldürdü.
ali sunal kendisinin kötü bir taklidi olmuş, seyirci arasına geçmek yerine sahne kenarına oturmak tercihi de aslında bir çok şeyi açıklıyor, derdi hocalık değil, seyircinin gözünden görüp sahnedeki adama bir şey katmak değil. kendisine sanki teklif götürülürken bi format var, formatta hoca tribi yapan bi adam var, sonra da işte oyuncular falan var demişler, bu da "iyi ben bu tribe kolay girerim zaten soyadım da hazır SUNAL" demiş gibi. kusura bakmasın.
senelerce bu işi yapmış, sahne tozu yutmuş, küçük-büyük işlerde rol almış olabilir. bunları yapan bir çok insan var, hiçbiri kalkıp bize hocalık tribi yapmıyor. yapmaya cüret etmezler çünkü. sormak isterim ali sunal bu cesareti nereden alıyor? biz kendisini modellikten bozma oyuncular kadar bile oyunculuk yaparken görmüş değiliz ki kıyas tutalım. sanat yapmak yerine sektörün canlısı olmayı seçmiş, işin akademisinde gözükse de değil, endüstrisinde yani anlayacağınız. geçiniz.
hocalık yaptığı çok basit bir program olduğundan ve 0-15 yaşa hitap ettiğinden dolayı ciddiye alıp hoca olarak görenlerin zeka seviyesi ali sunal'dan daha düşük olan kişilerin eleştirdiği dandik oyuncu.
babasından dolayı ünlü olmuş olabilir fakat kendini geliştirmiş olduğu çok belli.
konuşmaları durumlara yaklaşımları ve yaklaşma tarzı standart ünlü çocukları gibi değil (bkz: ido tatlıses)
benim diyen bir çok ünlüden daha oturaklı ve efendidir. seviyoruz.
sesi ve mimiklerine bakınca sanki karşınızda kemal sunal varmış gibi hissettiren kemal abi'nin oğlu. ünlü çocuklarına yıllardan beri getirilen bir klişe vardır ya hani işte babası ya da annesi ünlü olmasaydı vasıfsızdı derler. aslında birnevi kıskançlıktır bu. babası kadar olmasa da kendisini başarılı ve mütevazı buluyorum.
Güldür güldür programında sözde hocalık yapan itici kişilik. Kalitesiz esprileriyle babasının yanına dahi yaklaşamaz. Zırt pırt oyun akışını kesip gereksiz muhabbetler dönderiyor. Komiklik anlayışı ise; oyun akışı sırasında biri birine tokat atıyorsa oyunu kesip biraz sesini duyalım tokadın gibi saçma bir durum. Seyircilerle olan diyalogları çok kıt ve küçümser esprilerdir fakat kafası çalışan Seyircilerle girdiği diyaloglarda fena göt edilmişliği vardır.
bu toprağın insanlarının kendisini bir kez bile gülümsetmiş birinin hatırını bir ömür unutmadığının canlı kanı kanıtıdır. kemal sunal bu ülkeyi çok güldürmüştür. onun hatırına bu adama katlanıyor bu millet. hem de onu üzmeden. bu gerçeği yüzüne vurmadan.
Güldür güldür show da skeçlerden önce sorduğu saçma sorularla ve aldığı cevaplara saçma tepkiler vermesiyle özdeşleşmiş oyuncudur. Güldür güldür ekibinin muhtemelen en az iş yapanıdır.
Konuşsunlar diye söz verdiği seyircilerin sözlerini ukalaca, kabaca kesecek kadar saygısız. Geçen gün bir kadınla bildiğiniz alay etti. Kadın kafasına mikrofonu atsın diye bekledim ama daha saygılı çıktı.