Bir arkadaş kendisine symbol bakıyordu, galerilerde. Aylardır ikimizde araç bakıyoruz bu arada. ikimizde borca girmeye değecek temizlikte içimize sinecek araba bulamadık. Muhabbet içinde Uygun yollu temiz Megane, Linea, Fiesta, focus, Civic diyordum. Alfa Romeo hayranı olduğumu da bilir.
Bugün aradı.
Olum sen alfa sevmiyor muydun neden hiç 156 bakmıyorsun diye. Baktığı yerde 33 bin liraya bir 156 varmış.
Piyasa durumuna göre 33 bin gayet makul geldi, gittik bakmaya.
Ama arabanın tipi pek diri gelmedi.
Neyse ustaya götürdük.
Aracın sağlam olan bir annesi kalmış. Annesine kadar ebesi dahil olmak üzere halledilmiş. "Her yerini yaptırsan bile 3 ayda bir sorun verir, elinde kalır, uzak dur" yorumu ile heyecanımız kısa sürdü.
Birkaç Ustadan birden duyduğuma göre ikinci el temiz eski kasa golf, Civic, 156, bora bulması imkansıza yakınmış. Bakacak arkadaşlara duyurulur.
1998 yılında piyasaya sürülmüştür ve bana göre döneminin ilerisinde bir tasarıma sahiptir. 2.0 motora sahip modeliyle araba sürmek bir keyiftir. Gel gör ki bol bol şanzıman arızası verir.
Hakkında çok haksız önyargılar bulunan bu nedenle ikinci elde değerini bulamayan otomobil.
Çok yakması: araç silindir başına 2 buji ile benzini en iyi şekilde yakar yedibin deviri bu sayede rahatça çevirir.lpg ye en başarılı uyum veren motorlardır bunlar aynı zamanda.dünyadaki rüzgar direnci en düşük tasarımlara birine sahip olduğunu söylemeye gerek var mı bilmem.
Ön takım problemi: araç haliyle spor kullanımı destekleyen viraj kabiliyeti çok çok yüksek bir araç olduğu için ön takımı daha çok asfalt yollara uygundur ama arabasını seven ve kollayan bir sürücüye asla problem yaratmaz.
Parça problemi: Alfa Romeo avrupada en çok fazla pazarda satılan markalardan ve 156 bu markanın en yaygın modelidir sadece iç piyasada tofaş/birmot üzerinden değil çok uygun fiyata yurt dışı alışveriş sitelerinden parça temin edilebiliyor.
Arka kapı kolu,ön plaka konumu ,far grubu dikiz aynası grubu gibi bu gün hala taklit edilen ve apaçilerin binlerce lira harcayarak yine de ulaşamadıkları dizayn özellikleri de ilgini çekmiyor olabilir ama bir gün fırsat bulursan bir 156 nın direksiyonun geç ve 3000 devirden sonra değişmeye başlayan o sıradışı motor sesini bir dinle kararını öyle ver bu araba hakkında.
dün trafikte bir tanesini gördüğümde: "ulan, ilk kez 1997 yılında üretilmeye başlanan bir araç için aradan geçen neredeyse 20 yıla yakın süreden sonra bile hala ne kadar hoş bir tasarımı var, bugün bile güncel birçok araçtan daha yakışıklı duruyor meret" düşüncesinin aklımdan geçmesine sebep olan otomobildir.
Turkiyeye kesin donus yapacagim zaman maserati quattroporte alamasam kesinlikle alacagim arabadir. Tercihen siyah renkli olup kirmizi derisi olani alirim. 90 li yillardan 2000 lere gectigimizde uretimi baslayan bu mutesem arabanin tek ve en onem verdigim bittigim ozelligi tasarimidir. 156 tasarim konusunda bir devrimdir. 15.000 tl ye 50.000 liralik arabaya binip "bunun parcasi cok pahalli+cok yakiyo" diyecek adam degilim. Cunku 50.000 e a3 alsam yine parcasi pahalli olacak.
yaklaşık 3 ay önce rüyalarımı gerçekleştiren, araba demeye dilimin varmadığı eşsiz makine.
kırmızı ve siyah renklisi makbuldür genelde. bir de sunroof, deri koltuk ve 2000 motorsa bakmalara, sürmelere doyamazsınız. hayatında tofaş'tan başka arabaya binmeyenlerin genelde bok attıklar arabadır. 2000 motorlusu ve lpg'lisi şehiriçi 0,25 kuruş; sehirdışı 0,20 kuruş yakar. koltuğu sizi kavrar ve bir kere kullanan bir daha başka arabaya binmek istemez.
italyan kesim takım elbisedir ve siyahı makbuldür efendim. Walter de Silva'nın sittin senede bir gelen ilhamla terzi gibi tasarladığı gelmiş geçmiş en yakışıklı makinedir. Ensesi ileri, göbeği geri, kelli felli adamlara bir beden dar gelen; yakışıklı, sportmen bir centilmendir. Biraz da alfa ruhuna sahip olmak gerekir ki sık sık tekrarlayan varyatör sorunu, Ön takım ve süspansiyonların hassasiyeti sizi soğutmasın bu sanat eserinden.
ikinci el değeri en yakın rakibi bmw 3 serisi nin ikinci el değerinin yarısı kadar eden otomobil. ne var ki dizayn,kalite,prestij tartışmasız 3 serisinden geri kalmıyor.
alfa romeo ya bok atan vatandaşların bir kez olsun alfa romeo ya binip o ninni gibi iç okşayan sesini duymalarını tavsiye ederim. kendi otomobillerinden soğuyacaklar.
Alfa 156, 1997 yılı sonunda 1998 model olarak piyasaya çıkmıştır. Değişik tasarımı ve önceki modellere göre yükselen kalitesi ile markanın yeniden dönüşünü sağlamıştır.1998 yılında Avrupa'da yılın otomobili seçilmiştir. 1.6 120 HP,1.8 144 HP, 2.0 155 HP Twin Spark ve 2.5 V6 24V 190 HP benzinli motorlar ile 1.9 JTD ve 2.4 JTD yeni nesil Common-Rail Dizel motorlar ile üretilmiştir.Daha sonra motor gamına 250 HP güç üreten 3.2 V6 24V ve 2.0 JTS ilave edilmiştir.156, 2005 yılında yerini 159'a bırakmıştır.
bok atılmayı asla hak etmeyen bir arabadır.
henüz bir ay önce bir alfa 156 edinmiş bir şahsiyet olarak görüşlerimi beyan ediyorum;
2001 model 1600cc 120hp bir alfa aldım. aracın üzerinde alfanın jt serisi 17 inch jantlar ve en büyüğünden geniş performans lastikleri olmasına rağmen araç sıralı sistem lpg ile 60tl'ye 300 km gibi bir yol yapiyor ve çekiş farkı yok denecek kadar az. işçilik konfor ve donanım süper diyebilirim.
gelelim teknik özelliklere; yol tutuşunu size en kısa yoldan şöyle açıklayayım 130km süratle girdiğiniz bir virajdan girdiğiniz gibi çıkarsınız. palio ile 110 ile girdiğiniz virajdan yan yatarak çıkmanız daha yüksek ihtimal bunu bilesiniz. başka araçlarla kafanız tavana vuracak gibi olurken 156'da en hafif şeklini hissedersiniz tümseklerin. kadran 240tır ve rahat 220yi görür. devir saatini 7000e bile dayarsınız korkmazsanız.
italyan binek arabaların en kralıdır alfa ve 1998 modellerinde bile bugünün 2010 araçlarında olmayan bir görüntü, estetik ve yakışıklılık bulursunuz.
parça vs konusuna gelince;
zeytinoğlu holding distürübütörlüğündeyken alfa romeo, holdingin iflası ve türkiye ayağının sektelemesiyle ciddi anlamda parça ve parça pahalılığı yaşatmıştır kullanıcılarına ama tofaş bünyesine verildiğinden beri, ne parça sorunu ne de pahalı fiyatlar kalmıştır ortada. hatta bugün alfa romeo'nun birçok parçası toyota ve hondadan daha ucuzdur emin olabilirsiniz. watashi wa kira desu'nun dediği gibi adı yeter, alfa romeo.
rahattır alfa, yapıştırdımmı hakkı neyse dibine kadar gider alfa, yakışıklıdır alfa