aldanma çocuksu mahsun yüzüne
mutlaka terkedip gidecek birgün
kanma sever gibi göründüğüne
seni sevmiyorum diyecek birgün
sevmek çok güzel şey aldanmak acı
ruhunu saracak bır derin sancı
o durmayan yolcu sen garip hancı
hesabı vermeden gidecek bir gün
uğruna herşeyini adayacaksın
aşkını ömrünle bir tutacaksın
ne yazık sonunda ağlayacaksın
gururunu yere atacak bir gün
ingilizcesi için:
be careful for her gloomy face
certainly one day she will give up you
dont think seems to like you
one day she will say i dont love you
loving is good, being wrong is painfull
a big pain will surround to your soul
she is non-stop traveller, you are a poor inkeeper
one day she will go away, without pay the toll
you will spend your years for her
you see your life and love like same
what a pitty and unfortunately you will cry
she will throw her pride to the ground * *
(bkz: türkçe şarkıyı ingilizceye çevirmek)
ingilizce versiyonunun kaydı elimdedir, isteyene yollayabilirim. :) o değil de, sözleri çevirenlerden birisi olarak belirtmeliyim ki, çeviri en son saçmalama teknikleri ile, türkçe düşünerek çevrilmiştir. ayrıca orjinalini dinlemediğim müslüm gürses şarkısıdır.
bilenler bilirler o zamanlar şöyle bir oyun vardı. radyoda çıkan şarkılar sırasıyla birine biçilirdi. mesela; bundan sonra ki şarkı seni anlatsın diye. gene bir gün arkadaşlarla oturmuş bu şekilde bir oyuna koyulduk. oyunda sayılmazya hani. etraf kalabalık. sevdigim kızda orada. yarim.sevdigim.
sıra bana gelmişti. diger arkadaşlara abidik gubidik şarkılar çıkmıştı. özcan denizin aslan gibiyim aslan gibi adlı şarkısı falan. banada nah işte bu şarkı çıktı. hemde canseverden. bütün gözler ben ve sevdigime çevrildi. o gayet kendinden emin bir şekilde, hani kızlar kur yaparlarya aynı o şekilde boynunu egip olmaz öyle şey gibin hareketler yapıyordu. gergindim ama sevdigimin o hareketleri beni öyle bir teseli ediyordu ki anlatamam. o esnada sevdigimde aynı bu şarkıda ki gibi mahsun yüzlüydü.......
Aşkını ömrünle bir tutacaksın
sana gelmedigim gün öldügüm gündür gülüm sözünü bile söylemiştim. kenan imirzalıoglunun acı hayat dizisinden araklamıştım bu repligi. ama samimiydim ebazından.
Gururunu yere atacak bir gün
bir tek bu nakarat gerçekleşmedi zanımca. veya gerçekleşmiştir ne bileyim. bir önemide yok aslında. digerlerinin gerçekleşmeyip bunun gerçekleşmesinin. bunu niyemi yazdım? dün akşam tam uykuya dalacakken bu şarkı çalmaya başladı. hemde gene canseverden kalktım bir sigara yaktım. iki saat kendime gelemedim.
bu şarkı bende büyük yaralar açıyor lan. hemde cansever söyledigi zaman. o oyunuda oynamayın çok sakıncalı.
değerli okurlar, öncelikle bir erkek düşünün; sevgilisine tutkuyla aşık bir erkek. daha sonra sevgiliyi düşünün; terkeden sevgiliyi. sizi düşündürerek biraz yordum ama şimdi de bir arkadaş düşünün; erkeğin sığındığı bilmem kaç yıllık bir arkadaş.
kızımız, erkeği terketmiş ve neye uğradığını şaşıran erkek, eski arkadaşına sığınmıştır.
- abi bitti...
- n'oldu olm anlatsana!
- bitti abi işte, terketti.
- hadi yaaa. konuşalım açılırsın ama dur bi müzik açayım...
uzun bir bağlama solodan sonra bir anda odaya hüzünlü bariton bir ses dolar... *
"aldanamaaaa çocuksuuu mahsuuun yüzüneeee, mutlakaaaa... "
- bu ne lan!
- şarkı abi, kafan dağılır, ii olur.
- hasiktr ya! olm mahsus mu yapıosun lan! şerefsiz!
- yav yok valla denk geldi.
- allah sayıyla mı verdi lan sizi bana!!! *
sevmek çok güzel şey, aldanmak acı.
ruhunu saracak bir büyük sancı.
o durmayan yolcu, sen garip hancı,
hesabı vermeden gidecek birgün
Hesabı vermeden gidecek bir gün.