felsefik edebiyat adamı camus ile edebi felsefe adamı sartre'dan yola çıkarak rumuz seçmiş yazar.
yazdıklarında edebiyat mı felsefe mi ağır basacak, göreceğiz.
sözlükteki kirliliği zekice bir yolla protesto ederken inadına sol tarafın anasını ağlatan, iyi yapan, helal olsun denilesi, bunlara müstehak lan devam et arkandayım şeklinde gaz verilesi yazar.
tepkisinde haksız olmamakla birlikte, tepkisini dile getirme yöntemi yanlış olmuştur. kendisine de ifade etmeye çalıştığım gibi; eleştirdiği insanlarla aynı yöntemi kullanmak kendisini haklıyken haksız yapmıştır.
sonuçta; beğenmediği moderasyon tarafından yarım saat içinde çaylak yapılarak, moderasyonun düşünüldüğü kadar derin uykularda olmadığının görülmesine vesile olmuştur.
zevkle okunacakken, ibretle bakılan yazar olmuştur kendisi. yaptığı haklıyken haksız duruma düşürmüş müdür bilemem, lakin insanız hepimiz. hepimizin biraz anarşist tarafı var, kanuni basitliktense anarşist kaliteyi denedi, hukuka yenildi diyelim. küçük bir kardeş olarak iki çift lafım var kendisine:
bilimde ve sanatta kalite toplumda genellilik göstermez asla. ilk insanların çoğu da avlanıp, çoğalıp, uyuyorlardı. aralarından bir kaçı mağara duvarına resim çizdiler. kalite gibi bir şeyin iddiasında olan bizim gibi yazarlar değil bu sözlükte, bütün bir hayatımızda yalnızlığımızı en baştan kabullenmişiz demektir. bu yalnızlık içinde, uzakta sessiz sedasız yaptıklarını görenler tanrı'nın bir hediyesidir. tıpkı bugün senin sartre'a bir hediye olduğun gibi...
bu satırlarda çok özel bir deneyin detaylarını ifşa etmiştim lakin çok özel olan bu albert sartre deneyinin sırlarını yanlışlıkla açıkladığım için silmek zorunda kaldım.
kendisi pek tekin bir insan değil. gözüm de pek tutmadı. dikkatli olmakda fayda görüyorum ben yine de.