"Mantık Sizi A noktasından B noktasına götürür. HAYAL gücü ise her yere" diye çok güzel cümlesi vardır. Herşeyin düz bir mantıkla çözülemeyeceğini, bazen bir şeyi yapmak için önce hayal etmenizi ve başardığınızı görmeniz gerektiğinin önemini vurgulayan bir cümle.
Üst rütbeli bir Mason olduğu söylenir. Almanya'da sorunların yükselmeye başladığı dönemler 1930'lar... Fransa'ya geçer (Üniversite Öğretim Üyesi), Belçika, ingiltere ve oradan da Amerika.
Nuclear Bomb and Massacred People. Hiroşima, Nagazaki...
din, tanrı, ateizm gibi kavramlar üzerine 50. yaş gününde verdiği demeçte şunları söylemiştir;
"Ben bir ateist değilim ve kendime bir panteist de diyebileceğimi düşünmüyorum. ilgili soru bizim kısıtlı akıllarımız için çok geniş. Biz, pek çok değişik dilde kitapla doldurulmuş bir kütüphaneye giren küçük bir çocuğun durumundayız. Çocuk kütüphanedeki kitapları birisinin yazmış olması gerektiğini bilir. Nasıl yazıldıklarını bilmez. Yazıldıkları dilleri anlamaz. Çocuk, kitapların sıralanmasında esrarengiz bir düzen olduğundan şüphe eder, ama ne olduğunu bilmez. Bu durum, bana göre, en zeki insanın bile tanrıya göstereceği yaklaşımdır. Biz, evrenin muhteşem bir şekilde düzenlendiğini ve belirli kanunlara uyduğunu görmekteyiz, ancak bu kanunları çok bulanık bir şekilde anlayabilmekteyiz."
Gösterdiği izafiyet teorisi ve ikizler pardoxu konusunda nasıl bu kadar Kesin bilgiye sahip olduğu konusunda hala şüphe yaşıyorum. Bu adam o zamana göre uzayı dahi görmemiştir. Nasıl oluyorda sadece fizik ile bu denli bir can alıcı teori sunuyor.
Ona göre iki şey sonsuzdur: biri evren diğeri insanların aptallığı...ama birincisindeb pek emin olmadığını söyler... Daha ne desin ki adam çözmüş olayı... Bide üniversite hayatım onun formüllerinden sonuçlara ulaşmaya çalışarak geçti. Pek sevmezdim kendisini o dönemler.
şu fotoğraftaki tipler arasında yüzlerine ve gözlerine bakınca zeki olduğu gerçekten anlaşılan belki de tek kişidir. yani kendisinin ününü bilmesem bu kanıya kolayca varabilirdim sanırım. sanki bu karede ışık gibi parlayan tek kişi kendisi gibi. ayrıca simalar gerçekten değişikmiş sanki o zamanlar. böyle insanlar bir değişikmiş. sanki hala evrimleşme aşamasındalar gibi. bir tek einstein adam akıllı bir simaya sahip. o da oturuştan bozmuş. "ne işim var benim burada" der gibi bir hali var. diğerleri de oradan kurtarmış zaten.
zamanında üniversiteye giriş sınavını kazanamayan dahi bilim insanı. aslında einstein için her şey babasının zamanında ona verdiği bir pusula ile başlayacaktı ve bambaşka bir yola girecekti.
kendisi aynı zamanda eşiyle "benimle ben istemediğim sürece konuşmayacaksın" tarzında bir yazılı anlaşma da yapmış manyağın tekidir.
