eğer çalar saatiniz yada cep telefonunuz yoksa mecburen uygulayacağınız yöntemlerdir. benim favorim yatmadan önce üç bardak su içmektir dört saat sonra kendiliğinden uyanıyorsun.
evinin hemen yanı başındaki okuldan yükselecek olan "Türküm! Doğruyum!" seslerini duyacağını bilmektir. Hafta sonunu hafta içi sanıp, tüm planların da içine sıçabilen durumdur.
masabaşında yada elinizi dışarı uzatabileceğiniz bir yerde yatacaksanız yatmadan önce elinize metal bir levha yada elinize alabileceğiniz metal bir şey alın. insan uykusunu iyice alıp enerjisi yerine geldiğinde gevşemeye başlar ve böylece metal yere düşerek ses çıkarır.
not1: yerde halı olmassa sesi daha iyi duyabilirsiniz.
not2: 'sadece aptallar 8 saat uyur' kitabında benzer şeyler bulabilirsiniz.
ototelkindir, yani kendi kendini koşullama. zaten belli bir süre sonra sabah kalkmakta gecikmenin ne sonuçlar doğuracağını bünye anlıyor ve bu bilinçaltına işliyor. bu nedenle de siz istemeseniz dahi hergün aynı saatte uyanıyorsunuz.
anneye uyandırılmak istendiğiniz saati söylersiniz o, o saatten yarım saat önce uyanıp acaba bu çocuğu nasıl kaldırsam diye düşünür ve söyleyecekleri kelimeleri seçer ve vakti geldiğinde sizi uyandırır. evet, annem beni telefonla uyandırdığında bazen böyle düşünüyorum. sonuçta uyandırma servisinden bir farkı olmalı. *
uyumadan önce uyanacağınız saate odaklanmalısınız. nitekim hafıza uyumadan önce depoladığı bilgileri canlı tutar ve zamanı geldiğinde güçlü bir uyaranla bünyeyi uyarır. mesela uyumadan önce eberlenmiş birşeyi kısa sürede unutmak zordur. benzer çeilde uyanacağı saate odaklanırsa kişi rahatça kalkabilir. denenmiştir, tasdiklidir.
uyumadan önce odaklanmak, babaya beni şu saatte uyandırır mısın diye mesaj atmak*, 2 gün aynı saatte kalkmak ertesi gün o saatte kendiliğinden uyanmak*.
bence yoktur böyle şeyler. şöyle ki ben limitsiz uyurum, hoyratça uyurum ve her şeyden önemlisi telefonumun ve saatimin alarmını kurup ikisini de kapatıp uyurum.