şu an akp iktidardadır, öylede kalmak yolunda çok emin adımlarla ilerlemektedir. neden mi?
mustafa kemal atatürk'ün iktidarlığından sonra ülke gittikçe gerilemeye başlamıştır. faşist hareketler sergileyen ismet inönü mü? turgut özal mı? önünü göremeyen ecevit mi? çiller mi**? hepsinin ülkeye zararları yararlarından çok daha fazladır, evet öyledir.
akp'nin 2002 seçimlerini kazanmasının nice sebeplerinden biride oy verecek başka bir partinin bulunmamasıdır. evet, hepsi vatandaşa gına getirtmiştir. akp'nin dönemine kadar. akp döneminde ekonomi halk tarafında güzel görünmeye başladı, vatandaş parasını az da olsa değerlendirdi. tabii sıcak parayla kısa süreli kontrol ve artan iç borçlar dışında. neyse devam edelim.
şu ana kadar diğer partiler hep demokrasi naraları atmıştır. ama hiçbiri bunu adam gibi sağlayamamıştır ve halk bundan bunalmıştır. ama hala demokrasi naraları atmaya devam ederlerken, akp ekonomi hakkındaki çıkışlarıyla bir bölüm halkın sempatisini kazandı ve hâlâ da kazanmaya devam ediyor.
akp iktidara ilk geldiği seneler halk ekonomide hafif rahatlamalar sezdi. tabii ekonomi uzmanlarını kimse dinlemedi çünkü halkı ilgilendiren cebine giren para, ekmek. sonralarda ekonomide hafif bozulmalar oldu fakat akp yine bu bozulmaları çeşitli örtülerle kapatmayı başardı.
geldik bir sonraki genel seçimlere. bakıyoruz diğer partilere neler var? ip atan mhp mi? chp'yi katmıyorum bile, dtp* vs. halkın tinsikdikleri var, kayıp milyon dolarların sahipleri var. bir yanda da akp var. tabii az da olsa ekonominin halka bakan tarafını düzelten, her tartışmaya ayetlerle giren, dini sorunları çözmeye çalışan akp'yi seçtiler.
şimdi ise akp halkı fakirleştirip, isteklerini yapma yolunda erzak vaad etmektedir*. halkta oyunu bu erzak karşılığında satmaktadır. işte bu yüzdendir, diğer partiler türkiye'yi adam gibi yönetseydi, türkiye'nin sorunu akp olmazdı.
para,odun,kömür,dil,din derken birşeyleri kaçırıyoruz belki,olamaz mı ? akp'ye oy verenlerin çoğunun kırsal kesimde oluşu yada terkedilmiş unutulmuş bölümlerde oluşu büyük etken.adamlar gitmiş kardeşim köylere kahvelere orada sözü geçen insanları bulmuşlar,oturmuşlar yaşlılarla konuşmuşlar,kandırmışlar,inandırmışlar.sen bana oyunu ver ben sana kömürünü demişler belki de ama çalışmışlar.atatükçü düşünce dernekleri,çağdaş yaşam dernekleri vb.. dernekler gitse,konuşsa insanlarla doğruyu yanlışı gösterse yada biraz yardım etse bilinçlendirilse halk o zaman farklı sonuçlar çıkabilir.muhalefet olmaya çalışan chp,ne yaptığını bilmeyen mhp yapamaz mı bunları ? rekabet varsa çalışıcaksın,yoksa sızlanırsın.
ülkemizin eğitim seviyesi ilkokul üçüncü sınıf çıkmıştır ve yapılan araştırmalarda; fakülte mezunları arasındaki akp'ye oy verenlerin, eğitim ortalaması üniversite düzeyinde olmayanların arasında ise oy vermeyenlerin azınlıkta olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
diğer açıdan bakmak gerekirse, eğitim ve din olguları ters orantılıdır. yani? eğitim düzeyi arttıkça dine olan bağlılık, dine göre yaşam şekillendirme oranı düşmektedir. ee? bundan sonrası çok basit zaten, sen yaparsın yorumunu!
çok oy almıştır evet, ama asıl sebep akp sandıkı görevlilerinin sandıklarına sahip çıkmalarıdır! oy kullandığım okuldaki bir arkadaş hangi partiye oy verdin diye sordu sağ bir partiye oy verdiğimi duyunca ya chp'nin sandık görevlileri yok oy sayımı yapılcak nerede bunlar diye sordu? anlamışlardır oy alamayacaklarını dedim gülüştük geçtik. ve o gün öğrendim ki batıkent gibi chpnin kalesi olan bir yerde o okuldan chp'ye yüzde 10 oy çıkmış. *
ayrıca seçimlere gelen 6000 amerikalı denetmenin bu oy verme sebeplerini etkilediğini düşünüyorum!
bilimsel eğitim alınan merci olan üniversite, insanı sadece meslek sahibi yapmaz. aynı zamanda pek çok konuda ufkunu genişletir. bilimsel düşünme, siyasi tarih gibi konuları bilen insanın politik bilinci, demokrasi algısı daha yükselir.
zaten demokrasinin çalışma mekanizması da eski yünandan beri "halkın politize olması" prensibine dayanmaktadır.
kısacası dağdaki çoban ve köylünün kime oy verdiği açık, ama aynı çobanın üniversite görünce kime oy vereceği de açık.
eğitim, siyasi eğilimi, siyasi eğilim, demokrasi bilincini, demokrasi bilinci ise duyarlılığı tetikler. duyarlı insan din üzerinden sömürülmeyi kabullenmez, icraata bakar.
kısacası üniversite eğitimi, üniversite ortamı görmemiş olmak, bir diğer deyişle, din üzerinden siyasetin bu ülkede hala işgörür olmasında cehalet ciddi bir sebeptir.
ancak üniversiteye gidip oradan odun olarak çıkma başarısı gösteren insanların bulabileceği sebeplerdir.
istatistik denen bir bilim var ise, bu ülkede üniversiteler politize olunan yerlerdir. aksi halde bana neden üniversite mezunları arasından daha az akp seçmeni çıktığını açıklamanız gerekecek.
üniversiteler özgür düşüncenin ve bilimsel mantığın hayat bulduğu eğitim kurumlarıdır. zaten eğitimin temel işlevi vasıflı insan yetiştirebilmektir. "işgücü üretimi" değil. meslek liselerinden temel farkı da budur zaten üniversitelerin.
akp den ne kadar haz etmesem de, calısmalarıdır, evet amerikan parası bilmemne dogru ancak digerleri onu bile yapamamaktadırlar, akp nin bu kadar oy almasının sebebi de rakip olabilecek bir parti olmamasıdır, su an tek basına chp veya herhangi bir parti olsa daha mı iyi olacaktı tartısılır ancak adamlar cok güzel örgütlenip cok güzel reklam yapıp, calısmaktan, mücadeleden asla vazgecmediler bu kadar yıldır, mücadelele amacları mide bulandırsa da akp nin basarısının sırrı da budur.
acı ama gercek;
(bkz: calısmak)
(bkz: örgütlenmek)
türk seçmeninini tanımayan zavallılar da, bu insanlar neden akp'ye oy veriyorlar diye, siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel çözümlemeler peşinde saçlarını ağartır durular boş yere.
