22.07.2007 tarihinde oy kullanmak için gittiğim memleketimden dönerken otobüste kendisi başbakan olmuş gibi ya da takımı gol atmış gibi sevinen insanlar vardı. Kime ne şekilde gol attıları belli değildi ben gol yemedim sandığa da gömülmedim ama onlar beni öyle sanıyorlardı o an sanırım gurur duyuyorlardı benim gibi ne idüğü belirsiz birinin üzüldüğünü ve evet evet ağladığını görmekten
benim açımdan olmayan anlardır.tamam,adamlar başarılı,takdir ederiz,başarılarının devamını dileriz de bunların ne siyasi görüşü,fraksiyonu belli,ne ideolojileri,bakış açıları."bakkal siyaseti" yapıyolar gibi geliyor bana.e ratinglerinin iyi olması da onlarla gurur duyacağımız anlamına gelmez değil mi?
kadrolaşma daha doğrusu onların söylediklerine yakın bir ifadeyle "daha verimli çalışabildikleri insanlarla bir arada çalışma" aracılığıyla eşin, dostun, akrabanın işe sokulduğu andır.
herkesin istediği şeyle gurur duyacağı bir ülkede yaşıyorsak, bu da normaldir efendim.*kimisi akp, kimisi chp, mhp, kimisi fenerbahçe, kimisi galatasaray, şu bu. gereksizdir bu anları sorgulamak.
rakipleri sürekli yabancı düşmanlığı yaparken hem amerika birleşik devletleri, hem avrupa birliği, hem israil, hem araplar hem ermenistan ile ilişkileri geliştirme çabaları. kürtler konusunda da en faydalı açılımları yapan partidir. bu nedenle daha iyisi gelene kadar oyum akp'ye.