2014 yerel seçimlerinde 200 den az bir oy farkıyla yine bdp lilere bırakılan mersin ilçesi.
oranın türk halkı salak biraz galiba. yaklaşık 100.000 türk seçmen, 45.000 kürt seçmene boyun eğiyor, birleşip bir partide kararlaşamıyor. müstehak size.
yabancılar tarafından "mediterranean", başbakan tarafından "white sea", izmirliler tarafından "çiğdem" olarak adlandırılan deniz. ooff ! hayat çok karışık !!!
dünyada sadece ve sadece türkler tarafından "ak"deniz olarak ifade edilen denizdir.
bunun sebebi ise türklerin her yön için bir renk ifadesi kullanmasıdır.
ak(beyaz) renk türklerde "batı" yönünü simgeler. bu nedenle "batıdaki deniz"e türkler "akdeniz" adını vermişlerdir.
kara(siyah) renk ise "kuzey"i simgeler. karadeniz'in türklerdeki anlamı "kuzeydeki deniz"dir.
doru-al(kırmızı) renk "güney"i simgeler. güneydeki deniz'in adı bu sebeple "kızıldeniz"dir.
turkuvaz(gök) rengi ise "doğu"yu sembolize eder.
velhasıl, akdeniz'e akdeniz diyen sadece ve sadece türklerdir.
avrupalılar(latinler) akdeniz'e "mediterranean" derler, bu kelime latince'de "orta" anlamına gelen "medi" kökü ile "toprak" anlamına gelen "terra" kelimesinin birleştirilmiş halidir. ve "karaların ortasında kalan su" anlamına gelir.
araplar ise akdeniz için "bahr-i mutavassıt" tabirini kullanırlardı. keza osmanlı'da akdeniz'i aynı şekilde tanımlamış, ege denizi'ne ise "bahr e sefid"(sefid farsça; ak-beyaz anlamına gelir) adını vermişlerdir. "mutavassıt" kelimesi önüne alacağı ekler ile değişkenlik göstererek arada olan, aracı olan, aradaki anlamlarına gelir. "bahr" ise çoğunuzun bildiği üzre arapça "deniz" anlamındaki kelimedir. bahr ve mutavassıt kelimelerinin birleşmesi ise yine avrupalı-latinlerin verdiği isim gibi "arada kalan deniz" anlamına gelir.
Asya, * Afrika ve * Avrupanın kavşağında, önemli bir ulaşım yolu olan Akdeniz, binlerce yıldan beri, birçok uygarlığın mal ve kültür alışverişinde başrol oynamıştır. Bundan başka Akdeniz, sahne olduğu bütün siyasal çatışmalara rağmen, bir güneş ve tatil simgesidir, her yıl milyonlarca turist çeker.(Fr.: Méditerranée, tarihte: Mare Internum, ing.: Mediterranean Sea) Avrupa, Asya ve Afrika arasında yer alan kıtalararası deniz.
DAHi HEYKELTIRAŞ; Başta isveç'te olmak üzere pek çok ülkede ve tanınmış müzelerde eserleri yer alan ilhan Koman'ın ülkemizde en çok bilinen heykelidir. 1980 yılında yaptığı ve Zincirlikuyu'daki Halk Sigorta'nın (daha sonra Yapı Kredi Sigorta oldu) bahçesine yerleştirilen "Akdeniz" heykeli; 2005 yılında düzenlenen ilhan Koman retrospektif sergisi için bir süre Galatasaray'da sergilenmiş; daha sonra Yapı Kredi Plaza'nın 4. Levent'teki bahçesine taşınır.
SEVGiNiN YANSIMASI AKDENiZ...Akdeniz heykelini tamamlayıp monte etmek için 1980 yılında Türkiye'ye gelip bir buçuk ayı istanbul'da geçiren ilhan Koman eserini şöyle anlatıyor: ''insanın kucaklaşması ve sevgisi anlatılırken Akdeniz aklıma geldi. Akdeniz büyüktü, bizden bir denizdi. Kucak açmayı bu adla anlatmak istedim. Sevgiyi ve kucaklaşmayı anlatırken bir kadının bütünlüğünden yararlanmak istedim.''
Ağırlığı dört tonu bulan Akdeniz heykeli 12 mm kalınlığındaki 112 metal levhanın yanyana getirilmesiyle oluşturulmuştur. Sanatçının ülkemizde yer alan diğer çalışmaları ise Anıtkabir'in büyük rölyeflerinin doğu kanadı, Ankara Seymenler Parkı'ndaki adsız heykeli, istanbul Divan Oteli'nde sergilenen heykeli ve Stockholm'den Boğaziçi Üniversitesi'ne getirilen "Portal" adlı eseridir.
Sanatını bilimle içiçe icra eden ve buluşunu gerçekleştirdiği pek çok geometrik formun isveç'ten patentini alan ilhan Koman'ın eserlerinin çoğu, detaylı geometrik hesaplamalar eşliğinde gerçekleştirmiştir. Pek çok çalışmasını, daha sonra büyük ölçeklerde heykelini yapmak üzere küçük ölçekte prototipler olarak üreten Koman'ın eserlerinden bazıları ölümünden sonra gerçekleştirilmiştir. Bunlardan biri de Santralistanbul'un bahçesinde bulunan "Sonsuzluğa..." adlı eseridir.*
an itibariyle her neye sinirlendiyse artık bütün sinirini sahildeki kum tanelerinden çıkaran deniz.
belkide gök yüzüne isyanı, simsiyah bir hava ve fırtıyla birlikte seyredilmeye deger bir manzara oluşturuyor.
sahilde bir terkedilmiş hakim.
sinirinden kimse payını almak istemediği için sanırsam.
herseye ragmen güzel soğuk rüzgar ve terkedilmişlik yakışıyor kendisine. dinlemesi için ona fırsat veriyor bu havalar.
bütün sezonun yorgunlugunu pisliğini atıyor üzerinden.
ve galiba bize birseyler anlatmaya çalışıyor.
ben istersem yüzebilirsiniz.
bugunde bünyesinde hiç kimseyi görmek istemediği ortada yalnızlıgıyla baş başa kamak için dalgalarının şiddetini artırdıkça artırıyor...