Sıcak ve nemli amk. Yapış yapış ediyor insan, terden günlük faaliyetleri yapamıyorsun temmuzda cehennem gibi zaten sıcaktan ekimde bile denize giriliyor. Bir gün 15 derece yagmur yagarken ertesi gun 35 derece denizdesin. Yaşıyoruz da konuşuyoruz, sarki yazmak kolay tabi.
eline gitar alıp bir iki şarkı çalınca havalı olduğunu zanneden ergen cinsinin kah orjinal haliyle kah bulunulan ile göre sözlerini değiştirdiği artık acınası hale gelmiş şarkı. * ayrıca akdeniz akşamları da kötüdür bana göre. sıcaktan nefret ederim çünkü gereksiz derece yanıyorum.
aslında pek sevmediğim, benim için pek de bir anlamı olmayan bir parçaydı. taa ki şarkıyı yazanın erzurum'da askerliğini yaparken akdeniz'e duyduğu özlemini anlattığını öğrenene kadar. bunu öğrenince o an sempati duydum bu şarkıya. o coğrafya(erzurum) öyle bir coğrafyadır ki izmir'den, bursa'dan, Adana'dan vb. kısaca sahili olan nemli ve ılıman akdeniz iklimli şehirlerden gelenlere fena çarpar, memleket özlemini tavan yaptırır. *. şarkının yazarı da işte öyle bir akşamda, memleket özleminin tavan yaptığı zamanda şarkıyı yazmıştır.
gitar çalanların ilk öğrendiği parça olmak ile birlikte bir çok kişinin bunu sanki gitarda mükemmelmiş gibi ateş başında çalıp söylemesi yok mu beni çileden çıkartıyor.
