Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, görev yaptığı süre içinde kendisine verilen bin 243 adet hediyeyi Çankaya Köşkü envanterine demirbaş olarak kaydettirdi Sezer'in Köşk'e bırakıp gittiği hediyeler arasında dört adet Kuran-ı kerim'in yanısıra kendi portresinin yer aldığı tablolarda bulunuyor Cumhurbaşkanı Sezer'ın Köşke bıraktığı hediyeler arasında halılar, kilimler, tablolar çoğunlukta bulunuyor Sezer ayrıca, kendisine hediye edilen özel yapım tüm tüfek, tabanca, kılıç, kama, balta ve mızrakı da Köşk'te bıraktı
iŞTE, sezer'in KÖŞKE BAĞIŞLADIĞI HEDiYELER
Cumhurbaşkanı Sezer'in Çankaya Köşk'te bırakıp gittiği hediyeler ve adetleri şöyle:
- Halı (30).
- Kilim (13).
- Tablo (55).
- Kuran-ı Kerim (4).
- Kalem takımı (4).
- Tüfek-tabanca(4).
- Kılıç, kama, balta ve mızrak (24).
- Saat (4).
- Madalyon (7).
- Nişan-berat (4).
- Heykel (23).
- Süs eşyası gümüş, porselen ve mermer (86).
- Süs eşyası cam, bakır, toprak, tahta (83).
- Maket (11).
- Tabak (16).
- Gümüş tepsi (5).
- Vazo (22).
- Kutu (15).
- Çay-kahve, çatal-bıçak takımı(15).
- Çanta (1).
- Takı eşyası (9).
- Mask (2).
- Ev eşyası.
- Sandalye (2).
- Sehba (1).
- Şifonyer (1).
- Şehir anahtarı (1).
- Müzik aleti (1).
- Plaket, flama, bayrak rozet (77).
- Kitap, kaset, albüm, belge ve broşür (179).
- Kumaş menşeli hediyeler kaftan, yerel giysiler, masa örtüsü (50).
- Madeni hatıra paralar (27).
- Resim, fotoğraf, portre (71).
- 23 Nisan ve 19 mayıs gibi önemli günler ve GAP yarışması nedeniyle yapılan öğrenci kabullerinde öğrenciler ile il ziyaretlerinde verilen hediyeler (396).
kaynak : milliyet.com.tr
oğlunun düğününde sarf edilen elektriğin faturasını ödeyecek kadar adaletli, hak sever bir insandır sezer. birileri gibi öyle saraylarda düğün yapmaz, binlerce dolar harcamaz devlet kasasından. bilir ki islam sade düğünleri emreder (!). müslümanım deyu geçinenlerden daha müslümandır. sözde değil özde müslümandır.
alçak gönüllülük ve cumhurbaşkanı olsa bile kırmızı ışıkta durma alışkanlığı.
not: neden eksi oylandı ki? yoksa sözlük dokuzuncu köy mü?
2. not: SÖZLÜK HAKiKATEN DOKUZUNCU KÖYMÜŞ.
adam gibi adam olmaktir bu.
basimizda olmasi gerekendir. bunun herhangi bir siyasi gorus icerisinde olmakla alakasi yok, bir yanda ogluna trilyonluk gemi alan, esinin yarim milyarlik basortu takmasini sindirebilen ve ayni zamanda halkci gecinen bir devlet adami, bir yanda servet degerindeki hediyeleri cumhurbaskanligi koskune hediye eden, hic bir abartisi olmayan devlet adami. bu ulkeye daha cok ecevitler daha cok sezerler gerekmektedir. tabi temizligin, asaletin degerini anlayana.
seveni de cok sevmeyeni de... kisiliginden dürüstlügünden sual olunmaz. ne bir ihaleye fesat karistirdigini duyduk, ne bir yakinina cikar sagladigini. onu hep anayasaya uymadigi icin reddettikleri ve uydugu icin kabul ettikleriyle hatirliyoruz. herseyi kitabina göre * yapmistir.
simdiye kadar almis oldugu bütün hediyeleri * kösk te birakmistir. kimilerine göre reklam kokan bir hareket, kimilerine göre sacmalik. fakat hicbiri degil, bu adamin ne reklama ihtiyaci var, ne de bir isi haksiz bir sekilde yaptirmaya. yaptiginin tek aciklamasi var: dürüstlük. cok iyimser gözüküyor degil mi? gözükür; basimiza gelen basbakanlar, cunhurbaskanlarinin adi her türlü yolsuzluga karisirsa, dürüstlük bize cok iyimser gözükür.
kendisi, abdullah gül gibi gittiği ortadoğu gezisine oğlunu da yanında götürüp oradaki iş adamları ile oğlunun kendi şirketine iş bağlamasını ayarlamayı düşünecek bir koltuk muhafazasına tokat gibi bir cumhurbaşkanlığı örneği ile ders vermiştir.
kendisi, bu ülkede devlet adamlığında çıtayı yükseltmiş ve devlet nüfusu ile aldıklarını devlete bırakmıştır.
ancak o yükselen çıta ne yazık ki hava kararmasıyla çıkan ayı görmüş deniz gibi geri çekilmiş ve çıta seviyesi inmiitir.
ama unutulmamalıdır ki her gecenin sabahı vardır...
çıta tekrar aydınlıklarda yükselecektir...
şahsi elektrik parasını bile cebinden ödeyen birisinin şerefidir. ama bu hediye alınmamış, köşk millet parasıyla arap zevkine uygun hale getirilmiştir.