hem ağlayıp hem de konuşma eylemlerini bir arada gerçekleştirememektir.
ulan var böyle arkadaşlarım hem hüngür hüngür ağlıyor hem de çatır çatır konuşuyor.
bence büyük yetenek!
yok o değil de ağlarken konuşan hatun çok masum ve çok etkileyici oluyor be. böyle göz yaşları akıyor bir taraftan da vurucu sözler geliyor! tam beyne kazınacak bir hadise...
ama yok işte olmayınca olmuyor. hem ağlayıp hem konuşamıyorum be sözlük. ağlıyorum ağlıyorum susunca derdimi anlatabiliyorum. çok sinir bir durum. offf ağlarken yazabiliyorum ama konuşamıyorum işte yok yok yok ko-nu-şa-mı-yo-rum!
en doğrusudur çünkü ağlarken bir yandan konuşmaya çalışan insan çok çirkin görünür. ağlamak hüzün ifadesi de olsa, mutluluk ifadesi de olsa bir estetik yaratır. insan yüzü karşısındakinde bir duygu patlaması yaratacak kadar derin ifadelere bürünür. o sırada ağzını açıp çene çalmaya başlamak tabloyu bozacaktır.
ağlarken boğazında bir yumruğun konuşmanıza engel olması. acayip güzel bişeydir ağlarken konuşabilmek, bir yandan da derdinizi anlatabilmek. ağlayıp konuşamayan insanların kaderidir; "ne oldu niye ağlıyorsun? niye konuşmuyorsun?" sorularına maruz kalmak. kardeşim bi saniye görüyorsun konuşamıyorum niye üstüme geliyorsun ki? demek istiyorsun onu bile söyleyemiyorsun. konuşmaya çalışmak daha da zordur boğazınız acayip ağrır ve sesinizde inanılmaz berbat çıkar birden utanırsınız hatta çıkan sesten. zor bir durumdur kısacası.
Zordur ağlamak. karşında sana bakan bir çift göz varken daha da zordur.
Dışarı akan damlaların kim bilir kaç katı içeri akmıştır daha önce... istemezsin ağlamayı. kimse görmesin gözyaşlarını, kimse duygu sömürüsü yaptığını iddia edemesin, sınıflandıramasın seni istersin. kadının kaderidir sınıflandırılmak, bilirsin.
Tutarsın, tutarsın kendini; ama sonunda yenik düşersin hislerine. Boşalır yaşlar gözlerinden.
Damla damla...
Usul usul...
Ama ağlamak değildir istediğin, sadece derdini anlatmaktır. Kontrolü tekrar ele alayım dersin, silersin gözlerini, yutkunursun birkaç kez üst üste.
Açarsın ağzını, ama sesinin çıkmadığını fark edersin. Kasılıp kalır dudakların, konuşamazsın... tek bir kelimeyi bile tamamlayamazsın.
Bir kez daha düşüncelerinin, mantığının önüne geçmiştir duyguların ve sana sadece boyun eğmek kalmıştır.
Kapatırsın açık ağzını. Gözlerini kaçırırsın o bir çift gözden. Gizlersin bakışlarını ya duvardaki, ya yerdeki rastgele bir noktaya.
Ve anlatamadıklarınla yaşamak pahasına, teslim olursun gözyaşlarına...