Herhalde izlediğim en güzel dizi listesinde ilk ona girebilir. Bir uzman olmadığım için senin dizi listenin de a.m.k. diyebilirsiniz ve fakat yine de iyi bir izleyiciyimdir. Dizi boyunca aklıma takılan şey ; umutsuzlar dünyayı değiştirebilir ama kendi umutsuzluğunu asla teması . Neden ya ? Yarası yarasına denk biri ile neden denk gelmedi ?
Dizinin ilk sezonu oldukça iyiydi 2.sezonu ise sıkıcı konular hep aynı bi yerden sonra tıkanıyor kendine acıyan zavallı erkek sürekli ağlıyor, bunalıyor işten erken çıkıyor içiyor, mezarlığa gidiyor oradaki teyze ile dertleşiyor vs vs. Gervais in stand up ını izlemek daha keyifli.
ikinci sezonu biraz daha melankolik bir akış içerisinde ilerlemektedir. Baş karakterin bildiğimiz özelliği oldukça gülümseten olayların kurgulanmasına müsaitti oysaki.
Şirin bir kasabada, hoş mekanlarda çekilmiş dümdüz bir dizi. Teknik detaylar anlamında çok bir etkileyiciliği yok. Birbirini tekrar eden olay örgüsü, 1-2 tanesi hariç yuvarlak uçlu karakterler, düz bir tempo. Bunlara rağmen son yıllarda en çok sevdiğim dizilerden biri oldu diyebilirim.
Bana göre bu diziyi bu kadar güzel yapan, anlatılan her şey. Ricky Gervais harika gözlemleri, yorumları, çıkarımlarıyla yine şovunu yapmış. Tek farkı sahnede oturup saatlerce anlatacağı şeyleri farklı karakterlere, mekanlara yedirerek anlatımı zenginleştirmiş. Yoksa koca dizi bir monolog olsa, olurmuş.
Zaten Gervais de stand-up'larında da değindiği birkaç espriyi görsel olarak anlatma şansı yakalamış, gerçek hayattaki sevgilisini anmış (kendisi hayatta tabii, ama esin kaynağı o olmuş yani şakacı, matrak bir ilişkileri olması açısından) ve kendisi için de tatmin edici olduğunu düşündüğüm bir iş ortaya çıkarmış.
Karakterler düz dedim ama oyunculukların da hakkını vermem lazım, gerçekten böyle küçük, sıradan rolleri akıcı oynayabilen oyunculara saygım büyük. Abartılı bir oyunculuk gerektiren, histerik, marjinal karakterlerle parlamak nispeten kolay ama sıradan bir evsizi, yerel bir gazetenin müdürünü, kasabanın insanlarını gerçekçi yansıtmak büyük iş, bu anlamda da özel bir dizi bence After Life.
Değindiği konuyla ilgili düşüncelerimi de başka bir zamanda editlemek üzere bu entrymi sonlandırıyorum.
Yaklaşık yarımar saatten 6 bölüm şeklinde çekilmiş bir netflix mini dizisidir. (bkz: rick gervais) mükemmel iş çıkarmıştır. Zaten kemik kadrosu ile çekmiş olduğu bu mini dizide (bkz: derek) tadı almak mümkündür ki hayata bakış açısıyla, beni daha fazla içine almıştır.
Bir trafik kazası sonucu çok sevdiği eşini kaybeden karakterimiz, hayatın anlamsız olduğunu düşünür. Çevresine kötü davranmaya başlar ve intihara meyillidir. Bunun üzerine olaylar ve felsefe gelişir.