adolf hitler'in türkiye'yi işgal etmemesi

çorumlulardan korktuğundandır.

türkiye'den korkmasından (böyle bir şey mümkün değil zaten) veya ismet inönü'nin başarılarından değil almanya ile türkiye'nin bir derdi olmamasındandır. herşeyden önce bu iki ülke bir kader birliği içinde idi. sonra almanların derdi polonya ve çekoslavakya gibi deyim yerinde ise sınırları cetvelle çizilen ülkelerle idi, ve tabi içinde bulundukları durumdan sorumlu tuttukları yahudiler ve onların sempatizanları dururken son büyük savaştaki müttefiki türkiye'ye saldırmak yersiz olurdu.

big dedem cool hikmet sayesindedir. adam alayına gider yaparken türkiye'yi neden es geçti değil mi? kimisi hitler türk dedi, kimisi türklerden korkuyordu dedi. aslında bir nedeni vardı ama nedeni bunlar değildi, nedeni hikmet dedemin zamanında hitler'e çok yüklü miktarda borç vermesiydi. hitler'le görüşen hikmet dedem borcu silmiş ve hitler'de türkiye'ye saldırmaktan vazgeçmiştir.

başına bela etmek istemediğinden dolayıdır. Türkiye'yi ele geçirse ne olacak ki? Başa bela!

musollini: hacı türkiye'ye girelim.
hitler: oraya giren hiçbir kişi bir daha geri dönmedi...
musollini: e ne yapalım o zaman?
hitler: ruslar'a dalalım... Türkler'i kendi haline bırak... zaten onlar kendi kendilerini yıkarlar. bu konuda onların üstüne yok...

hitlere sempati de duymayan, ama nefret de etmeyen biri olarak diyorum ki, hitlerin türkiyeye saldırmaması tamamen askeri ve stratejik sebeplerdendi. yani savaş hitler açısından türkiyenin işgalini gerektiriyorsa hitler bunu yapabilirdi, en azından boğazları filan zaptetmeye çalışabilirdi, fakat yapmadı, çünkü askeri açıdan hiç doğru bir karar olmazdı.

Savaşa o vakte kadar hiç girmemiş, ve dirençli bir ülkeyle güneyde bu kadar boğuşursa rusyaya geçişi çok zorlaşacaktı, zaman daralacaktı, arkasında ingiliz fransız amerikan kuvvetleri de var, niye yapsın böyle bişeyi. adam kestirme yoldan sınır komşusu haline gelmiş sovyetlere girdi stalingrada kadar da iyi gitti, fakat italya gibi geri zekalı bir müttefikin k..çını toplayacam derken zaman kaybetti stalingrad.da durdu, sonrası malum.

Hatta benim gözlemlediğim, hitler bırakın türkiyeyi işgal etmeyi, türkiyeyi yanında savaşa sokma konusunda bile çok baskıcı olmadı, en azından churcill kadar ısrar etmedi, ingilizler daha istekliydiler.

Hitlerin türkiye ile ilgili güzel düşünceleri var deniyor, bu da bir tez, belki doğrudur, adam belki bize saygı duyuyordur, fakat bu denli psikopat bir adamın böyle duygularla hareket edebileceğine ben pek inanamıyorum, en yakınındaki adamları, generalleri iki dakkada harcayan bi adamın bu kadar vefalı olması zor.

yeni bir cephe açmak istememesindendir. zaten batısında ingiltere ve amerikayla uğraşıyordur. doğusunda rusya ile ve güneyde yani kuzey afrikada yine ingilizler ile. ki zaten italyanın yunanistanı işgal edememesi ve almanyadan yardım istemesiyle rusya seferi gecikmiştir. bunun üstüne almanya ve ingilterenin türkiyeyi savaşa kendi taraflarında dahil etmek istemesi ve ismet inönünün iki taraftan da silah ve maddi destek karşılığı savaşa girerim şeklindeki oyalayıcı tavrı bunda etkili olmuştur. hem türkiyeye saldırıp rusya seferini daha fazla geciktirmenin alemi yoktu. dimi hitler?
-evet abi.

götü yememişmiş. evet götü yemedi tüm dünyaya milyonlarca askerden oluşan ordusuyla savaş açtı, ama 1. dünya savaşından yenik çıkmış, aç bilaç, perişan, tiger tankları, gustav gun ları, u-boot ları, luftwaffe yi geçtim; tüfeği olmayan bi millete saldırmamasını götünün yememesine bağlayan salaklar, eğer stalingrad düşseydi sıra türkiye'ye de gelecekti. o zamanları yaşıyor olsaydınız saklanmak için ananızın vajinasına bile girerdiniz.

adolf hitler in türkiye yi işgal etmemesinin tek nedeni sıranın türkler e gelmemesidir. eğer sıra bize gelseydi o ordu ve teknolojiyle tek kelimeyle ağzımıza sıçardı.

Rusya ve ingiltere'de işinin uzaması sonucu gerçekleşmemiş eylemdir. Ortadoğu ve boğazlar olduğu müddetçe her zaman siki tutmaya münasibiz gençler, ayık olmak lazım.

götü yemedi tezine açıkça götümle gülerim. istanbul'a asker göndermeye gerek yok tüm binaları tahtadan iki bombayla hallederiz. sözünü söyleyen adam hiç bu ülkeden korkar mı?
kanımca onun asıl derdi batı'ya yüklenirken ordusunu doyurmaya yetecek büyüklükte buğday üretimi sağlayan rusya'yı ele geçirmekti. tabi bu bir görüştür, kesin doğrudur diyemem.

ek olarak: türkiye almanya'ya sanayisi için mühim olan krom satıyordu. alman askerini beslemek için vagon vagon buğday et dolu trenleri gören gözler de hala yaşamaktadır.
sonra da sorarız cihan harbi esnasında neden istifçilik vardı, neden hayat pahalılaştı diye. af edersiniz elin alamanını doyurduk biz gelip de bizi işgale mi kalkacaktı.

götü yememişdir, müslümanların iman gücünden korkmuşdur.

(bkz: adolf hitleri in türkiye yi işgal edememesi)

şayet saldırsaydı şapa oturduğumuz savaş olurdu, kahraman milletiz eyvallah filan ama, türk milletinin tarihte kaybettiği nice savaşlar vardır, bu iş kurtuluş savaşına da benzemez, adamda o biçim tanklar, hatta füzeler varken senin altı patlar tüfeğinle kader her zaman sana gülmeyebilir, alman ordusu yunan ordusu değilki, adamlarda disiplin, teknoloji ne ararsan var, stalingradı da alırlardı fakat zamanını tutturamadılar, ki o iğrenç doğa koşullarında iyi sabrettiler, ruslara çok zayiat verdirdiler, o önemler ismet paşamız dinle ilgili ne gibi yasaklar koyabilirim şeklinde fanteziler yapmak yerine ilimde teknolojide nasıl ilerlerim diye düşünmediği için, türkiye açısından hiç iyi sonuçlanmayacak bir savaş olacaktı.

gözümün önüne getiriyorum, hayatında tank görmemiş türk askerinin karşısında tiger tanklarının çıktığını, u-bootların cirit attığını filan düşünüyorum, iman gücü filan eyvallah da, savaşın da kendi içinde bir mantığı var, her zaman kötü olan kazanmaz.

o yüzden iyi ki almanlar bize saldırmamış diyebiliriz rahatlıkla.

türkiyeden korktuğundan dolayı değil planlarında olmadığımızdan dolayı saldırmamıştır ayrıca demir cevheri ve blok çelik ithal ediyorduk o sıralarda almanyaya. hitler efendi isteseydi pekala balkanları yiyen alman zırhlıları bizide dümdüz ederdi.

yıllardır tarih ve cografya derslerinde işlediğimiz türkiye nin jeopolitik önemini kavrayamadıgından çokta zeki olmadıgını düşündüren hadisedir.

ulan bize de saldırsa kimden buğday alıcak demir cevheri alıcak. tedarikçisiyle niye savaşsın.

türkiye'yi işgal etmemiştir, zira türkiye hitler'in gizli müttefikidir.

bu ittifakın baş mimarı da franz von papen'dir.

struma faciası da bu ittifakın sebebiyet verdiği bir kara leke ve türk-alman müttefikliğinin belgesidir. şayet almanya türkiye'ye ihtiyaç duysaydı türkiye almanya'nın yanında savaşa girmekten imtina etmeyecekti...

lakin almanya ne zaman kaybetmeye başlamıştır, türkiye de almanya ile ilişkilerine mesafe koyup müttefiklerle işbirliği yapmaya başlamıştır. nitekim savaşın son günlerinde de almanya'ya kağıt üzerinde savaş ilan edip safını belli etmiştir.

hitler, isviçre, isveç, ispanya ve portekiz'i de işgal etmememiştir. bunda, güçlerini kendisini tehdit etmeyecek ülkeleri işgal ederek yaymamak, bu ülkeleri kontrol altında tutmak için ayıracağı askeri güç ve maliyetin büyüklüğü ve gücünü asıl hedefindeki iki güçlü direniş ve tehdit noktası ingiltere ve sscb üzerinde yoğunlaştırma stratejisidir.

hitler ingiltere ve sscb'yi yenilgiye uğratsaydı, işgal etmediği ülkeler de avucuna düşecek, onları işgal etmeden işbirliğine yöneltecekti.

zafer kazanmış bir hitler'in daha sonra güçlerini petrol kaynaklarını ve süveyş kanalını ele geçirmek için ortadoğu'ya sevketmek için türkiye'den koridor ve destek talebinde bulunması halinde, ya zararsız geçiş hakkı verilecek veya örneğin almanların türk ordusunu bu harekatta kullanmak veya ordunun ağır silahlardan arındırılması gibi kabul edilemez koşullar dikte etmeleri halinde, buna izin verilmek istenmeyecek ve o vakit türkiye alman saldırısına uğrayacaktı. böyle bir savaşın, ülke coğrafyası ve savaşçı özelliklerimiz nedeniyle hitler'in ordularına büyük zayiat verdireceği açıktı. ancak, üstün teknolojileri ile almanların ülkeyi işgali eninde sonunda mukadder olurdu. ismet inönü'nün, özellikle ingiltere'nin almanya'ya karşı türkiye'yi savaşa sokma baskısına karşı izlediği politika ve genelde tarafsızlık politikası ve almanların sscb karşısındaki yenilgisi ülkeyi felaketten kurtarmıştır.

diplomatik yoldan ilişkileri iyi götürerek ve arada sırada havuç gösterip yanında savaşa sokmaya çalışarak yürütülen bir taktiğin gereği olabilecek durum. almanya yunanistan'ı işgal ettiğinde de (bkz: almanya nın yunanistan ı işgal etmesi) özel olarak batı trakya'daki sınır ilini (batı trakya'nın kalanı bulgaristan işgal bölgesi olarak bırakılmasına rağmen) ve türkiye'ye yakın ege adaları'nın epeycesini ülkeyi bölüştüğü müttefikleri italya ve bulgaristan'a bırakmayıp kendi kuvvetlerini yerleştirmiştir. bunun muhtemel sebeplerinden biri de, türkiye ile bizzat muhatap konumda olmak ve herhangi bir sınır çatışmasına ve bir karambol olayla türkiye'nin mihver devletlerine karşıt konuma geçmesine meydan vermemek de olabilir.

ismet inonunun dansozluk siyasetinin urunudur.

inönü'nin almanyaya tanklarını yapması için zaten krom veriyordu. türkiye yerine gücünü kafkasyadaki petrolleri ele geçirmek için rusyaya odaklandı. rusya'yı işgal etseydi sonra iran petrollerini işgal edecekti. daha sonra türkiye zaten kendiliğinden almanları davet ederdi. türk halkının çoğunluğunun hitlere sempatisi vardı.

büyük ihtimalle "fazlaca asker" kaybına uğramaktan korktuğu için girmemiştir, diye düşünülür.

birinci dünya savaşından sonra verilen kurtuluş savaşında türklerin "çete" savaşı yapabilen adamlar olmasından korkmuştur. çete savaşı düzenli orduya uzun vadede zarar verebilen bir savaş türüdür.

hitler ve ordusu wehrmacht "düzenli ordu" savaşını iyi, çok iyi bilirdi. ilk verilen "gerilla savaşı" stalingrad´tır, ve o savaşı wehrmacht kaybetmiştir.

ayrıca blitz krieg´le türkyeyi baştan sona geçemeyecekti - çünkü türkiye ye daldıktan biraz sonra "boğazlar bölgesinde" "su engeli" geliyor. üstelik suyun başına istanbul gibi çok büyük bi şehir kurulmuş. öyle portatif köprüyle geçilecek bir engel diil boğaz. ayrıca oradaki adamlar herhalde armut toplamayıp en azından bi wehrmacht askerinin kafasına bi taş atarlar, diye düşündüğü söylenir.

e tabii bi de anadolu öyle kolay coğrafya diil , alman tankları sovyetler de bazen günde 70 km yol katediyorlarmış, türkiye´ye girdiğin zaman...mutlaka bi punduna getirip sana günde 70 km yol katettirmezler.

yani wehrmacht belki türkiye´den güçlüydü ama, türk insanı nereden bakarsan bak, çok inatçıdır. bak, bu sözlükten örnek al, hiçkimse yanlış olduğunu düşünüyor mu?... öyle adamla savaştın mı , belki savaşı kazanırsın ama, çok asker ve mühimmat kaybedersin.

karadeniz de adamlar evde silah yaparlar. hiç görmediğin işleyişi farklı tekniği farklı silah yapar adam öyle bi durum olsa.

bi de dağlık anadolu...sovyetler gibi yüzlerce km´lik plato yok türkiye´de... türk insanı köprüleri attı mı, sıçtın işte.

örneği var.balkanlar da sırplar biraz direnç gösterdiler wehrmacht´a....neredeyse savunabiliyorlardı. daglık alanda o dağları tanıyan adama karşı savaşmak...

doğrudur...hitler´in götü yememiştir. ayrıca, yatırım - kazanç askeri hesaplarında türkiye saldırısı "çok masraflı" görünmüştür gözüne. yoksa adam sana elçi gönderip "savaşa bizim yanımızda katılın" der mi?...türkiye´de korkmasa neden sana elçi göndersin herif?...sovyetlere fransa´ya göndermiş mi?...

(bkz: hitler neden türkiye ye saldırmadı sorunsalı)

(bkz: hitler in türkiye yi işgal planı)

büyük meseledir. adam terki dünya eyleyeli şu kadar sene olmuş bizim kucağımıza dert topu gibi bırakmış meseleyi.ruhunu falan çağırıp sormak lazım yoksa bu dert bizi bitirir.