bir lider işte ne bileyim uzun boylu olunca, hafif külhanbeyi gibi davranınca, sağa sola bağırınca, efendime söyleyeyim ağzı da güzel laf filan yapınca, ülkedeki bütün sorunların sihirli bir şekilde kendiliğinden çözüleceğine inananların, genelde muhalif siyasi liderler hakkında sık sık kullandığı söz öbeğidir.
ama kardeşim inan öyle bir şey yok. bak vallaha yok. mesela; ekonomi, dış politika, güvenlik vs. sırf ülkeyi yöneten kişi, senin tabirinle 'liderlik vasfına' sahip diye daha iyiye gitmiyor. örneğin yabancı bir ülke, "türkiye siyasi ve ekonomik olarak güçlü bir durumda değil. ama liderleri şimdi allah'ı var çok karizmatik adam. istediklerini verin gitsin" gibi bir şey demiyor kesinlikle. bu çok basit gerçeği idrak et artık.
önemli olan şey ülkeyi yöneten kişinin grubu ile birlikte demokrasiyi ne kadar güçlendirdiği, ne kadar eşitlikçi ve yenilikçi bir ekonomik sistem oluşturabildiği, çevresindeki ülkeler ile politik ve ekonomik ilişkileri ne kadar geliştirebildiği filan. eğer bunu yapabilecek kişi, quasimodo'nun kendisi ise ülkeyi gelip, onun yönetmesi gerekir.
ülke liderlerini nüfusumuza almıyoruz sonuçta. mantığı nedir bu dış görünüş fantezisinin bu kadar?
değerli arkadaşlar; türkiye'de lider olmak için, gerçekten liderlik vasfı gerekiyor mu?
gerekiyorsa eğer, binali yıldırım nasıl lider oldu?
ha biz de beğenmiyoruz yaptığı liderliği ama burada tartışılması gereken, liderlik vasfına sahip olmaktan ziyade, liderlik vasfının gerekli olup olmadığıdır.
şimdi, evet bölümüne bastığınız tercih kaşelerini götünüze sokabilirsiniz.
etrafa rahatça ağzından tükürükler saça saça bağırabilen insan mı patron vasıflı oluyor ? donald trump ta, tayyip de, fatih terim de bulduğunuz bu mudur ?
kendini biraz geliştirmiş insan zaten ağzına gelen herşeyi söyleyemez yada sizin tabirinizle ' liderlik vasfı yoh ' tur.