Allah'ın "yürü ya kulum" dediği insanlardan biridir. Prim yaptığı işlerin kalitesi ve hakedip etmediği mevzusu çıkmaz sokak olup, herşeye rağmen sempatik bir sunucu olduğu da kesin.
allah'ın ''yürü ya kulum'' dediği insanlardan biri olduğu doğrudur. ama bu noktalara kanunsuzlukla gelmemiştir, belli şeyleri haketmiştir.
bir kere acun'un muazzam bir muhabirlik/televizyonculuk geçmişi var. doksanlardaki bütün maçlardan hatırlayabiliriz kendisini, önemli de bir muhabirdi.
akabinde acun firarda'yı çekti. baktığınız zaman acun firarda çok güzel bir program. yani seksüel materyaller veya pop kültürle reytinge uzanan bir yapım değil. türk halkına uzağı yakın kıldığı, ufkunu açtığı ve biraz da güldürebildiği için.
acun'un acun olması öyle başlar. sonra surviver olsun, fear factor olsun, acun firarda gibi doyurucu olmasa da insanları tatmin eden, sıradışı yapımlara imza atmıştır. ve bu fikirler kendi fikirleridir.
dünyanın her yerinde bir kavanozun içinde canlı bir insanın kafası ve börtü böcek olduğunda bu izlenebilir, potansiyeli olan bir şeydir. yine de programını izletmek için alışılmışın dışında ama belli bir seviyesi olan, kaliteli programlar yapmıştır. izdivaç programları gibi birşey değildir bu.
akabinde de var mısın, yok musun'a geçti. şüphesiz bu da başarılıydı. insanların sempatiyle baktığı bir işti. ordaki insanların yalandan da olsa, hafiften gösteri de olsa dayanışması, şakaları, sempatiklikleri işi güzelleştirdi.hamdi bey faktörü de apayrı bir olay tabi.
farklı formatların daha kolay başardığını kanıtladı acun. bence onu iyi bir televizyoncu yapan da ne reyting alır demek yerine, halk bunu sever mi diyerek orjinal olan bir fikri yargılaması, kullanması ve risk almasıdır.
onun felsefesi izlenmek değil, izleyeni memnun etmek üzerine kuruludur. izleyeni memnun ettiğinde, zaten çok izleneceğini bilir.
toppik denilen ürünün türkiyedeki satış haklarını (zannedersem) elinde bulunduran kişi olarak biliniyor. emin değilim ama birçok internet kökenli kaynakta öyle geçiyor en azından.
şimdi kendisine sormak istiyorum.
nedir abi bu fiyatlar allah aşkına. adamların amerikada 50 dolara sattiği en büyük boy topiğin türkiye fiyatı 174 lira(orijinal internet sitesindeki fiyatı). hadi fiyatta bir indirim yapmadın, o zaman bari internet sitesindeki anlaşmalı kredi kartı sayısını arttır. bir tek world card'la nereye kadar, değil mi ama?
madem uludağsözlük okurusun belki bu entry de gözüne ilişir*
var mısın yok musun sercan, 112 bin liraya 'yokum len' dediği zaman**, verdiği tepkiyle takdirimi bir kez daha kazanmış insandır. öööle açtı ağzını kaldı. ellerini yüzüne götürdü. şoke oldu. gerçekten samimi bu herif. inandım. bu yönüyle enderdir.
var mısın yok musun sercan 112 bin liraya yokum len dedigi zaman verdigi tepkiyle nekadarda sahte 1 insan oldugunu kanıtlamıştır..gitti 500 bin dedigi suratından anlaşılmıştır...içine dogru sıçan insanı bize resmen göstermiştir...
Acun firarda ismindeki dünyayı dolaştığı programı ile ünlü olmuştur. Bu programla 7'den 70'e herkesin sevgisini kazanmıştır. Sevgi kazanmak kolay iş değil asıl sevgiyi samimiyetiyle kazanmıştır. Varmısın yokmusun programının başlarında gene iyi götürmüştür ama son programlarda nedense reyting kasim, senaryoya uyim havası var. Ondan yavaş yavaş gözümden düşen sunucu. inşallah toparlar.
takım amigosu olabilecek yetenege sahiptir. var mısın yok musun programı da bu özelliği ile müstesna tam tribün havasındadır."Hamdi Hamdi duuuuuuuuy sesimiziii." "beeş yüüz biiin beş yüüz biiiiiiiin." şeklinde masaya vurularak yapılan sloganlar insanda bir maç izlenimi yaratır.
türk milletinin değerlerine darbe vuran, samimiyetine hiç bir şekilde inanmadığım boş kişilik...var mısın yok musun'a katılan yarışmacıların mallıklarına içinden '' ya ne malsın hekim abi ya mal mal konuşuyorsun reytingi zıplatıyorsun,ya emin senin de şu mallıkların olmasa bizim programın hali ne olur bilmem ha iyiki senin ve senin gibi malları bu yarışmaya dahil etmişim hohohoho''dediğini bakışlarından anlamamak mümkün değil.