tarafsız biri olarak bu kitabın okunmasını şiddetle tavsiye ederim. yıllar önce okuduğum bu kitabı kitaplık rafımı kurcalarken tekrar görünce paylaşmak istedim.
bu kitap sayesinde belki kör olmuş önyargılı gözler, bir nebze gerçekleri görür.
kitapta gelişi güzel yazılmış bir tarih aramayın. kitap daha çok ruha işleyen ve padişah ikinci abdülhamid'i daha yakında tanımanızı sağlayacak bir kitap.
not: türk milleti olarak çok kitap okuyan bir nesil değiliz, ama bu kitap olmasa bile lütfen ayda bir kitap okumayı alışkanlık haline getirin. otuzlu yaşlarda bir abiniz bir kardeşiniz olarak tavsiyemdir.
Abdülhamid pazarlayıcısı ucuz bir provakatörün ucuz bir kitabı.
Abdülhamid'i mi soruyorsunuz? tek bir örnek 33 yılinı açıklar; sayısiz yikim, yagma ve cinayetle istanbul'a girmis katil rus ordusu için ayestefanos'a anıt diktirmiştir.
Söz konusu anıt ittihatcilar tarafından yikılmiştır.( Bu olayın görüntüleri ayrıca türk sinemasinin ilk çekimleridir.)
--spoiler--
sultan ii. abdülhamid 33 yıl boyunca etrafı kurtlar la çevrili bir ülkeyi sağ salim sahile çıkarmanın mücadelesini verdi. hasta adam'ın mirasının paylaşılması konusu 1850'lerde gündeme gelmişti. 1878'de rusya karşısındaki ağır yenilgimiz, emperyalizmin iştahını kabartmıştı ve türkiye'de darbe üstüne darbe yapılıyordu. önce sultan abdülaziz'e yapıldı darbe, sonra v. murad'a. sanıldı ki osmanlı'nın kaderi pamuk ipliğine bağlı. nitekim sultan abdülhamid tahta geçtiğinde ingiliz dışişleri bakanı, kendisini tehdit etmiş, 'ayağını denk alsın, ona da öncekilere yaptığımızı yaparız' demişti.
çöküş için gün sayılırken, bu 34 yaşındaki adam, 30 yılını adayacağı bir icraatın düğmesine basıyordu. ülkeyi bir barış dönemine sokarken, kazanılan zamanda demiryolu ağından eğitim yatırımlarına kadar bir dolu projeye imza atıyordu. kendisini feda etmişti ama 30 yılda yetiştirdiği nesil, çanakkale'den sina çölüne kadar emperyalizme karşı akif'in deyişiyle 'kıta kapma' oyunu oynanacaktı.
kızıl sultan demişlerdi ona. kendi açılarından haklıydılar. çünkü osmanlı'nın paylaşımını pahalıya getirmişti avrupa'ya. kansız olacağını sandıkları osmanlı gövdesindeki ameliyat, 30 yıllık gecikme sayesinde avrupa'nın kanlı bir iç savaşına dönüşümü ve bir dünya meselesi haline gelmişti.
--spoiler--
Hayatımda Okuduğum En Güzel Kitaplardan Belkide ilkidir kitabın 2. side mevcudtur. mustafa armağan cidden çok güzel bir şaheser ortaya koymuştur. ve tekrar diyorum allah abdülhamidden ve bütün padişahlardan razı olsun.
benim kitap okumayan bi adamı bile kitap sever yapmıştır okurken içimi en çok arap isyanını başlatan şerif hüseyin ile rauf denktaşın babası arasındaki konuşmların olduğu kısım etkilemiştir.
benim kitap okumayan bi adamı bile kitap sever yapmıştır okurken içimi en çok arap isyanını başlatan şerif hüseyin ile rauf denktaşın babası arasındaki konuşmların olduğu kısım etkilemiştir.
her eyleminde bir hikmet olduğu iddialarının biyografik bir mahiyete dönüştürülmüş halidir.
objektif olmamakla beraber abartılıdır da.. bir lidere duyulan hayranlığın kitaplaştırılması vakıasına canlı kanlı bir örnektir ayrıca. ülkemizdeki atatürk'le ilgili kitaplar neyse bu da odur.
içinde bir yerlerde ingilizlere kucak dansı yaparak hayatını kurtardığı anların betimlemeleri yoksa eksik yazılmış taraflı bir kitap olduğu muhakkaktır.
efendim bu kitabı okumadan önce abdülhamid'i zaten seviyordum. okuduktan sonra ayrı bir sevmeye başladım. hiç bilmediğim şeyler öğrendim. sevdiğim diğer insanların (mehmet akif,bediüzzaman,yahya kemal vs.) abdülhamid ile yaşadığı problemleri gördüm ve çok şaşırdım. özellikle onunla kavgalı olan kişilerin o gittikten sonra nasıl pişman olduklarını gördüm.
abdülhamid'in yardım edip de karşılığında ihanet gördüğü insanların da var olduğunu anladım. cumhuriyet kadrosunu teşkil eden kişilerin onun açtığı okullardan gelme olduğunu gördüm.
atatürk'ün ona saygı duyduğunu gördüm en başta. bu da mükemmel bir ayrıntıydı benim için.
abdülhamid'i gerçekten tanımak isteyenler için okunması gereken bir baş yapıt. kesinlikle tavsiye ederim.