Rezil ötesi bir his.
3 gündür yemek yemediğim ama aynı zamanda acıkmadığım şu dönemde ne kadar masraflı bir şey olduğunu daha iyi anladım. Yokluğunda Cepten para çıkmıyor, iki saat ne yiyeceğimi düşünmüyorum, kurye bekleme derdi yok, bulaşık yıkama derdi yok, yemek sonrası ağırlık çökmesi yok, tuvalet ihtiyacı yok. Hayat kalitem olsaydı kesinlikle iki katına çıkardı.
knut hamsun romanı. sokaklara düşmüş aç bir insanın fiziksel, zihinsel ve sosyal hayatını müthiş bir gerçeklikle anlatan roman. bu kadar gerçekçi olmasının sebebi de kendi açlık zamanlarından alıntı yapmış olmasıdır şüphesiz.
Canlıların yaşamsal işlevlerini sürdürmesi icin gerekli ve yeterli besini,enerjiyi alamama durumudur.
Tabi bazen insanlar istem dışı bu besini alamaz olurlar.bu da stres,üzüntü ya da sevinç durumlarında kendini gösterir.
Paradan gözü dönen ve gücü elinde tutanlar varken, birileri elbette aç kalır. Ve allah allah diyerek milletin kanını emen deyyuslar varken elbet aç kalan olacaktır.
Açlıkla sürekli başbaşa kaldığım için 15 lira verip aldığım kitaptır. Varlık yayınlarından çıkmıştır ve 100 temel eser arasındadır. Yemeğe para vermedim gittim kitabı aldım umarım doğru bir tercih yapmışımdır.
Mesele açlık nasıl önlenir meselesi değil. Mesele devletler nasıl güçlü olur güçlü kalır meselesi.
Doğal kaynakları olan bir ülke nasıl kontrol edilir. Önce onu istikrarsizlastirirsin. Etnik dinsel mezhepsel farklılıkları kasir ic savas cikarirsin.
Sonra da gida yardimi diye ulkeye silah sokar hem para kazanir hem de seninle dogal kaynaklarin isletilmesine imza atacak milis gucunun basindaki genaral x i baskan sectirirsin.
knut hamsun' un 1888' de yazmaya başladığı, 1890' da tamamlanmış şekilde yayımlanan kitabı. isminden de tahmin edilebileceği gibi yazar; büyük bir açlık ve üşüme durumunda yazmıştır kitabı. dünya edebiyatı başyapıtlarından olan bu kısa ve akıcı kitabı yanınıza biraz yiyecek alıp okumanız tavsiyedir.
"açlık insana inançlarını yedirir."
tanrı kimseyi açlıkla sınamasın...
türkiye'de bir de toplumu kasıp kavuran cinsel açlık var. o da gıda açlığı kadar olmasa da insana inançlarını çiğnetebiliyor.
(bkz: insanın temel gereksinimleri)
Rahmetli babaannem çanakkale savaşı zamanlarını, yunan Bulgar işgalini görmüş bir kadındı.
Savaş açlıktır derdi...biz gördük siz görmeyin derdi.
Zordur açlık.