durduk yere en yakın arkadaşına aduket atmaya çalışmaktır 80'ler de çocuk olmak sonra adile naşit'in masallarını dinlemek ve öldüğünde yatakta gizli gizli ağlamaktır 80'lerde çocuk olmak .renkli bilyelere bakıp hayal kurmaktır , cuma gecesi korku sineması kuşağını beklemektir , metin milli gibi ürkünç bir sese sahip adama katlanmaktır 80'lerde çocuk olmak ...
*dallas ve şahinler tepesini hatırlamak
*can çıkana kadar özgürce sokaklarda oynamak
*yakartop ve dokuztaş oynamak
*perihan ablayı izlemek
*ve 80 lerde genç olmadığına dua etmek.
dunyanın en güzel seyi bence....
susam sokagi
hayat agaci
yalan rüzgari
kara simsek
voltran
heidi
sokakta rahatca oynamak
izmir fuarinin acilmasini heyacanla beklemek
fuarda günlerce dolaşmak ayni yerlere onlarca defa gidip her defasinda hayran kalmak
bayramları farkli yasamak
kücük seyler icin büyük mutluluklar duymak
en önemliside bu sanirim
bir cocuk olarak hep mutlu olmak...
seksenlerde cocuk olmak
mutlu bir cocuk olmaktir...
80'leri 90'lara bağlayan yıllarda çocuk olmanın güzel yanları.
-Adile Naşit´in kuzucuklarına masal anlatması,
-Voltran, Clementine, He-Man izlemek,
-Gazoz kapağı biriktirmek,
-Abilerden ablalardan duyup Big in Japan şarkısını ezberlemeye çalışmak,
-Siyah önlük giymek,
-Yazlık yerlerde kaçamak gidilen diskoda;Edi mörfiiii, şörli macleynnn; diye tepinmek,
-Ailece seyredilen televizyonun ´kumandası´ olmak,
-Yol-su-elektriğin anlamını daha o yaşta çözmek,
-Önce alışveriş sonra fiş reklamlarına şahit olmak,
-Komşuya gidip müsaitseniz akşam annemler size gelcekler demek,
-Dallas´ı iple çekmek,
-kızlar için Erol Evgin´le evlenmeyi hayal etmek,
-Pazarları Telekutu izleyip rahmetli Cenk Koray´ın soğuk esprilerine gülmek,
-Kenan Evren sayesinde ´mütemadiyen´ kelimesini öğrenip büyük insanlar gibi cümle içinde kullanabilmek,
-Televizyonda tek kanalla bütün bir gün geçirebilmek,
-Cumartesi günleri Kara Şimşek'i kaçırmamak.
-Dizkapakların, kolların yara bere içinde kalmadan eve girmemek,
-Annelerden ´ezan okunacak hadi eve´ diye azar işitmek.
-Ve bence yüzyıl içindeki en iyi ve en güzel kuşak olmak.
bir aslan miyaw dedi minik fare kükredi... diye devam eden kayahan şarkısı eşliğinde geçen zaman diliminde tek eğlencenin tv olmadığı mahalle kültürünün daha dibe vurmadığı, sokakta saatlerce kalıp oyun oynayabilme zevkinin çıkarıldığı dönemdir, iyi mi oldu kötü mü bilmediğim şeydir.
80 lerin o igrenc trendlerine kurban gitmedigimiz için sanslı olarak dunyay ya geldigimizi dusunduren,on tarfı kısacık ensesi upuzun sac sekli,bel yuksekligi gobek deligini gecen,pacası dar hatta yanılmıyorsam sarlo diye bir isimle adlandırılan o igrenc kesimli pantolonları,ve bunu gibi bir yıgın sacma sapan trendlere sahip gunleri yasamadan atlatıgımız icin cok mutluyum.
okula siyah önlükle gitmek
susam sokağı seyretmek
she-la'yı he-man'i tanımak
bu çılgınlığın içine düşmeden çocukluğunu şimdikilere göre daha sağlıklı yaşamak
gerçekten bu başlık beni eski yıllardaki insanları düşünmeye götürdü.acaba onlar mı şanslıydı yoksa biz mi şanslıyız.ne kadar da acınacak durumda olsalarda o zaman ;eminim şimdi o zamanlarda yaşadıkları için,o zamanda çocuk oldukları için Allah!a şükrediyorlardır. zira şimdi onların durumuyla aynı yaşamı sürenler onların hallerinden bin kat daha kötüler.en basitinden babanızı düşünün lise mezunudur büyük bir ihtimalle;bir de kendinize bakın(üniversite mezunu). Babanızın yanında çalışabilmek için kaç sınava girdiniz ve de daha kaç sınava daha gireceksiniz.
Küçük plastik borulara minik kağıtlar sıkıştırıp hedefe doğru üflemek,
Adile Naşit'ten masal dinleyip uyumak.
Voltarn ve ışın kılıçlı He-Man izlemek
Saçları tepeden iyice gerip sonra da kelebek toka ile toplamak,ya da önleri kısa kestirip daha sonra "dolma" yapmak,
Tayt üstüne "tünik" giyip beli de kalın kemerle sıkmak,
Kısa çorapları 3 kat kıvırıp kalın çorapların altına giymek,
Hemen hemen her yerde macuncu,kağıt helvacı bulabilmek,
Kapıya gelen sütçüden süt içmek,
Sokaklarda istop,yakartop,don-ateş,saklambaç,sek-sek,9 top oynayıp akşam eve gireken "evli evine köylü köyüne,evi olmayan sıçan deliğine" demek,
Yerli Malı haftasın için evde anneye kek yaptırmak
Minimum teknoloji ile maksimum mutluluk yaşamak.
her akşam musti adlı bir çizgi film seyretmek,kediydi sanırım musti...
çizgi film musti *musti o gün* diye unutulmaz replikle başlardı herzaman..*
bi de ilk kez renkli tv de mustiyi izlemiştim...1986 idi sanırım...