şu başlıkta insanlardan beklenen sadece dünya kadınlar gününüz kutlu olsun denmesidir. bunda bile "gereksiz mi gerekli mi, kadının sırtından sopayı eksik etmeyelim,herkes eziliyor niye bir tek kadınlara bu ayrıcalık" şeklinde entry girilip, tartışma yaratılması bile, dünya kadınlar gününün kutlanmasının ne kadar gerekli ve anlamlı olduğunu gösteriyor.
evet bu tarz özel günlerin ilk önce cıkış noktasını incelemek gerekiyor. bol keseden kutlanılmıyor bu gun. yıl 2007 kadınlar hala bir sebepten öldürülüyor, tıpkı bu günün çıkmasına sebep olan ölümler gibi.yasalar buna olağan bakıyor,tecavüzler,tacizler sebil. ama bazı boş beyinliler hala bu günün zevk-i sefa için çıkarıldığına inanıyor hala dalga geçebiliyorlar.'anneleri kız kardeşleri yok mu acaba'? diye düşünmeden edemiyor insan.bu gün kadınlar eğlensin gününü gün etsin diye kutlanmıyor. bir çeşit anma günüdür. tıpkı bir yakınınız oldüğünde her yıl ölüm gününde andığınız gibi.
bugündür.
çalışan aynı zamanda evini idare eden analarımızın bayramıdır.
ölüm oruçlarında kendini feda eden kadınlarımızın günüdür.
kurtuluş savaşında cepheye malzeme taşıyan o öpülesi ellerin bayramıdır.
ceylanpınar' da ırmağa uçan, bursa' da ateşler de yanan, sokakta, işte, evde baskı ve sömürüye maruz kalan, tüm emekçi kadınların günüdür. kutlu olsun.
kadınları bile ayrımcılığa tabi tutmaya çalışanların emekçi etiketini yapıştırmaya çalıştığı evrensel gündür.
bu anlayış, ayrımcılık yok diyorlarsa ya herkesi kendine benzetme güdüsü taşımaktadır, yok eğer elbette sadece emekçi kadınların günüdür diyorlarsa, herşeyi kendine mal etme çabasıdır.
HAkları yenen, ezilen kadınların değil de, gebellikle şehirde yaşayan, eğitim düzeyi ve sosyal statüsü yüksek ve erkekler karşısında pozitif ayrımcılık yapılan kadınların daha bir ilgilendiği gün. Çektirdikleri yetmezmiş gibi.
sömürülmekten başka işe yarmayan, çalışan kazanamayan, karşılık beklemeden seven, sevgi gösterilmeyen, hor görülen, tarlada çalıştırılan, evde dayak atılan, söz hakkı olmayan, doğururken bile çığlık atma hakkı olmayan, etini ellediğiniz, sütünü içtiğiniz, hayatınızı size sağlayan, okumayan okutulmayan dişilerin hak ettiği gündür! eğer varsa içinizde biraz bizden; sizinde gününüzdür! kutlu olsun!
türkiye'nin gene olaysız bir şekilde atlatamadığı günlerden birisi olmuştur.
yapılan bÂzı mitinglere öcalan gölgesi düştüğü görülmüştür. ne ÂlÂkası varsa;
konya'Da dtp'nin(başka hangisi olabilir?) düzenlediği mitingde parti üyesi emine aynarek, öcalan'ın zehirlendiğini -aksi ispatlandığı hÂlde- hÂl ileri sürerek "bu savaş kışkırtıcılığıdır" demiştir.
siirt'te pkk bayrağı(bez parçası diyelim) açmak isteyen bir kansız sorun çıkarmıştır, gün kadınlar günü ve olaya bakın.
batman'Da bir konserde bÂzı kadınlar öcalan posteri açıp "öcalan'sız dünyayı başınıza yıkarız" demeye cüret etmişlerdir.
çok dikkatli olunması gereken bir gündür. çünkü Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun bayan dediğimizde 'sen kime kadın diyosun terbiyesiz' diye bir cevap alabiliriz.
türkiye de töre cinayeti adı altında öldürülen kadınların otopsi sonuçlarında %70 inin bakire çıktığı ülkemizde neyi ifade ettiğini anlayamadığım, etrafımdaki kadınlara o gün hiçbir yorum yapmadığım gün.
Doğu islam dünyasında farklı şekillerde , batı hristiyan dünyasında farklı şekillerde sömürülen , feodal dönemde senyörlerce , burjuva devriminin kapitalist evresinde fabrikalarca köleleştirilen , erkeğe ve onun iktidarına boyun eğdirilen , erkek egemen dünyanın siyasi , ekonomik alanlarında daima ikinci plana itilen kadınlarımızın isyan günüdür ve isyan bayraklarının kenarları da dantelli olacaktır . Kadınlarımız özgürleşmenin din gibi afyon etkisi yaratan saçmalıklar ve onun ideolojik simgeleriyle , milliyetçilik adı altında sözde anti-emperyalizmin neo-liberal hukuku ile , post-modernizmin kadınlara sunduğu sanal özgürlük ve eşitlik hareketi küçük-burjuva feminizmi ile hesaplaşacakları gündür . Umut ediyoruz ki , özgürlüklerini onlara yalnızca cinsel kimlik üzerine vermeye çalışanlara cevaplarını ekonomik ve siyasi anlamda kadının tarihsel rolünü anımsayarak ve onu yeniden canlandırarak vereceklerdir .
aslen "8 mart dünya emekçi kadınlar günü" olan, daha sonra "emekçi" sözcüğü içinden çıkartılarak sınıfsal önemi bir kenara itilen, içi boşaltılan gündür.
bir erkek olarak bugüne kadar hiç "76 aralık dünya erkekler günü" eksikliği hissetmedim, olmasını da istemedim. genelde öyle bir meyil olmalı ki sol kültürde işçi bayramı vardır, bir de dünya işçi kadınlar günü. bir tane de erkekler için olmasına gerek görülmemiştir çünkü işçi denildiğinde aslında akla sadece erkek işçiler gelmektedir zaten.
neyse, genelde olmuş bitmiş durumları hatırlamak için günü ayırtılır. kadınların günü belki de erkek-kadın ilişkisinin tanımının yapıldığının ve adının konduğunun hatırlanma günüdür.
(editörün notu: evet entry tanım içermiyor ama görgü tanıklığı içeriyor, biraz da yorum ve "belki")