-yunan donanma gemileri karadeniz'e açılmış türk linamlarını bombalamış ve anadolu'ya silah ve mühimmat ikmali tehlike altındaydı.
-ankara'da karamsar bir hava vardı, tbmm'nin ankara'dan taşınması, ordunun kızılırmak gerisine çekilmesi gündemdeydi.
bütün bu olumsuz şartlara rağmen mustafa kemal paşa tüm sorumluluğu üzerine alarak başkomutanlık yetkisi istedi.
alacağı yetki 3 ay ile sınırlıydı.
işte bu şartlar altında mustafa kemal paşa'ya 5 ağustos 1921 tarihinde tbmm'nin oybirliği ile başkomutanlık yetkisi verildi.
takip eden günlerde 22 gün 22 gece süren sakarya meydan muharebesi ile yunan ordusuna ağır bir darbe vuruldu ve türk milleti'nin tam 238 sene süren geri çekilmesi sona erdi.
takip eden günlerde;
-31 ekim 1921,
-4 şubat 1922,
-6 mayıs 1922
tarihlerinde tbmm'de görüşülen başkomutanlık yasası yine 3'er ay ile sınırlı olmak kaydıyla 3 defa daha uzatıldı.
nihayet 1 sene sonra gerçekleşen büyük taarruz ve başkomutanlık meydan muharebesi'nde elde edilen zafer ve 9 eylül'de izmir'in kurtulması ile, anadolu düşman işgalinden kurtarılmış oldu...
kısa dönem için başkomutan olmuştur ama savaşlar devam ettikçe süresi 3 er aylık sürelerle bi kaç kez uzatılmış, en son yanılmıyorsan büyük taaruz öncesi süresiz başkomutan seçilmiştir.
meclisteki muhalif kısım da belki meclisle ilgilenmeyi bırakır biz de rahatça işimizi görürüz diye kabul oyu vermiş ama mustafa kemal iki işi birden götürünce çük gibi ortada kalmışlardır.
bundan tam 92 yıl önce bugün mustafa kemal paşa'nın Kütahya-Eskişehir Muharebeleri'ndeki başarısızlıktan sonra türkiye büyük millet meclisi'nin kararıyla başkomutan olarak göreve getirildiği gündür.
o gün itibarıyla ankaraya 100 - 150 km kadar yaklaşan yunan ordusu sadece tam 1 yıl sonra izmir'den denize gökülerek siktir olup gitmiştir.
atamızın kendi talebi değil, muhaliflerinin önerisi üzerine gerçekleşen olaydır.
kaybettiğimiz kütahya-eskişehir muharebelerinden sonra tbmm'deki muhalifleri "kimdir sorumlusu? sorumlu kimse başa o geçsin!" diye bağrınmaya başlamışlardı.
akıllarınca ordumuz sakarya savaşı'nı başlatmak üzere olan yunana yenilecek, böylece atamızdan kurtulacaklardı. atamız da restlerine rest ile karşılık verdi. sonuç malum...