zafer bayramımızdır.
son iki senedir yıllık iznime denk gelmesi nedeniyle iki zafer bayramını da otelde geçirdim. geçen sene inanılmaz coşku ile kutlandı. dev türk bayrakları geçti helikopterlerle. defalarca 10. yıl marşı söyledik bizin ve yabancıların ellerinde türk bayrakları göğe doğru sallayarak. çok duygulandım.
bu seneki otel bakalım ne yapacak dedik. sabah kalktık tek bir türk bayrağı yok. animasyonlar duyurular etkinlikler derken herhalde akşam patlatacaklar bombayı dedik, yandaki otelden havai fişekler kutlamalar duyuldu. gittim yetkili kişinin yanına:
- bugün günlerden ne kardeşim?
+"30 ağustos"
-ne bugün?
+"zafer bayramı"
-kaç tane zafer bayramımız var bizim neden hiç bayrak göremedik, bir kutlama duyamadık?
+efendim bu otelde yabancılar ağırlıklı,anlamaz onlar
-bu otelin yarısı türk ayrıca, anlamayanlara anlatacaksın kardeşim!
...
o gece rüyada ATA görülür. ata bir yüzük takar bana, altın bir alyans şeklinde üzerinde türkiye haritası, ama sağ alt sınırı türkiyenin biraz aşağı kaymıştır neden acaba?
Milli bayramımızdır. Ama bugün itibariyle gelin görün ki bayram havası kalmamış. Memleketim kütahya'nın kurtuluşunun kutlanması gerektir. Sabah bir coşkuyla evden çıktım, bir de ne göreyim sokaklarda kimse yok, ne bir tören ne bir yürüyüş. Bir sikim yok memlekette. Sadece dumlupınar'da kısa bir şey oldu bitti. Merkez'de insanlar pikniğe gidiyorlardı, ya da oturmuşlar tatil günü gibi pinekliyorlar. Dedim ki sizin vicdanınızı sikeyim, ruhunuzu sikeyim. Eve geldim, üzerinde Atatürk bulunan T-shirt'ümü çıkarıp aldığım yerine koydum. *
tarih yazmış bir milletin, adını milletinin tarihine altın harflerle yazan evladı ile tarihten taşan bir millete hediyesidir 30 ağustos.
malazgirt ruhu ile, fetih ruhu ile, çanakkale ruhu ile milletçe kutlanmalıdır.
çanakkale de secdeye duran askerle, bayrak tepe adını alacak tepede ölü bedeni ile bayrağını yere sürdürmeyen asker aynı askerdir.
çanakkale de göğsünü düşmana siper eden komutan ile afyon kocatepe den düşmanına kartal gibi bakan komutan aynı komutandır.
düşmanın zulmünden anadolunun dört bir yanında evlatlarının özverisiyle, kanıyla, canıyla kurtulan milletle, bu geceyi huzur içinde, bayrağının gölgesinde, özgür olarak yaşayan millet aynı millettir.
aynı millet olduğunun farkında olanların gözlerinin dolduğu saatlerdir bu saatler çünkü şafağı bekleyen fedakar atalarının korkusuz yürekleriyle bir atar kalpleri.
büyük milletimizin şan dolu tarihinde birçok zaferin yaşanmış olduğu ağustos ayının son haftası kutlanan türk silahlı kuvvetleri haftasının taçlandığı gündür.
tarihimizde 26 ağustos 1071 ve 30 ağustos 1922 de kazanılan iki savaş türklerin anadolu nun yegane sahipleri olduğunu gösteren zaferleri yaşadığımız savaşlardır.
ülke topraklarının işgalcilerden geri alındığı büyük gündür. 26 Ağustos'ta başlayan ve 9 Eylülizmir'in kurtuluşu ile biten Büyük taarruz'un dönüm noktası; dahi kurtarıcımız büyük önder Mustafa kemal atatürk'ün önderliğindeki ordumuzun Dumlupınar meydan muharebesi'ni kazandığı, yunan başkomutanını esir aldığı gündür.
yalnız yunan'lılara değil, yedi düvele anadolu'nun türk olduğunun kanıtlandığı gündür.
içimizdeki nankörlere inat; varolmamızı sağlayan bu gün coşkuyla kutlanmaktadır. tüm askerlerimizin ruhu şad olsun, mekanları cennet olsun.
88 yıl önce Dumlupınar'da bir milletin kaderine yön veren Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin yıl dönümü. Tarihe her daim yön vermiş bir milletin torunları olarak bizlere bu günleri görmemizi sağlayan, vatanı uğruna gözünü kırpmadan şehid olan nice ecdadımıza şükrânlarımızı sunar, bu günlere erişebilmemize olanak sağladıkları için bu mücadelede emek sarf eden Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğindeki herkesi minnet ve saygıyla anıyoruz.
büyük gün.
diğer tüm bayramları kutlamamıza neden olan ve herhangi biri kadar bile önem ver(e)mediğimiz büyük gün.
bu kadar solmasının nedenini protokol havasından çıkıp halka yayılamamasında buluyorum. * Ya da protokol artı başka şenliklerle paylaşma geleneğinin olmamasında ya da kısıtlı bir topluluğa ulaşmasında... Halbuki neden bir 4 temmuz gibi değildir?
Bir de, biz türkler, kutlamıyoruz kardeşim. maç olsun, düğün olsun ortalığı sallıyoruz ama geleneklere gelince milli bayramlar olsun dini bayramlar olsun bir şekilde coşku sönüyor ve tüm uygulamalar prosedür gereği oluveriyor. sankim, diyorum, genlerimizdeki göçebelik kırıntıları böyle varlığını sürdürüyor, kayıt almıyoruz, plan takip etmiyoruz, şenliklerimiz * bile göçebe...
86.sını kutladığımız büyük zafer günü. türkiye cumhuriyeti'nin sonsuza kadar baki olması dilekleriyle. zaferin müsebbiblerinin bir daha ne kadar büyük olduklarının hatırlandığı gün. bu bayrak altında yaşayan her ırkın bayramı.