babaannem, çok küçük yaşta yakalandığı depremi, çocukken bana uzun uzun anlatırdı. gece yarısı başlayan deprem, çok kısa sürede* köyün kerpiçden yapılma evlerini yerle bir etmiş. ilk sarsıntıda kendini evden dışarı atan babaannemin babası, geri dönüp babennemi, ve annesinide yanına almayı başarmış. hemen yakınlardaki bir tepeye çıkmışlar. biraz sonra kurtulan köylüler de gelmiş. hava çok soğukmuş*. tabi köylüde uykuda yakalandığı için üzerlerinde gecelik var. donmak üzerelermiş. daha sonra köyün yaşlılarından birisi, yıkılan evlerden kopardıklarını tutuşturup, büyükçe bir ateş yakmış. geceyi donmadan atlatmışlar.
babannem 1992'deki ikinci depremdede erzincandaydı. ancak bu sefer can kaybı yaşanmamıştı. daha az bir zararla atlatmışlardı.****
Benim dedem göçük altında kalmış 7 gün. Yanındaki bir pekmez küpüne eliyle uzanarak hayatta kalmış.
O yaşamasa sallapati buraya bu entryi giremeyecekti bile.
Kahraman dedem benim.
"1939 erzincan depreminde savcı izzet çakal depremzedelere yardım etmeleri için mahkumlarla anlaşarak onları bir günlüğüne salmıştır. bir gün sonra tek bir mahkum bile firar etmeyip hepsi geri dönmüştür. 1940'ta özel kanunla beraat etmişlerdir."
türkiye, tam 2.dünya savaşı başlangıcında sıkıntılar yaşamaya başlamadan hemen önce yaşanmış depremdir. bu depreme kadar türkiye'de herhangi bir jeolojik harita yoktu. bu depremle birlikte ilk defa türkiye'nin fay haritası çıkarılması kararı alınmıştır. Allah korusun.
7,9 richter ölçeği’büyüklüğü olan depremde 32.962 vatandaşımız öldü, yaklaşık 100.000 kişi de yaralandı 116.720 bina yıkılmıştır. Dünyanın büyük depremleri arasındadır.
cumhuriyet tarihi'nin aletsel büyüklük olarak en büyük depremi. Richter ölçeğine göre 7.9 büyüklüğünde olan deprem sonucunda 32.962 kişi öldü, 100.000 kişi yaralandı.
