aslında tek iyi yönünün kira elektrik vesaire olduğu düşünülen ama aslında hiç öyle olmayan hadisedir.
evet kirayı sen ödemez elektriği suyu umurunda değildir lakin ay başında tıkır tıkır sayarsınız maaşın minimum %20'sini. bir şey değiştirmez hemen hemen.
yani kimisinin kalma nedeni maddidir
kimisi rahatına düşkündür
kimisinin ailesi gitmesine izin vermez.
ama kimi zaman yaşamak zorunda olursun.
aile bireyleriyle aranda 40 yıldan fazla fark olabilir mesela, hasta ve bakıma ihtiyaçları olabilir. onca yıl sana bakmış, üniversite de kendi boğazlarından kesip senin sigara paranı göndermiş olabilirler mesela. kendini borçlu hissedebilirsin mesela... bir kaç gün evden uzaklaşınca bu sebeplerden ötürü kendini bir pislikmiş gibi hissedebilirsin. işte bu yüzden yaşarsın. yaşamalısın. yaşamazsan adam değilsin.
bir de üniversiteyi dışarıda okuyup gelince iyice bir tuhaf oluyor. ilk başlarda misafir gibi, sonra işler kopuyor, sonra yeniden düzeliyor. yemekler, lekesi çıkmış çamaşırlar filan... gitme günü yaklaştıkça üzülüyor insan.
26 yaşında olup bir işiniz yok ise kaçınılmaz bir durumdur. gerçi okul askerlik falan derken, anca evimize geri dönebildik ama, siz yine de fazla büyütmeyin gençler 26 yaşını, çabucak geliverir yirmilere adım attıktan sonra.
kovmazlarsa bir sene sonraki halim. Ayrıca büyütülecek bir hal olmadığı gibi küçültülecek bir hal de değildir. Zamana ve mekana göre değerlendirilmelidir.
15 yaşından beri genel olarak aile ile yaşamayan bir olarak, 26 yaşındaki birini ağır depresyona sokabileceğini düşündüğüm durum.
mecbur kalınmadıkça yapılmamasını tavsiye ederim. o yaş devamlı ailenin yanında kalmak için fazla bir yaş. tabii bazıları ailesine gereğinden çok düşkündür ya da tek başına ayaklarının üstünde duramıyordur, onu bilemem.
edit: işbu entry daha çok sözlükteki erkek kardeşlerimiz için söylenmiş olup kadınlar için yaş skalası değiştirilebilir.
edit 2: ne komik yazarlar var lan. ne holywood'u. eğitimim dolayısıyla aileden ayrıldım. sonrasında da iş sahibi oldum işte. ne babası ne parası aq.
9 yıl ile kurtardığım sorunsaldır. illa aşağı doğru olmasına gerek yok yukarısı olduk bizde işte *
fazla hollywood filmi izleyince işte bünyede bazı enteresan şeyler beliriyor. misal bizim gençler kendilerini ölümsüz zannedip trafikte falan türlü atraksiyonlara giriyorlar. filmlerde insanlar ölmüyor bir türlü ya bu kamillerde öyle olacak zannediyor sonra haberlerde izliyoruz.. ikili ilişkilerde de aynı terane.. bu aile ile yaşama mevzusunda da aynısı orada görüyorlar 20 yaşına falan gelince ayrı eve geçiyor çocuklar bunlarda hevesleniyor "bende yapmalıyım mutlaka" diye. bir kısmı yapıyor başarılı oluyor. ama çok az bir kısmı bu. kalanlar ya sefil oluyor ya başlarına gelmeyen kalmıyor..
evlenmeden evden ayrılma olmaz bizde. burası amerika falan değil masraflar ağırdır her şeyden önce. ev geçindirenler anlar ne demek istediğimi. baba parası ile artistlik yapılmaz yapacaksan kendi yağın ile kavrularak yap ki bir şeye benzesin..
boşanma, eğitim, iş gibi nedenlerle aile dağılmışsa ve ekonomik durum çok iyi değilse normal sayılır. bu durumdaki bir insanın 60 küsür yaşındaki annesini vb. evde tek başına bırakıp ayrı eve çıkması hem israf hem de vicdansızlık demektir.
Evde niye mahkum olayım ki siz evlenince lvl mı atılıyorsunuz?. Kafaya bak. Aksine daha mutlu olacağıma her şey üstüne bahse girerim. ileride de sırf gıcıklık olsun diye bekarlığımla övüneceğim.